UMUT YALÇIN
Bakiyem Kurucu Ortağı ve CEO’su
Son dönemde öne çıkan startup’lardan birisiniz. İş dünyasına getirdiğiniz 3 yeniliği/farkı anlatır mısınız?
Bakiyem olarak 2017 yılında kurulduğumuzda en önemli özelliğimiz KOBİ’lerin kendi web sitelerinde kod bilgisine sahip olmadan online ödeme sayfası oluşturabilmeleri ve pos cihazı taşımadan cep telefonlarını bir pos cihazı gibi kullanabilmelerini sağlamamız olmuştu.
Yaklaşık 2 yıl önce de Saha Bakiyem ürünümüz ile platform ve ERP bağımsız bayi organizasyonu olan firmaların distribütörlerini ve saha çalışanlarını 45 gün gibi kısa bir sürede dijitalleştirerek fark yarattık.
Saha Bakiyem sayesinde müşterilerimiz sipariş alma, açık faturaların ödenmesi, yeni oluşan faturaların ödenmesi, havale-EFT ve DBS gibi süreçleri gerçek zamanlı entegrasyonlar ile yönetebiliyor. Bütün bu süreçlerin yönetilmesi için rakiplerimizin vermiş olduğu proje süresi en az 6 ay, bizde ise 45 gündür.
Bu girişim fikri nasıl doğdu, bir “evreka” anı var mı?
Bir batış hikayesi ile doğdu aslında. Beyaz yakalı işimden ayrıldıktan sonra 2016 yılında bir e-fatura distribütörlüğü almıştım. Müşterilerimiz ve bayilerimiz kredi kartı ile taksitle ödeme yapmak istiyorlardı… Biz de her bayiye pos cihazı gönderemeyeceğimiz ve teknik bilgimiz olmadığı için online bir ödeme platformu kuramadık ve distribütörlük aldığımız yerin bayi tahsilat sistemini kullanmaya karar verdik. Ancak bu yöntem nakit akışı yönetiminin bizim elimizde olmadığı için batmamıza sebep oldu. Battıktan sonra “evreka” anını yaşadım. “Eğer bu sorunu biz yaşadıysak, birçok KOBİ de aynı sorunu yaşıyordur” dedik ve Bakiyem ödeme çözümlerini kurduk.
Başladığınızdan bu yana aldığınız yolu, rakamları da ilave ederek paylaşır mısınız? Nereden nereye geldiniz?
Başladığımız yıllarda firmalara online ödemenin gerekliliklerini anlatmaya çalışıyorduk. İlk yıllarda çok küçük işlem hacimleri elde edebildik. Örneğin 2017 yılında toplam işlem hacmimiz 1 milyon TL idi, 2019 yılında ise 39 milyon TL’lik bir işlem hacmine ulaşmıştık. Şimdi ise günlük yaklaşık 20 milyon TL’lik bir işlem hacmimiz var. 2023 yılında an itibarıyla 5 milyar TL’lik bir işlem hacmine sahibiz. İlk başladığımız yıl toplam 117 müşterimiz vardı bugün ise 5000’in üzerinde müşteriye hizmet veriyoruz.
Şirketi kurmanız da dahil olmak üzere girişim yolculuğunuzdaki en önemli zorlukları, örneğin üç ciddi zorluğu söyler misiniz? Nasıl aştınız?
Girişimcilik yolculuğumda en zorlandığım yer ve bana göre en büyük hatam da çevremdekileri benim girişimci olabileceğime, bu işi yapabileceğime inandırmaya çalışmaktı. Sonra fark ettim ki, çevremi ikna etmeye çalışmak yerine müşterileri ikna etmeye çalışmak işin doğrusuydu. Çünkü sonuç gösterdiğim zaman herkes bana zaten inanıyordu.
İkinci en büyük zorluk ve yine hatam Bakiyem’i neden kurduğumuzu unutup diğer ödeme kuruluşlarının Ar-Ge merkezi gibi çalışmaya başlamamız oldu. Girişimci olarak para kazanıyorduk ama Bakiyem, marka olarak küçülüyordu. Ar-Ge işini bırakmak çok zor bir karardı ama ortaklarımla birlikte bir anda karar verip 2020 yılının başında bunu gerçekleştirdik. Bu sayede Bakiyem her ay yüzde 100 büyüyen bir şirket haline geldi.
Üçüncü zorluğumuz ise bir startup gibi değil, bir KOBİ gibi davranmamızdı. “Nasıl bir startup oluruz?” sorusunun cevabı bizim yetişme kültürümüzde olmadığı için tekrar öğrenci olmaya karar verdik. Dokuz ayrı startup hızlandırma programına katılarak, girişimciliği sıfırdan öğrendik ve bu zorluğu da iyi birer öğrenci olarak aşmış olduk.
Hangi hedef ile yola çıktınız? Nereye ulaşmayı düşünüyorsunuz?
Kurulduğumuz gün ilk hedefimiz hiç kimseye borcumuz olmadan ayda 5 bin TL kazanmak, yani ayda 3 asgari ücretti. Büyük hedeflerimiz yoktu, bu günleri hayal bile edemiyorduk.
Zaman geçtikçe geliştik ve hedeflerimiz de büyüdü.
Şimdi en büyük hedefimiz Finansal Teknolojinin ‘online ödeme’ alanında akla gelen en kaliteli, en fazla ürün yelpazesine sahip ve en hızlı çözüm üreten girişimi olmak. Kurulduğumuz yıl haricinde maddi bir hedef hiç koymadık… Bizim için en önemli hedef her an büyümeye devam etmek ve önümüzdeki yıl en az 3 ülkede operasyonu olan bir şirket haline gelmek.
YOLUMUZA ÇIKAN 3 ÖNEMLİ ZORLUK
- ÇEVREMİ İKNA En zorlandığım yer ve bana göre en büyük hatam da çevremdekileri benim girişimci olabileceğime inandırmaya çalışmaktı. Sonra ‘çevremi ikna etmeye çalışmak’ yerine müşterileri ikna etmeye çalışmanın daha doğru olduğunu öğrendim.
- ODAĞI KAYBETMEK Bir dönem Bakiyem’i neden kurduğumuzu unutup diğer ödeme kuruluşlarının Ar-Ge merkezi gibi çalışmaya başladık. Para kazanıyorduk ama Bakiyem markası küçülüyordu. Zor bir karar oldu ama 2020 yılının başında bıraktık. Bu sayede her ay yüzde 100 büyüyen bir şirket haline geldik.
- YENİDEN ÖĞRENME “Nasıl bir startup oluruz?” sorusunun cevabı bizim yetişme kültürümüzde olmadığı için, öğrenmeye karar verdik. Bunun için 9 “startup hızlandırma” programına katılarak, girişimciliği sıfırdan öğrendik.
GİRİŞİMCİLİK YOLCULUĞUMDA 3 TAVSİYE
- Her zaman en iyi öğrenci sen olacaksın ki, gelişmeye devam et.
- “Zannetme, Farzetme, Dene”. Bir girişimci kendi alanında her zaman yenilikleri denemeli pivot etmelidir.
- Bana göre en önemlisi de “Bahaneler göbek deliği gibidir herkeste vardır ama hiçbir işe yaramaz”. Biz ekipçe hiçbir zaman, şartlar ne olursa olsun bahane üretmedik, hep çözüm üretmeye çalıştık ve bunun geri dönüşünü de çok güzel aldık.