İhracat rakamları, iş dünyasında ve kamuoyunda önemli bir etkiye sahip. Yeni rekor rakamlarını bir üst çıtaya taşımak da şirketler için de önemli bir motivasyon kaynağı. Balıkesir merkezli Ermişler Grup, rekor ihracat rakamlarını üst noktalara taşıma hedefiyle yatırımlarını artırıyor. Şirketin yönetim kurulu üyesi Fahri Ermişler, dünya pazarında daha fazla pay alabilmek için geliştirdikleri “İhracatta Güç Birliği” modelini ve hedefleri anlattı…
Grup olarak, 2021’i nasıl kapattınız? 2022 için nasıl hedefler belirlediniz?
2019 yılından beri tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi koşulları, dünyayı ve ülkemizi olumsuz yönde etkilese de sanayi, ticaret, üretim ve birçok alanda yeni fırsatlar doğmasına imkân verdi.
Bu olumsuz etki halen devam etse de biz de Ermişler Grup olarak yeni normale ve değişimlere olabildiğince çevik tutumlarla ayak uydurarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Değişen koşullara göre her konuyu küresel çapta kendine münhasır analiz ediyor ve bu doğrultuda yeni planlar yapıyoruz.
Doğal taş sektöründe değişen, üretim maliyetleri artan ve giderek zorlaşan bu dönemde, yeni ocaklarla üretim kapasitemizi ve yatırımlarımızı artırmaya devam ediyoruz. Daha dinamik bir sürece giriyor, ihracat payımızı artırmayı planlıyoruz.
Bunun yanı sıra, gayrimenkul sektöründe de yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Şehrimizin ilk rezidans projesinin inşaatına da hızla devam ediyoruz. 2022 yılında bölgemizi, yenilikçi gayrimenkul projeleriyle buluşturma konusunda da planladığımız şekilde ilerliyoruz.
Bölgesinde ihracat lideri olan bir kuruluş olarak, yeni yılda ihracatta ne kadarlık büyüklüğe, ülke sayısına, pazarlara ulaşılacak?
Türkiye, doğal taş rezervinde dünya lideri konumdadır. Aynı şekilde Balıkesir de maden ve doğal taş rezervlerinde lider bir ilimizdir. Ermişler Grubu olarak da 22 yıldır onlarca ülkeye ihracat yapmanın verdiği gururla yolumuza devam ediyoruz.
Pandemiden kaynaklı olumsuz koşullara rağmen 2019 yılından beri ihracat oranlarımızı ve cirolarımızı, dolar bazında önceki yıllara kıyasla yüzde 20’nin üzerinde artırdık.
Yeni pazarlara erişim ve ihracat yaptığımız ülke sayısının artırılması konusunda da fuarlara ve diğer küresel etkinliklere katılım konusunda çalışmalarımızı da geçtiğimiz yıllara göre çeşitlendirdik ve hızlandırdık.
Bu yıl; Çin, ABD, Uzakdoğu, Arap Yarımadası ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere ihracat yaptığımız ülke sayımızı da artırmayı hedefliyoruz.
Doğal taş ihracatında yeni iş modeliniz olan “İhracatta Güç Birliği” ile ihracatta değer artışı ne ölçüde sağlanabilecek? İhracatta yeni rekorların geleceğini söyleyebilir miyiz?
Doğal taş sektöründe son 10 yılın ihracat rakamlarına baktığımızda, rekor üzerine rekor görmemize rağmen, bu mevcut potansiyelimiz de bize yeterli gelmemektedir.
Türkiye ile birlikte birçok ülke de doğal taş ve maden konusunda son 10 yılda ciddi mesafe kat etti.
Bu nedenle, Türk ihracatçısının rakibi kendisi değil diğer ülkelerdeki doğal taş üreticileri ve onların küresel pazarlarda aldığı paydır. Devletimiz, sektör birlikleri ve STK’ların destekleri yanı sıra, biz ihracatçıların da, birbirimizle rekabet ederek değil, birlikte üretme ve pazarlama anlayışıyla, Türkiye’nin ihracat hedeflerini artırma konusunda daha güçlü bir rol üstlenmemiz gerekiyor.
Modelinizin diğer ortakları kimler olacak? Bu modelle özellikle hangi ülkeleri/bölgeleri hedefliyorsunuz?
Bu aslında üretim ve pazarlama odağında kümelenmeye uygun genel bir modellemedir. Biraz daha detaylandırırsak; pazarlarında başarılı ve devamlılığı olan firmaların diğer firmaların gücüyle daha fazla ihracat rakamına ulaşıp, pazarda rekabet edilen diğer rakip ülkelerin pazar paylarından daha fazla pay hedeflemesi ve alması üzerine kurulu.
Avrupa pazarında başarılı bir firmanın, Uzakdoğu pazarında başarılı bir firmanın ürünlerini taşımasıyla ve bir sistem dahilinde sürdürülebilir bir yapı. Kendimizden örnek vermem gerekirse, grubumuz, 2022 yılında İzmir’den 2 ve Ankara’dan 1 firma olmak üzere 4 üretici bir araya geldik ve bu modelle ilgili çalışmalarımızı başlattık.
Grup olarak 9 yeni mermer ocağının işletmeye açılacağını söylemiştiniz. Yeni kapasiteyle birlikte üretim ve ihracat büyüklüğü ne olacak?
Doğal taş sektöründe aktif 4 mermer ocağımızla faaliyet gösteriyoruz. Bu ocaklardan 3’ü ile ihracat yapıyor, 1’iyle de iç piyasaya hizmet veriyoruz. Bunların haricinde aldığımız 5 yeni ruhsatımız ile arama ve işletme faaliyetlerimize 2022’de ve 2023’te başlamayı planlıyoruz.
Yeni açılacak mermer ocaklarımızın da dünyadaki çeşitli pazarlara ihracat yapması ile ilgili pazarlama çalışmalarımıza da şimdiden başladık. Yeni ocak ruhsatlarımızın da faaliyete girmesinin akabinde, grubumuzun ihracatını 3 kat artırmayı hedefliyoruz.
“PAZARLAMA GÜCÜMÜZÜ ARTIRMALIYIZ”
Doğal taş pazarında sürdürülebilirlik, küresel pazarların düzenli takibini ve planlamayı çok iyi şekilde yapmakla mümkün oluyor. Doğal taş sektörünün, bundan sonraki süreçlerde, proje bazlı çalışmalara daha fazla odaklanması gerekiyor. Yeni pazarlarda doğal taş sektörünün takibinden önce, potansiyel tedarikçisi olduğumuz ve hizmet verdiğimiz inşaat sektörüne yönelik, daha proje aşamasında iken pazarlama faaliyetlerinin başlatılmasını elzem kılıyor. Biz ülke olarak, bu süreci doğru tasarlayabilir ve iyi yönetebilirsek, daha fazla miktarda doğal taşımız, dünyadaki gayrimenkul projelerinde yer alacak ve devamlılığı sağlanacaktır.
Üretimde ve kalitede, küresel çapta kabul ve itibar gören doğal taş sektörümüz, pazarlama gücünü artırmalıdır. Doğal taşımızın markalaşması, büyük çaplı gayrimenkul yatırımlarına henüz proje aşamasında iken talep görmesinin sağlanması, Türkiye’ye ciddi bir rekabet avantajı kazandıracak ve doğal taş ihracatımızı 2030’a kadar en az 3 kat artıracaktır.
ADVERTORIAL