Decacorn yolculuğu

YAZI: İPEK KOŞAN

Üç ortak İstanbul’da yeni bir girişim için çalışmak üzere bir araya geldiklerinde, hedeflerinde “mühendislere” yönelik bir uygulama oluşturmak vardı. Biri oyun alanında deneyimli girişimci idi. Diğer ikisinin yapay zeka, oyun, blockchain ve 3D teknoloji deneyimleri vardı.

Yapay zeka üzerine çalışan mühendisleri hedefleyen uygulama fikirleri, tahmin ettikleri gibi gitmeyince, hızlıca “pivot” ettiler. Bu kez daha iyi bildikleri bir alandaki “önemli problemi” çözmeye karar verdiler.

Bütün ortakların oyun ve yapay zeka konusunda çok iyi deneyimleri vardı. Bir yandan da yapay zeka inanılmaz bir şekilde gelişiyordu. İkisi bir araya gelince inanılmaz bir fırsatın önlerinde olduğuna inanıyorlardı.

Bunun üzerine ilk stratejiyi geride bırakıp tamamen bu işe koyuldular. Yeni iş modeline yaklaşık 11 ay önce başlayıp, ürünün ilk versiyonunu Şubat ayında çıkardılar. O günden bu yana ürünü geliştiren ortakların hedefinde 100 milyar dolarlık oyun sektörü var.

Oyun sektöründeki önemli bir problemi çözmeye odaklanan Layer, daha önce Gram Games ile büyük bir başarıya imza atan Mehmet Ecevit, Burcu Özcengiz, Volkan Gürel ve Kuochin Lienen tarafından kuruldu. Bir süre CEO’luk görevini Mehmet Ecevit yürüttü, ardından danışmanlık görevini üstlendi. Şimdi ortak CEO olarak görev yapan Gürel ve Özcengiz, hikayelerini ve hedeflerini paylaştılar.

İLK KARAR TAŞINMA!

Biz bu şirketi önce Türkiye’de kurduk, sonra ABD’ye taşındık. ABD’de tamamen farklı bir kuruluş ile yola devam ediyoruz. Türkiye’de bu işleri yönetmenin daha zor olduğunu gördük. Çünkü, Türkiye’de yatırımcıya ulaşmak çok kolay değil. Bir türlü istediğimiz yatırımcıları, istediğimiz koşullarda çekemedik. Bir şekilde öngörülebilirlik sorunu var.

İkincisi, yatırımcıların anlamakta zorlandığı ‘prim vergisi’ gibi bazı vergi uygulamaları getirildi. Oysa burada ekonomi ve kanuni altyapıları daha iyi. Son olarak Burcu ve ben zaten burada yaşıyor, ABD’yi iyi biliyorduk. Üç faktör bir araya gelince, buraya taşıma kararı aldık.

Burada benimle birlikte Burcu Özcengiz, Mehmet Ecevit ve yapay zeka konusunda uzman Kuochin Lien adlı ortağımız var. Mehmet Ecevit Amerika’ya taşınmamızla birlikte yönetimden ayrıldı ve ‘danışman’ olarak devam ediyor. Çünkü, işler ilerlerken bu aşamada işin başında çok fazla detay var ve çok fazla uğraşmak gerekecek. Mehmet ise çok iyi bir oyun geliştiricisi. Onun geçmiş başarısı bize ışık oldu, Layer’a sağladığı katma değerden çok mutluyuz. Onun şirkete en büyük katma değeri müşterilerimizi anlamak, onların beklentilerini bize taşımak olacaktı. O nedenle onu günlük işlerin dışında tuttuk.

Yıllardır oyun sektörünün içinde ve o dünyayı çok iyi anlıyor. Ne tip ürün geliştirsek oyun üreticilerinin ilgisini çekeceğini çok iyi biliyor. Takım olarak onunla her hafta buluşup ürün konuşuyor, stratejik olarak nasıl ilerleyeceğimizi düşünüyoruz.

