Fast Company Türkiye
DHL Express’in ana sponsorluğunu üstlendiği Cumhurbaşkanlığı 3. Uluslararası Yat Yarışları Trofesi’nin ikinci etabı 28-30 Ekim tarihlerinde İstanbul Boğazı’nda gerçekleştirildi. Yarışlara katılmak üzere Avrupa ofislerinden Türkiye’ye gelen DHL Express çalışanlarına eşlik eden DHL Express Avrupa CEO’su Alberto Nobis’e hem yarışları hem de şirketin Türkiye planlarını sorduk. Nobis’in verdiği yanıtlar şöyle oldu:
Yat yarışlarıyla başlayalım. DHL Express bu organizasyona çok önem veriyor. Neden?
Yelken sporu kurumsal değerlerimiz olan tutku, hız, mükemmellik ve sürdürülebilirlik ile örtüştüğünden bu sponsorluğun bir parçası olmak gurur verici. Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Uluslararası Yat Yarışları’nın bir parçası olmaktan çok memnunuz. Nitekim bu yıl yarışlara sponsorluğun ötesinde bir katılım ve katkı sağladık. Öncelikle, Türkiye ekibimizle birlikte Avrupa’daki DHL ofislerinden de 70 kişinin katılımıyla toplam 10 takımla yarışta yer aldık.
Öte yandan, sürdürülebilirlik yaklaşımımızı ortaya koyan çok özel bir projeye imza attık. Serbest dalış rekortmeni sporcu Şahika Ercümen, Marmara Denizi’ne dalış yaparak denizin altından atık topladı. Bu atıklar değerli sanatçı Seçkin Pirim tarafından trofe birincisine verilmek üzere özel bir heykel kupaya dönüştürüldü. Seçkin de Şahika da uluslararası düzeyde bilinen, duyarlı ve etkin insanlar ve ortak bir proje yaptığımız için çok mutluyuz.
Biz de küresel anlamda endüstrimize örnek olmayı ve bir sürdürülebilirlik lideri haline gelmeyi sorumluluklarımız arasında görüyoruz. Dünyanın ilk doğa dostu lojistik ürününü geliştirmekle kalmayıp, sıfır emisyon hedefi koyan ilk lojistik şirketiyiz. Sürdürülebilirlik alanında daha büyük etkiler yaratmak her zaman öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor.
Türkiye özelindeki gelişmelere dönersek, Türkiye’nin DHL Express dünyasındaki konumu nedir?
Türkiye, hızlı hava taşımacılığı sektöründe en çok yatırım yaptığımız ülkelerin başında geliyor. 135 milyon euro ile Avrupa ağımızdaki en büyük yatırımlardan biri olan İstanbul Havaalanı’ndaki Gateaway binamız, hem e-ticaretin büyümesi açısından hem de tam otomasyona sahip ilk operasyon merkezi olması açısından oldukça önemli. Bu yatırımı çok önemli bir adım olarak görüyoruz. Bir diğer adımı da Sabiha Gökçen Havalimanı için attık, 2024’te buraya yatırım yapmayı planlıyoruz. Türkiye’de 250 civarında olan servis noktası sayımızı da artırmayı hedefliyoruz. Bölgesel konumunun önemi günden güne artan Türkiye’ye yatırımlarımız devam edecek.
DHL Express Türkiye ödüllerle de öne çıkıyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Birlik olma kültürü tanımımız “As One” yaklaşımıyla Great Place to Work’te (GPTW) “Avrupa’nın En İyi İş Yeri” unvanını aldık. Çeşitlilik, kapsayıcılık, fırsat eşitliği değerlerimiz sayesinde de GPTW Diversity Özel Ödülü ve GPTW 2022 Innovation By All™ ödülüne layık görüldük. DHL Express Türkiye’nin başarılarını gururla takip ediyoruz.
“Dünyanın ilk doğa dostu lojistik ürününü geliştirmekle kalmayıp, sıfır emisyon hedefi koyan ilk lojistik şirketiyiz. Sürdürülebilirlik alanında daha büyük etkiler yaratmak her zaman öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor.”
ADVERTORIAL
