Dünyanın önde gelen “beyin/yetenek avcısı” (head hunter) şirketlerinden Korn Ferry, ABD’de gerçekleştirilen işe yerleştirmelere dayanarak yaptığı hesaplamada ilginç bir veriye ulaştı. ABD’de CEO pozisyonuna bir erkek adayın yerleştirilmesi ortalama 207 gün sürüyor. Kadın adaya gelince bu süre 269 gün gibi uzun bir zamana yayılıyor. Şirketin danışmanları, iki rakam arasındaki farkı, “Yönetim kurulları kadın CEO seçmekte biraz tereddütlü davranıyorlar” sözleriyle ortaya koyuyorlar.
Bu gerçeği, ABD’nin en büyük 500 şirketi listesindeki kadın CEO sayısının 41 ile tüm zamanların en yüksek düzeyine ulaşmasına rağmen; oranın hâlâ sadece yüzde 8’de kalması da doğruluyor. ABD’nin 3 bin şirketinde kadın CEO oranı ise sadece yüzde 6 düzeyinde seyrediyor.
ABD’de öne çıktığı paylaşılan bu görüş Türkiye’de geçerli mi? Hem yönetici yerleştirme konusunda danışmanlık yapanlar hem de CEO koltuğuna oturan kadınlar bu görüşe katılmıyor. “Kadınların CEO olmaya giden yolundaki zorluklara” katılmalarına rağmen başka etkenlerin kritik rol oynadığına dikkat çekiyorlar.
Beyin avcıları ne diyor?
Egon Zehnder Türkiye Kıdemli Ortağı Murat Yeşildere, “Yönetici ve CEO atamalarında, kadınların karar verme süreçlerinin daha uzun sürdüğüne dair bir veri benim elimde yok” diyerek görüşünü paylaşıyor. Türkiye’de halka açık 400 şirkette 14, ABD’nin 500 büyük şirketinde ise 37 kadın CEO olduğunu belirten Yeşildere, şöyle devam ediyor: “Bununla birlikte kadın yöneticilerin iş hayatında olduğu gibi, kariyer ile ilgili fırsatları da, derinlemesine, detaylarına inerek, değerlendirme eğiliminde olduğunu da belirtmek isterim. Bu değerlendirmeler de zaman zaman riskleri daha çok öngörmelerini ve bazı kariyer fırsatlarını erkekler kadar rahat değerlendirmelerini beraberinde getirebiliyor.”
MY Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın, “kadın ve erkek” adayların seçilme süreçlerinde ciddi bir “süre” farkı görmüyor. Ancak, sorunun başka alanlarda daha dikkat çekici yaşandığını söylüyor. Ona göre kadınların CEO olmaya giden yolda yaşadığı sorunlar şöyle:
- Kadınların CEO’luğa giden yolları çok daha zorlu. Erkeklerden daha fazla çaba, çalışma ve adanmışlık gerektiriyor.
- İkinci neden kadın istihdamının düşük olması. Türkiye’de kadın istihdamı oranı da yüzde 33 düzeyinde. İş dünyasında kariyer basamakları bir piramide benzer. Piramidin yüksek olması için tabanın da geniş olması gerekiyor.
İki kadın CEO’nun deneyimi
Uzun süre Tat Gıda’nın CEO’luğu görevini yürüten Arzu Aslan Kesimer, “Ben 41 yaşında bir sanayi şirketine genel müdür oldum. Benim deneyimimde böyle bir süreç yaşanmadı” diyor. Yeni dönemde teklifler geldiğinin, henüz bir karar vermediğinin altını çizen Aslan, “En azından ben eşit düzeyde değerlendirildiğimi hissediyorum” diye konuşuyor:
“Bence esas konu, kadın aday sayısının az olmasıdır. Özellikle sanayide üretimden gelen adaylar tercih ediliyor. Üretim tarafında da kadınların sayısı yeterli değil. Kadınlar mühendislik okuyup genelde o işi yapmadıkları için, şirketler aday bulmakta zorlanıyorlar. En önemli sorunun, alttan yukarıya doğru beslenmek olduğunu düşünüyorum.”