SEKTÖRDE BÜYÜK DEĞİŞİM

Biz oyun sektörünü ve önde gelen şirketleri çok yakından tanıyoruz. Bu tip şirketlerde “içerik üretimi” gerçekten çok büyük zaman alır. Oyun üreten/yaratan bir şirketin oyunun büyüklüğüne bağlı olarak kişinin zamanının ve bütçesinin yüzde 30-50’sini içerik geliştirmek alır. İçerik derken, karakter çizmek, oyunun içindeki ayrıntıları, örneğin mobilyalar ve elementler ya da menü ve haritalar gibi ufak ayrıntıları çizmekten söz ediyorum. Bu tip ayrıntılar gerçekten çok zaman alır. Özellikle büyük ekipler için bu ayrıntılar proje sürelerini uzatır, sıfırdan finale teslim tarihlerinde sorunlara yol açar.

Oysa bazı karakterleri, ayrıntıları tekrar çizmenin gereği olmayabilir. Biz bunun mevcut sistemde çözümünün olmadığını gördük. Her şey ‘yaratıcı takımın’ (Art team) içerikleri ne kadar hızlı üretebileceğine bağlı. Photoshop’ta bu ekibin üretim hızı oyunun çıkış süresini de belirliyor.

Oysa yapay zekayla birlikte çok şey değişti. Artık bir sanatçının birkaç hafta uğraşarak yaptığı işler, şu anda birkaç dakikada tamamlanabiliyor. Hatta bunu iyi kullanan şirketlerin ‘artist’ (yaratıcı) almasına bile gerek olmayabilir.

Yapay zekayı kullanıp süreleri kısaltan oyun geliştiriciler, zamanı vizyonlarına ayırabiliyorlar. Örneğin, bazı şirketler, oyunun bir ‘aşamasını’ (Level) 15 gün yerine 4-5 günde tamamlayabiliyorlar.
Bizim uygulamamızın odağında verimlilik var. Sanatçılara, sıkıcı ve yapay zeka tarafından yapılabilecek işler yerine, daha ilginç ve yaratıcı alanlara odaklanma olanağı veriyoruz. Böylece daha katma değeri yüksek işler yapabiliyorlar.

Bu fikir ise takımca Mehmet ve birlikte yaptığımız ‘beyin fırtınasından’ çıktı. Ancak, bana göre fikir çok önemli değil. Fikir yüzde 1 ise icra etmek yüzde 99 düzeyindedir.

HEDEFİMİZ HIZ GETİRMEK

Oyun şirketlerinin en önemli özelliğini, birçok oyun yapıp, denemeleri oluşturur. Dener ve tutan oyunlara daha çok yatırım yapıp, geliştirmeye devam ederler. Yani her oyunu baştan tamamen geliştirmiyorlar.

Bizim ürünün getirdiği avantajlarla daha çok oyun geliştirip, daha çok deneme yapabiliyorlar. Birinci kolaylığı bu oluyor.

İkincisi, oyunun tutması haline hızlı aksiyon almak gerekiyor. Eğer hızlı hareket edip, geliştirmeye devam edemezlerse, o fırsatı kaçırabiliyorlar.

Diyelim ki, bir stüdyo başarılı bir oyun üretti ve çok tuttu. Sadece 3 kişiden oluşan bir ekiplerinin olduğunu düşünelim. Başlangıçta tutmasına rağmen eğer yeterince içerik üretemezlerse, kullanıcıları sıkılıp başka bir oyuna gidebilir.

Bu göründüğünden büyük bir fırsatın kaçtığı anlamına gelebilir. Oyunu ucuza üretmek yeterli değil. Hızlı davranıp, geliştirmeye devam etmek önemli… İşte burada yapay zeka devreye giriyor.

SİSTEM NASIL İŞLİYOR?

