in , , ,

Otomobilde ‘E & F’ hızlı büyüyor

Otomotiv piyasasında “elektrikli” araç devrimi yaşanıyor… 2013’te Türkiye ile ilk elektrikli otomobili tanıştıran BMW Otomotiv Grubu CEO’su Hakan Tiftik, 2019’dan itibaren otomotiv piyasasında yaşanan büyük dönüşüme dikkat çekiyor. 2025’te 160 bin civarında elektrikli otomobil satılması beklenirken Hakan Tiftik’in tahminine göre, bu rakam 2030’da 1.2 milyona ulaşacak. Son bir yılda E ve F sınıfındaki hızlı büyüme öne çıkarken Tiftik “Borusan Otomotiv Grubu olarak sattığımız her 100 aracın 75’i elektrikli olacak” diyor.

Otomobilde-‘E-&-F’-hızlı-büyüyor-Borusan-Otomotiv-İcra-Kurulu-Başkanı-Hakan-Tiftik_1

YAZI: TALAT YEŞİLOĞLU

Dünyanın önde gelen otomobil üreticisi BMW’nin 41 yıldır temsilciliğini yapan Borusan Otomotiv Grubu, Türkiye otomotiv piyasasında yüzde 4.5 düzeyinde pazar payına sahip. Premium sınıfındaki payı ise yüzde 38. İcra Kurulu Başkanlığını Hakan Tiftik’in yaptığı Borusan Otomotiv Grubu’nun bünyesinde, satış, servis, satış sonrası hizmetleri de içeren 7 farklı şirket var. Hakan Tiftik, otomotiv grubunun Borusan Holding’in cirosunda yüzde 32’lik pay aldığını söylüyor.

Tiftik, elektrikli BMW ve MINI satışlarında dünya genelinde sıralamaya girdiklerini ve bu eğilimin tüketici nezdinde de devam edeceği görüşünde olduğunu belirtiyor. Hakan Tiftik ile otomotiv piyasasındaki eğilimleri ve Borusan Otomotiv Grubu’nun yeni döneme nasıl hazırlandığını konuştuk…

7 ŞİRKETLİ BÜYÜK EKOSİSTEM

Borusan Otomotiv Grubu, otomotiv ekosistemine dokunan 7 şirketli bir yapıdan oluşuyor. Şirketlerimizi ayrı ama tek bir grup olarak yönetiyoruz. BMW, MINI, BMW Motorrad’ın yanı sıra Range Rover, Defender, Discovery, Jaguar markalarının da temsilcisiyiz. Bir de yeni açıklamasını yaptığımız Microlino adlı mikro mobilite segmentinde yer alan bir markamız var.

Otomotiv Grubu’nun Borusan Holding’deki ciro payı yüzde 32. Ancak, Borusan Holding’in otomotiv sektörüne yönelik yassı çelik satışlarını da kattığımızda otomotivdeki ağırlık yüzde 49’a yükseliyor.

Borusan Otomotiv’in BMW ile distribütörlük anlaşması 41 yıl öncesine dayanıyor. 40’ıncı yılımız olan 2024’te, birçok önemli ülkeyi geride bırakıp, dünyada en büyük distribütör ünvanını kazandık. Elektrikli araç satışında da dünyada 4’üncülüğe yerleştik. BMW markalı otomobil satışlarımızın yüzde 40’ı elektrikli araçlardan oluşuyor.

MINI tarafında en çok araç satan 5’inci ülke olduk ve son 2 yılda dünyadaki en büyük distribütör ünvanını aldık. MINI’de her 100 araçlık satışın 80’i elektrikli araç. Bu oran ile de MINI dünyasında birinciyiz. Yükseliş eğilimi devam ediyor ve 2025’in ilk 6 ayında toplam MINI satışlarımızın yüzde 90’ı elektrikli oldu.

