Yeşil finansman nasıl sağlanır?

Çetin Düz
AKLEASE CEO

Avrupa Birliği, ‘Yeşil Mutabakat’ı ilan etti ve geçiş tarihi yaklaşıyor. Şirketler de ihracat pazarımızın yarısını oluşturan AB’ye uyum için çevreye uyumlu yatırımlar konusunda arayışta. “Yeşil Finansman” alanında şirketlere kredi olanaklarını sunan AKLease’in genel müdürü Çetin Düz, “Böylece hem uygun maliyetlerle kendi sektörlerinde rekabet avantajı elde ettiklerini hem de bu sayede geleceğe de yatırım yaptıklarını söyleyebilirim” diyor.

Siz Leasing’de “yeşil finansman” konusunda öne çıkıyorsunuz. Önce bize yeşil finansmanın ne olduğunu kısaca anlatır mısınız?
Günümüzde özellikle finans ve iş dünyasında sıklıkla duyduğumuz yeşil finansman, finans kuruluşları tarafından çevre ile ilgili sorunların çözümü amaçlı hayata geçirilen doğa dostu projeler için sağlanan bir finansman çeşididir. Yatırımları daha sürdürülebilir teknolojilere doğru yönlendirme, büyümeyi uzun vadede sürdürülebilir bir şekilde finanse etme, iklime dirençli ve döngüsel bir ekonominin yaratılmasına katkı sağlar.

Normal kredi/finansman olanaklarından mali açıdan farkını, rakamlarla ortaya koyar mısınız?
Yatırımlarının çevresel ve sosyal risklerini yönetmek, sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlamak isteyen işletmeler, finans kuruluşlarının sunduğu yeşil finansmanla daha uygun maliyetli ve avantajlı finansman çözümlerinden yararlanırlar. Yeşil finansman dünyada da öncelikli finansman modeli olup, kreditör kurumlar bu ürün için özel maliyet ve vade yapısı uygularlar.

Finansman maliyet yanında bu alandaki yatırımlar, teşvik kapsamında satın alım KDV’si 0, kira KDV’si yüzde 1 gibi avantajlardan da faydalanırlar. İşletmeler bu avantajlardan yararlanırken, sürdürülebilir bir gelecek için sağladıkları katkı da göz ardı edilmemeli. Özetle; hem uygun maliyetlerle kendi sektörlerinde rekabet avantajı elde ettiklerini hem de bu sayede geleceğe de yatırım yaptıklarını söyleyebilirim.

Bu tür finansmandan her şirket yararlanabilir mi? Yararlanabilecek şirketlerin özelliklerini paylaşır mısınız?
Leasing’e konu olan enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji içeren yatırımları hayata geçiren tüm şirketler yüzde 100’e varan yeşil finansman imkanından faydalanabilir. İstenen bilgi ve belgeleri temin eden, gerekli görüldüğü takdirde, istenen teminatları verebilen yeni veya mevcut tüm kurum ve kuruluşlar leasing kullanabilir.

Sizin kullandırdığınız bu tip kredilerin büyüklüğü nereden nereye geldi, hedefiniz nedir?
AKLease olarak bugüne kadar sadece doğa dostu projelere toplamda 260 milyon dolarlık yeşil finansman sağladık. Türkiye’de leasing sektörünün ilk ve tek sürdürülebilirlik temalı ürünü olan “ECOLease” ve portföyümüzle bu alandaki çalışmalarımızı destekledik.

2021 sonu itibarıyla portföyümüz içerisindeki yenilenebilir enerji oranını yüzde 18’lere ulaştırdık. Bununla da sınırlı kalmayıp ECOLease’in portföyümüz içerisindeki payını artırarak, 2025 yılı itibarıyla sahip olduğumuz oranı yüzde 60’lara, 2030’da da yüzde 100’e ulaştırmayı hedefliyoruz.

Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji alanındaki yatırımları daha çok destekleyerek gelecek nesillere daha yeşil bir dünya bırakma hedefiyle çalışmalarımıza devam edeceğiz.

Yenilenebilir enerji

2021 sonunda portföyümüzdeki yenilenebilir enerji oranını yüzde 18’lere çıktı. 2025 yılı itibarıyla sahip olduğumuz oranı yüzde 60’lara, 2030’da da yüzde 100’e ulaştırmayı hedefliyoruz.

Şirketlere 4 kritik öneri

1. Sürdürülebilir temalı projeler hem kendi iş verimlilikleri hem de tedarikçi/müşteri talebi nedeniyle daha çok önem kazanıyor.
2. Artık global ölçekli firmalar iş ilişkisi kuracakları firmaları belirlerken enerji verimliliğine önem veren, yeşil enerji kullanımı olan firmaları tercih ediyorlar.
3. Yeşil finansmana uygun olan yatırımların leasing yoluyla hayata geçirilmesinin yatırımcıya sağladığı ilave faydalar var. Bunun için yatırımcıların detaylı bir fizibilite ile yatırım planlarını sunmaları sağlıklı ve doğru bir analiz için kritiktir.
4. Yeşil finansman kapsamında yapılacak çevre dostu yatırımlarının sadece bugüne değil, geleceğe de faydalı bir yatırım olduğunu, bu sorumluluk bilinciyle karar almak gerektiğini belirtebilirim.