Bizim bir web sitemiz ve uygulamamız var. Diyelim ki ben bir oyun şirketiyim ve oyunum için 20 içerik ürettim, resimler çizdim. Doğal olarak bu içerikleri kendi oyunumun stiliyle yarattım.

Ama tüm oyun için 20’den daha fazla içeriğe, belki de yüzlercesine ihtiyaç olabilir. Hepsinin de farklı bir stili var. Bu oyun şirkete, Layer’e geldiğinde, önce mevcut içeriklerini sisteme yüklüyor. Oyun için bir dosya oluşturuyorum. Sonra Layer’deki düğmeye tıklıyorum ve bunlar üzerinden bir ‘stil’ üretmesini istiyorum. Bu işlem sadece 20 dakika sürüyor. Sonra size bir email gönderiyor ve ‘hazır’ olduğunu bildiriyor. Ardından da ‘artist’ Layer’e gidiyor ve düğmeye basıp, oyun için gerekli olan sandalyesini, masasını çiziyor.

Böylece oyun üretirken her seferinde ihtiyacın olan objeyi tekrar tekrar çizmek zorunda kalmıyorsun. Birkaç şey çizerek, oyunun tarzını Layer’e öğretebiliyorsun. Ondan sonra da sonsuz bir şekilde obje üretebiliyorsun. Üstelik bir oyun için üretilen objeleri muhafaza edip, sonra geliştireceğin oyunlar için de kullanabiliyorsun.

MALİYET VE HIZA KATKISI BÜYÜK

Bunun yanı sıra başka kolaylıkları da var… Örneğin oyun tuttu, reklamı yapmak istiyorsunuz. Yine reklam için de içerik üretilmesi gerekiyor. Oyun için kullanılan stillerden reklam tasarımları geliştirebiliyorsun.

Oyun şirketlerinin yapay zekayla hızlı üretim yapabilmeleri onlara yeni gelir kapıları sağlıyor, sağlamaya da devam edecek.

Layer, yapay zekanın da yardımıyla içerik üretim maliyetlerini düşüren bir teknoloji. Fakat bizim tek amacımız maliyet düşürmek değil. Üretim hızını ve çeşitliliğini artırabilmek. Odağımızda daha çok oyun üretebilmeye olanak sağlama var.

Oyun şirketlerinde üretim yapan takımlar var. Bu ekiplerle ne kadar çok deneme yapıp, ne kadar kaliteli çok oyun üretebilirim diye bakıyorlar, bu da epey bir deneme yanılma ve test gerektiriyor. Layer ile hızlıca çeşitli varyasyonlar üretip, bu testleri hızlıca yapabilirler. Hedefimiz, daha çok deneme yapıp daha kaliteli uzun surelerce oynanan oyunlar üretmelerini sağlamak.

NEREDEN NEREYE GELDİK?

Bu fikir üzerinde çalışmaya 2023 yılının ilk aylarında başladık. Ama Amerika’daki şirketin kurulumunu Temmuz’da yaptık. Çok yeni bir şirketiz.

Ürünün geliştirilmesi ciddi bir zaman alıyor. B2B iş modeline sahibiz. Hedefimizde büyük oyun şirketleri var. O nedenle bu şirketlere ürün satmak bazen aylar alabiliyor.

Ancak, şu anda 60’tan fazla, çoğunlukla büyük oyun şirketleri Layer’ı kullanıyor. Mesela, 500 çalışanı olan bir şirketle çalışıyoruz. Bu şirkette 50 sanatçı Layer kullanıyor. Ödeme ise kullanıcı başına aylık ya da yıllık olarak yapılıyor.

Bütün bunlar olurken 1.8 milyon dolarlık tohum yatırımı da aldık. Türkiye’deki eski yatırımcılarımızdan da tekrar yatırım yapan oldu. Ama yatırımımızın çoğunu dünyaca başarılı oyun, yapay zeka ve teknoloji konusunda ün salmış Jim Payne, Akın Babayiğit gibi ‘Melek yatırımcılar’ ve The Games Fund, GFR Fund gibi oyun odaklı fonlardan aldık. 10 milyon doların üstünde değere ulaştık.