Jaguar ve Land Rover, Türkiye’de üst gelir grubu markası olarak kabul ediliyor. Buradaki satış adetleri çok yüksek olmamakla birlikte son 3 yıldır Land Rover’dan en iyi distribütör ödülünü aldık. Sadece satış değil, en iyi pazarlama, servis, satış sonrası hizmet gibi hemen hemen bütün alanlarda büyük Avrupa ülkelerini geride bıraktık. Diğer taraftan BMW satışlarının yüzde 40’ı, MINI satışlarının yüzde 80’i elektrikli.

E VE F SEGMENTİ HIZLI

Türkiye’de son 2-3 yıldır binek otomobil satış adetleri 950 bin ile 1 milyon arasında seyrediyor. Bizim otomobil satış adedimiz 43 ila 45 bin arasında değişiyor. Tüm binek otomobiller içerisinde yüzde 4.5 pazar payımız var. Fakat 120 bin düzeyinde olan ‘Premium’ otomobiller tarafında ise yüzde 38 gibi bir paya sahibiz. Yılın ilk 6 ayında, premium segmentinde BMW olarak birinci sıradayız.

E ve F sınıfında bu yılın ilk 6 ayında büyüme gözlendi. Bu sınıfta özellikle elektrikli araç girişi oldu ve yeni modeller geldi. Türkiye’deki vergilendirme sistemi elektrikli araçların alımını destekliyor. Bizim rakiplerimizin de birçok elektrikli yeni modeli geldi. Alman markalarının yanı sıra, Amerikan Tesla ve Çinli BYD’nin modelleri piyasaya sunuldu. Bu yüzden de E ve F segmenti, bir anda ulaşılabilir fiyatlarla büyümeye başladı.

Müşteri de uygun fiyatlarla daha büyük, konforlu ve yeni teknolojili araçlara sahip olmayı istiyor. ODMD’nin rakamlarına göre, E ve F segmentinin toplamdaki payı 1 yılda yüzde 3.1’den yüzde 4.2’ye yükseldi. Yaklaşık yüzde 35’lik bir artıştan bahsediyoruz. Bu segmentte satılan 20 bin 619 aracın 4 bin 693’ü bize ait. Pazar payımız ise yüzde 23’e ulaştı.

ELEKTRİKLİ ARAÇLARA GÜVEN ARTTI

Bizimle aynı segmette olmasa da TOGG, Tesla ve BYD’nin yeni elektrikli modelleriyle piyasaya girmesi, Türk tüketicisinin elektrikli araçlara olan güvenini artırdı. Çünkü, biz 2013’te E3 modelimizle başladığımızda Türkiye’de hiç elektrikli araç yoktu. 2019 yılında biz 169 elektrikli araç satarken, toplam pazar ise 222 adetti. 2020’ye gelindiğinde bu sayı 1 yılda 4 kat artarak 844’e yükseldi. Bizim 2020 için payımız 320 oldu. 2021’de bu sayı 4-4.5 kat artarak 844’ten 2 bin 846’e, bizim satışımız ise 914’e ulaştı.

Esas sıçrama, 2022’den 2023’e geçerken oldu. Bu dönemde hem TOGG hem de Tesla piyasaya girdi. Bu girişlerle beraber elektrikli araç satışı  2023 yılında 7 bin 700’den 72 bin 178’e ulaştı. Neredeyse 10 katlık bir artıştan bahsediyoruz. Bizim 2023 yılındaki satış adedimiz de 4 bin 268’e ulaştı.

2024’te 105 bin adede ulaşırken, bizim payımız 13 bin 821 oldu. Bu yılın ilk 6 ayında 85 bin adede ulaşıldı ve Borusan Otomotiv Grubu olarak markalarımızın toplam elektrikli satış adedi 8 bin 658’i buldu. Yani yıl sonunda asgari 155-160 bin aralığını göreceğimizi ve yıllık yüzde 50 civarında büyüme yaşanacağını öngörüyoruz.

Ben daha önce elektrikli araç sayısının 2030’da 1 milyona ulaşacağını öngörüyordum. Daha sonra tahminimi 1.2 milyon olarak revize ettim. Bunu öngörmek kolay değil. Ancak Avrupalı ve Çinli markalar, elektrikli modellerini sürekli olarak artırıyor. Elektrikli modellerin yanı sıra çok sayıda yeni hibrit model de piyasaya sunuyorlar.