Sodexo Türkiye CEO’su Eda Uluca Özcan, “süre konusuna katılıyor” ama başka bir açıdan olduğuna dikkat çekiyor: “İşe alım sürecinde erkeklere göre daha uzun bir süreç yaşandığını düşünmüyorum. Değerlendirme sürecine girildiğinde Türkiye’de kadın-erkek fark etmeksizin sürecin benzer uzunlukta olduğunu düşünüyorum.”
Özcan’a göre esas sorun, CEO olmaya giden yolun, kadınlar için “zorlu ve uzun bir süreç” olması. Çünkü, kariyer yolculuğunda kadınların her “basamakta kendilerini kanıtlamak zorunda” kaldıklarını düşünüyor. Özcan, “Bu nedenle erkeklere göre çok daha geç yaşlarda CEO koltuğuna oturmak mümkün oluyor” diye konuşuyor.
Olumsuz etki yapan 3 faktör
- ÖNYARGI Maalesef kadınların kariyer yolunda karşılaştıkları engeller daha fazla… Bunların başında ise aralarında karar verici kişilerin de olduğu yöneticilerin bilinçsiz önyargıları geliyor. Bu da terfi dahil her seviyede kadınlara engel oluşturuyor.
- ERKEK ETKİSİ Kadınların kariyer yolculuklarının daha engebeli ve uzun olduğu bir gerçek. Altını özellikle çizmek istiyorum. Konu arzdan kaynaklanmıyor. Daha çok erkeklerin etkilediği talep ile ilgili bir konu.
- DOĞUM Kadınların doğum ve çocukların büyüme döneminde iş hayatından bir süre için ayrı kalmaları, yine karar vericiler nezdinde kadınların kariyerlerinde geri itilmeleri için mazeret olarak kullanılabiliyor.
“Kadınlar göreve geç geliyor ama daha başarılı CEO’lar oluyorlar”
- Ben kendi yolculuğumdan örnek vermek istiyorum. Farklı global şirketlerdeki icra kurulu ve genel müdür yardımcılığı deneyimlerimden sonra 47 yaşında bu koltuğa oturdum. Bilgi birikimi ve deneyim açısından aslında daha önce bu görevi rahatlıkla üstlenebilirdim, görüşündeyim.
- Bununla birlikte koltuğa geç oturmanın olumlu tarafının da olduğunu düşünüyorum. Erkeklere göre geç CEO olan kadınlar, artık gerçekten olgunluk ve deneyim açısından hazır bir şekilde görevi üstleniyorlar. Bence bu nedenle daha da başarılı oluyorlar.
“İlk 500 çok iyi, ikinci 500 çok kötü”
- AVRUPA DAHA İLERİ ABD, kadın liderliği konusunda Avrupa’ya göre neredeyse 30 sene geride kaldı. Avrupa’da çok sayıda kadın CEO var ve bu konuda daha samimiler. ABD’de kadınlara görev, ağırlıklı olarak görüntü icabı veriliyor. Sırf kadın olsun diye yönetim kurullarına kadın alındığı oluyor. Avrupa’da durum farklı.
- AMERİKALI 10 KAT DÜŞÜNÜR ABD’de kadın seçerken 10 kat daha fazla düşünülüyor. O nedenle seçim süresi, Avrupa’dan daha uzun olabiliyor. Herkes tam tersini düşünür ama Avrupa bu konuda çok daha ileride.
- TÜRKİYE’NİN DURUMU Türkiye ise Avrupa’nın yolundan gidiyor. İlk 500’de kadın CEO’ya karşı tutum ve kadınların CEO seçim süreçleri, erkeklerden farklı değil. Ben onlarca yerleştirme yaptım, ilk 500’deki büyük şirketlerde bir ayrım görmedim. Ancak, ikinci 500’de durum çok kötü, parlak değil.