Bu yıl kurulmuş olmamıza rağmen bu sene sonunda yarım milyon dolara yakın bir hacme ulaşmayı hedefliyoruz. Sonraki yıllar için katlanarak cironun artmasını bekliyoruz. Bir ürün tuttuğunda 10 kat artış da olabiliyor.

YOLA ÇIKARKEN HEDEF

Yola çıkarken şirket için çok spesifik hedefler koymadık. Çünkü, yolda çok şey öğreniliyor. Bir ay içinde bile birçok şey öğrenip odaklandık. B2B olmamız ve dünya liderliği olan müşterilerle çalışmamız, bizim için çok önemli…

İçerik ihtiyacı olan herhangi bir şirket, Layer sayesinde, öncekine göre 5 kat daha hızlı içerik üretebilir. Yapay zeka bunu mümkün hale getirdi. Üstelik bunu isteyen her sektör de yapabilir.

Biz iyi bir fırsat gördük ve çok güzel bir teknoloji yakaladık. 1 milyar dolar değer bir yana, 10 milyar dolara da ulaşabileceğimiz düşünüyoruz. Süre vermek zor; 5 yılda da olabilir 10 yılda da olabilir. Bunu gerçekleştirecek takımın biz olmasını istiyoruz. Satış ve ciro çok önemli… Ama esas motivasyonumuzu “bir problemi çözmek” oluşturuyor.

ABD’DE ÖNE ÇIKAN TRENDLER

1. Yapay zeka, oyun sektörü dahil her alanı değiştiriyor, değiştirmeye devam edecek.
2. Çok sayıda yapay zeka startup’ı kuruluyor. Ürün bile yokken bazıları 100 milyon dolar yatırım alabiliyor.
3. Para bulmak birkaç yıldır zor. Bir süre daha böyle devam edebilir.
4. Yazılım mühendisi bulmak kolay, ancak ‘en iyiyi’ bulmak şu anda zor.
5. Kendi başına işi sonuna kadar götürebilecek, kullanıcıdan ve teknik detaylardan anlayan yazılımcılara ihtiyaç artıyor.

100 MİLYARLIK PAZAR

Biz tamamen oyun sektörüne odaklıyız. Bu alanda da ağırlığı ‘mobil’ oyunlara veriyoruz ama bütün sektör kullanıyor. Biliyorsunuz, 100 milyar dolardan büyük bir sektörden söz ediyoruz. 5 yıl içinde 300 milyar dolara yaklaşacak bir sektör.

Oyun sektöründe maliyetlerin önemli bölümünü ‘art’ (yaratıcılığa), yani ‘artistlere’ (sanatçılarına) gidiyor. Oyunun derinliğine göre bu oran yüzde 20 ila yüzde 60 arasında değişiyor. Özetle görsel üretmek oyun maliyetinin yüzde 50’sinden fazlasıdır.

Sonuç olarak pazar büyük ve fırsatlar var. O nedenle şu anda bu sektöre odaklanmakla birlikte başka alanlara da odaklanacağız. Her türlü içerik, animasyon, üç boyut gibi alanlarla pazarlama, mimarlık gibi alanlarda da çalışabileceğiz.

LAYER’LE BİRLİKTE
6 aydan 2 aya
Bizim şu an belli aşamalarını gördüğümüz yüzde %200-300 arası bir üretkenlik artışı var, oyunu tamamlama süresinde bir azalma var. Tabii her aşamasından söz etmiyoruz. Hedefimiz 6 ayı 2 aya, belki de daha aza indirebilmek.

İYİ BİR OYUN İÇİN SÜRE
6 ay-2 yıl
Oyunun türüne ve içeriğine göre süre değişir. Ama ortalama süreler bu şekildedir.