Gidişatın tam olarak nereye evrileceğini tam olarak bilemiyoruz. Bir taraftan hidrojen yakıt hücreli sistemler ile elektrik bataryalılar ve hidrojen hücreli elektrik yakıtlı olan modelller var.

Önümüzdeki 10 yıllık süreçte yönün nereye gideceği net olmasa da 2025’te 5 yıl sonrası için 1.2 milyon adet tahmini bence mantıklı. Bu sayı da aşılabileceği için tahminleri sürekli olarak güncelliyoruz.

ELEKTRİKLİDE ÖNCÜ ŞİRKETİZ

Elektrikli araçlar için markadan markaya farklı stratejiler var. Geçtiğimiz dönemde her marka, elektrikli araçlara karşılık aynı hassasiyeti göstermedi. Bu yüzden de Tesla ve Çinli markalara göre bir miktar geride kaldılar. Hatta bazı markaların elektrikli araçlara inancı da yoktu.

BMW ise tam tersine 2013’ten beri elektrikli araçlara odaklanan bir şirket. O yüzden de bizim Türkiye’deki yolculuğumuz erken başladı. Çünkü, elektrikli aracı sadece getirip satmak değil, bunun altyapısını da kurmanız lazım.

Satış ekibinizi ve servis çalışanlarınızı eğitmeniz, servislerin bütün sistemleri değiştiği için onu da organize etmeniz gerekiyor. Çünkü, elektrikli araçlara servis hizmeti vermek de kolay bir iş değil ve çok dikkatli olunması gerekiyor. Yetkili olmayan bir serviste yapılabilecek bir hata, içten yanmalı motorlu araçlarda en fazla arızaya yol açarken elektrikli araçlarda çok daha büyük riskler doğurabiliyor. Yüksek voltaj ve batarya söz konusu.

Dolayısıyla bütün bu altyapıları Türkiye’de 12 yıldır geliştiren bir şirketiz. Sonucunda da 2024 yıl sonu itibarıyla bakıldığında elektrikli otomobil satışlarında, markalarımızın toplamında Türkiye’nin lideriyiz.

REKABETİ NE BELİRLEYECEK?

Tüketicilerin, özellikle de genç tüketicilerin satın alma alışkanlıkları değişiyor. Bu eğilim ve davranışlar tüm dünyayı şekillendiriyor. Bu grup, daha dijital, çevreci ve esnek yapıları beğeniyor. Beklentileri de bu çerçevede şekilleniyor.

Önümüzdeki dönemde otonom araçlarla beraber, otomobil herkes için sürüş keyfi anlamına gelmeyecek. Otomobil giderek bir yaşam alanı haline gelecek. “Otonom araçla gidebiliyorum, neden araba süreyim” diyenler olacak. Bu nedenle de yeni yaşam alanının daha teknolojik, dijital ve bağlantılı olmasını isteyecek. Yeni tüketiciler, ofisi ya da evinde bulduğu lüksü otomobilin içinde de arayacak.

Belli bir dönem sonra, bütün markalar az çok istenilen özellikleri yakalayacak. Menzili, teknik altyapı, teknoloji ve bağlantılarda bir şekilde birileri daha iyi, daha başarılı olacak. Ama verimlilik ve fiyat tabii ki çok öne çıkacak, ana tercih unsurlarından olacak.

Bundan 5-10 yıl sonra tüketicilerde menzil kaygısının kalmayacağını düşünüyorum. Örneğin, biz, ‘Charge IQ’ uygulamasını geliştirdik. Bu uygulama bütün markaları kapsıyor. Türkiye’de bütün şarj markaların yerini ve uygunluğunu gösteriyor. Şu anda rezerve sistemi yok, ancak onu da yapacağız. Hatta tek uygulama üzerinden ödeme alınabilecek. İlk etapta 1-2 şirketle başladık ama bu sayı çoğalacak.

