in , , ,

Hızlı büyüme heyecanı

Sonunda finansal teknoloji (Fintech) sektörünün beklediği oldu ve büyümenin yolunu açacak düzenlemeler gerçekleşti. Şimdi müşteri sayısından yeni girişime, yatırım miktarından yabancı sermayeye kadar çeşitli alanlarda müthiş beklentiler var.

Çok değil, 10 yıl önce Türkiye’de fintech girişiminin sayısı birkaçı geçmiyordu. 2012 yılında bu tip girişimlere yapılan yatırım miktarı 4.6 milyon dolar düzeyindeydi. 2016 yılında yüzde 175 büyüme ile yatırım miktarı 29 milyon dolara ulaştı. 2012-2016 arasında yapılan yatırım miktarı 53.2 milyon doları buldu.

2018 yılında ise bu 6 yılda yapılan yatırımdan daha fazlası yapıldı ve 59.2 milyon dolar yakalandı. Gerçekleşen 100 anlaşmada, her 3 yatırımcıdan 1’inin kurumsal taraftan gelmesi de bir başka önemli gelişme oldu. 2019 yılında ise toplam anlaşma 17 oldu ve Startup Watch verilerine göre yatırım tutarı 8.9 milyon dolarda kaldı.

Şirket kurucularına göre, sektör esas büyümesini 2020 ve sonrasında yapacak. Hazine tarafından yapılan düzenlemeyle, 52’si lisanslı, 300’e yakın şirketin olduğu sektör, yeni bir “aşamaya” geçmeye hazırlanıyor. 34’ü ödeme kuruluşu, 18’i de üst lisans olan “elektronik para lisansına” sahip şirketler, yeni yatırım ve ortaklıklarla büyüme hedeflerini yukarı çektiler.

Hiçbir bankada hesabı olmayan kadın oranı %46
Başkasının hesabını kullanan vatandaş oranı %72

Ödeme ve Elektronik Para Derneği (ÖDED) Başkanı Burhan Eliaçık, 2019 yılında gerçekleştirilen kalıcı, yapısal ve pazarı genişletici değişikliklerin yatırımcı iştahını artırdığına dikkat çekiyor. Eliaçık, “Oluşan ortam nedeniyle 2020’nin tam anlamıyla fintech yılı olacağından eminiz. Finansal teknolojinin gelişmesi için çok önemli bir esik olan ‘ödeme hizmetleri direktifi 2’nin (PSD) yürürlüğe girmesiyle yenilikçi ödeme yöntemlerinin işletmelerde kullanılmasının önü açıldı. Bu da büyüme için gerekli koşulları tam anlamıyla hazırlamış oldu” diye konuşuyor.

Ininal CEO’su Ömer Suner, bu alanda yaşanan en önemli gelişmenin, BDDK’nın bazı yetkilerinin Merkez Bankası’na devri olduğunu söylüyor. Diğer önemli gelişme ise ‘Elektronik Para ve Ödeme Birliği’nin” kurulacak olması. Suner’e göre bu büyük bir ivme yaratacak: “Fintech alanında büyüme her sene oranını artırarak devam ediyor. 2020 yılında büyümenin hem işlem sayısı hem de hacim anlamında 2 kattan fazla olacağını öngörüyorum.”

SIFIRDAN NEREYE GELİNDİ?
Birkaç gencin öncülüğünde başlayan, ardından küçük çaplı yatırımlar ve devamında kurumların destekleriyle büyüyen sektör, son 5 yılda büyük ivme kazandı. Sektör yetkilileriyle yapılan çalışmaya göre çeşitli ürün/ hizmetlerde oluşan son tablo şöyle:

CÜZDAN 2015 yılında “E-para” lisansı verilmesiyle bu alan oldukça gelişti. Daha çok gençlik segmentine odaklı bir hizmet sunulmaya başlandı. Son 1 yıl içerisinde bankalar da E-para kuruluşu kurarak cüzdan ürünlerini hayata geçirdiler.

YEREL PARA TRANSFERİ 5 yıl önce banka ve PTT dışında farklı kanallardan para transferi yapılamazdı. Son 1 yılda “Lisanslı Ödeme” kuruluşları ile yapılan iş birlikleriyle marketler başta olmak üzere perakendede bu hizmet sunulmaya başlandı.

