YAZI: ADELE PETERS
Yakın zamana kadar kulağa bilim kurgu gibi gelen şey, artık gerçek oldu: Bir biyoreaktördeki hücrelerden üretilen tavuk, Singapur’daki bir restoranın menüsünde yerini aldı. İsrail’deki yeni bir tesis, günde, hayvansal ürün barındırmayan 5 bin sığır burgeri yapmak için yeteri kadar hücre temelli et üretebilecek. 700’den fazla şirket, hayvanları yaşatmak ve gıda zincirinin karbon ayak izini azaltmaya katkı sağlamak amacıyla, geleneksel hayvansal ürünlere yeni nesil alternatifler geliştirmek üzerinde çalışıyor.
2020’de alternatif protein endüstrisine yapılan yatırım, 3.1 milyar dolara ulaşarak rekor bir düzeye çıktı. Bazı zorluklar olsa da (örneğin 3D baskılı bir biftek henüz gerçek bifteğe pek benzemiyor), geleneksel çiftliklerde yetiştirilen yiyeceklerden ayırt edilemez gibi görünen yiyecekleri oluşturmak her geçen gün daha mümkün hale geliyor. Teknoloji sayesinde mikropları, “hücre fabrikaları”na dönüşecek şekilde programlayabiliyoruz. Bu da, süt ürünlerinin süt tadında olmasını sağlayan bir protein olan ‘kazein’ veya Impossible Foods’un, bitki bazlı burgerlerine kanın metalik tadını vermek için kullandığı bir protein olan ‘heme’ gibi temel bileşenleri üretebilmemizi sağlıyor. Benzer teknolojiler ile, giyim ve aksesuarlar için deri benzeri malzemelerden bitki temelli saç postişlerine kadar çok çeşitli ürünler üretilebiliyor. Alternatif gıdalar ve malzemeler yaratmak için tasarlanan yeni biyotekniklerden ortaya çıkan bazı ürünleri aşağıdaki tablodan inceleyebilirsiniz.

İllüstrasyonlar: Romualdo Faura
Fotoğraf: Pixabay