TAHSİLAT 5 yıl önce daha çok sanal POS ile kredi kartı tahsilatı yapılabiliyordu. Artık fiziksel ve e-ticarette online kredi ve banka hesabından ödeme hizmetleri sunuluyor.

SANAL POS Geçmişte bu alan tamamen bankaların kontrolündeydi. Lisanslı ödeme kuruluşlarının da bu alanda hizmete başlamasıyla sektörde rekabet arttı.

ULUSLARARASI PARA TRANSFERİ Bu hizmet 5 yıl önce banka ve PTT dışında birkaç kuruluş tarafından veriliyordu. Şimdi lisanslı ödeme kuruluşları da bu alana girdi. Artık perakende mağazalarından da bu hizmet verilebiliyor.

FİZİKSEL POS 2019 yılında Gelirler İdaresi tarafından yayımlanan “Güvenli Mobil Ödeme” tebliği ile artık telefonlar dahi POS cihazı olarak kullanılabiliyor. 2020 yılı içerisinde bu alanda çok farklı uygulamaları sahada görüyor olacağız.

FATURA ÖDEME Bu alan 5 yıl önceye göre daha regüle edilmiş bir hizmet olmaya başladı. Kullanıcı mağduriyetlerinin önüne geçildi. Fatura ödemeye ek olarak bankaların kredi ödeme hizmeti de verilmeye başlandı.

KRİPTO PARALAR SPK ve MASAK gibi düzenleyici kuruluşların destekleyici kararları ile Türkiye’de faaliyet gösteren borsalar artmaya başladı. Bankaların iş birlikleri ile yabancı borsalar da Türkiye’ye yöneldiler.

YENİ DÖNEMİN GÖZDE ALANLARI
Türkiye’de çok sayıda ürün ve hizmet başarıyla veriliyor. Ancak iki önemli konuda gelişmeye ihtiyaç var. Bunlardan birini “Peer to Peer Lending” (Kişiden Kişiye Borçlanma/ Kredilendirme) oluşturuyor. Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BDDK) izin vermediği için, dünyada büyük bir hacme ulaşan bu hizmet Türkiye’de verilemiyor.

Bir başka olmayan kategoriyi “Kripto paralar” oluşturuyor. Fiili olarak bu alanda kurulan şirketler var ve hizmet veriyorlar. Ancak, BDDK ve SPK gibi şirketlerin denetime tabii olduğu bir kurum yok. O nedenle beklendiği gibi bir büyüme gerçekleşemiyor.

Birleşik Ödeme CEO’su İlker Sözdinler, gelecekteki büyüme alanlarından birinin, “düzenleme” sonrasında “kripto paralar” olacağını söylüyor. “SPK’nın lisanslandırmasıyla birlikte kripto borsaları yasal hale gelecekler ve büyüme hızlanacak” diyen Sözdinler, büyüme için diğer iki alana da işaret ediyor:

“Uluslararası para transferi alanında büyüme olacak. Özellikle banka hesapları arası hizmet sunan dijital para transferi şirketleri, Swift’i aradan kaldırarak ucuz ve hesaplı para transferi sunacaklar. İkinci büyüme alanı da fiziksel POS sağlayıcı tarafında olacak. Gelirler İdaresi tarafından yayımlanan ‘Güvenli Mobil Ödeme’ tebliği ile zincir mağazalarda kasa sıraları olmadan, satış temsilcilerinin ellerindeki tabletler, sokak satıcılarının cep telefonları da ödeme için kullanılabilecek. Bu da büyük bir pazar yaratacak.”

İninal CEO’su Ömer Suner de yasal düzenlemelerin gerçekleşmesi durumunda, bankacılık hizmetlerinin fintech’ler tarafından sunulabilir hale geleceğini söylüyor. Suner, “Türkiye’de 15 yaş üstü nüfusun yarısının bankada hesabı yok. Dijital araçlarla bankacılık hizmeti verilmeye başlanması bu açıdan büyük bir potansiyel yaratacak” diye konuşuyor.

İlker Sözdinler
İlker Sözdinler

“2020’DE YURT DIŞINA AÇILACAĞIZ”
İLKER SÖZDİNLER – BİRLEŞİK ÖDEME CEO
Elbette ki “Birleşik Ödeme Türkiye’nin ilk elektronik para lisanslı şirketlerinden bir tanesi olup birçok inovatif ürünüyle sektöre öncülük etmektedir. Fintech as a Service is modeliyle birçok büyük kuruma, bankalara, kamu kurumlarına hizmet veriyoruz. Transferwise gibi fintech sektörünün global oyuncularının iş ortağı haline geldik. Bununla beraber Türkiye’de Nöbetçi Transfer adlı ürünümüzü piyasaya sürdük. Böylece mesai saati dışında bankalar arasında transfer yapılabilir hale geldi. Şu anda 2 milyon müşterimiz ve 2.5 milyar TL’yi asan işlem hacmimiz var. 2020 yılında ise yurt dışına açılmayı planlıyoruz.”

Barbaros Özbuğutu
Barbaros Özbuğutu

“KADINLARIN YÜZDE 46’SI BANKASIZ. İLK HEDEFİMİZDE ONLAR VAR”
BARBAROS ÖZBUĞUTU – IYZICO CEO
Iyzico CEO’su Barbaros Özbuğutu, yakın zamanda tamamladıkları PayU birleşmesinin kendilerine büyük bir güç verdiğini söylüyor. “Böylece fintech’in A takımını, Voltran’ını oluşturan bir ekibi bir araya getirdik” diyor ve şunları paylaşıyor:

Bugün 38 bin üye iş yeri ve 16 milyon tekil tüketici bizimle çalışıyor. 500 milyon lira ciro yapan bir işletme olmayı ve 500 büyük şirket listesine girmeyi hedefliyoruz.

Asıl hedefimiz ise finansal hizmetler alanında tüketicilere kaybettikleri kontrol gücünü geri verip Türkiye’nin dijital ticaretini büyütmek. Bunun için banka hesabı olmayan kişiler ve “2-3 bankayla çalışan kişilere” ulaşıp finansal özgürlüklerini tesis etmek istiyoruz.

İlk odaklanacağımız kesim de bankasız kadınlar. Türkiye’de kadınların yüzde 46’sı hiçbir banka hizmetinden yararlanmıyor. Ayrıca yüzde 72’si, eşinin veya bir yakınının banka hesabını kullanıyor. 2020’de bu kişilerin finansal özgürlüğünün kontrolünü eline almasına katkıyı hedefliyoruz.

11 KATEGORİDE REKABETİN PROFİLİ

Burhan Eliaçık
Burhan Eliaçık

“2020, FINTECH YILI OLACAK”
BURHAN ELİAÇIK – ÖDED BAŞKANI
Yeni düzenlemeler ödeme hizmetlerine yapısal bir değişiklik getiriyor ve “Açık Bankacılık” uygulamalarının hayatımıza girmesini sağlıyor. Açık Bankacılık ise özünde, fon sahibi kişinin kanallar veya finansal kurumlar içinde sıkışmadan özgürce ve istediğince hareket etmesini sağlayan ilkeler bütünüdür. Müşteri özgürce istediği finansal kuruluştan bilgilerine erişir, istediği finansal kuruluşa ödeme başlatma emrini sunar. Kuruluşlar ise PSD2 ile belirlenen ilkeler çerçevesinde aralarındaki etkileşimi sağlar. Bu değişiklikten en çok tüketiciler ve şirketler yararlanacak. Çünkü, bu model, faydayı, deneyimi ve düşük maliyeti öne çıkaracak. Yeni dönemde daha önce şahit olmadığımız uygulamaların hayatımıza gireceğini göreceğiz.

Özellikle yeni tanımlanan roller, yani hesap bilgi paylaşımı hizmeti ile ödeme başlatma hizmet sağlayıcılığı alanında yoğun bir odaklanma bekliyoruz.

Yazar: Fast Company Türkiye

©Fast Company Dergisi, Türkiye’de Fast Dergi Yayıncılık A.Ş. tarafından Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun şekilde yayınlanmaktadır. Fast Company’nin isim hakkı ABD’de Mansueto Ventures’a, Türkiye’de Fast Dergi Yayıncılık A.Ş.’ye aittir. Dergide yayınlanan yazı, tablo, fotoğraf ve görsellerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bankacının kritik oranı

Kurumsal girişim sermayesinin yükselişi