İstanbul’dan Bodrum’a gidecekseniz, size rota çıkartacak, otomobilinizin şarjına göre optimize edilmiş bir seyahat planlaması yapacak. İleride de rezervasyon sistemiyle birlikte şarj süresi de 10 dakikalara indiğinde bu işler çok kolaylaşacak ve yaygınlaşacak. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde kimsenin menzil derdi kalmayacak. Şu anda getirdiğimiz BMW X5 boyutundaki BMW iX xDrive60’ın 705 KM menzili var ve 130-140 hız ile İstanbul’dan Bodrum’a kadar tek şarjla gidebilirsiniz.

DÖNÜŞÜM HAZIRLIĞIMIZ

  • YENİDEN YAPILANMA DÖNEMİ 2018 ve 2019’da hem gayrimenkul hem de otomotiv sektöründe satış krizi yaşanıyordu. Çok düşük bir talep vardı ve zor bir dönemdi. O dönemde biz yeniden yapılanmaya gittik ve bütün yapıyı tek şirket altında yönetmeye başladık.
  • EN ÖNEMLİ PROJELERİMİZ İş gücünün yeni gerekliklere göre güncellenmesi gerekiyor. Şu anda bizim en önemli projelerimiz; hem üretken hem de yüksek analitik yapay zekanın tüm süreçlerimizde kullanılabilir hale getirilmesi. Ve süreçlerin özellikle üretken yapay zekayla güncellenerek iyileştirilmesi.
  • VERİMLİLİK ARTIŞI Yatırım yaparak tabii ki verimlilik artışı bekliyoruz. Bu da daha fazla işi daha az kişiyle yapabilmek demek. Ama o kişilerin de bugünkü bilgi becerilerinden daha yüksek bilgi ve beceriye sahip olması anlamına da geliyor. O yüzden 2030-2035 hedeflerini yakalayacaksak, çalışan profilinin de buna göre yenilenmesi ve bu doğrultuda tasarlanması gerekiyor. Buna da 1-2 yıl önce çalışmaya başladık ve çalışmalarımızı bu yönde geliştiriyoruz.

YÜKSELECEK İKİ SEGMENT

  1. Gövde tipinde hatchback-sedan grubundan SUV’a doğru bir yönelim var. Önümüzdeki dönemde de bu yönelim devam edecektir.
  2. Motor tipine bakıldığında da elektrikli ve plug-in hibrit modellerdeki yükselişin devam etmesini bekliyoruz.

YENİ DÖNEM HEDEFLERİMİZ

“Borusan Otomotiv Grubu Başkanı Hakan Tiftik, dönüşümle birlikte, sektördeki yerlerinin daha da güçleneceğini anlatıyor.

  • %75 ELEKTRİKLİYE DÖNÜŞ
    2030’da sattığımız her 100 BMW’nin 75’inin elektrikli olmasını hedefliyoruz. MINI için yüzde 75’lik hedefimiz var. Ancak, bunu Countryman modelimizle şimdiden geçtik ve yüzde 80’e ulaştık.
  • %50 YENİ MODELLER
    Range Rover ve Range Rover Sport’ta yeni elektrikli modeller bekliyoruz. Defender’in da elektrikli modeli gelecek. Böylece, bu gruptaki modellerin yüzde 50’sinin elektrikli olacağını öngörüyoruz.
  • %80 YENİ PLATFORM ETKİSİ
    2026’da Neue Klasse adlı ve elektrikli araçları hedefleyen yeni bir platform oluşturuluyor. 800 volt altyapısı olacak ve 6’ıncı nesil batarya kullanılacak bir platform. 2026’dan itibaren piyasaya çıkacak elektrikli araçlar da bu platform üzerinde olacak. Bu sayede elektrikli araç satış oranı yüzde 80’lere yükselebilir.
  • 40 BİN 2030 SATIŞ HEDEFİ
    2030’da yıllık toplam 50 bin araç satışımızın 35-40 bininin elektrikli araçlardan oluşacağını tahmin ediyorum.

Yazar: Talat Yeşiloğlu

Fast Company Türkiye Genel Yayın Yönetmeni

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Toplu

Konutta neler olacak?

Kritik-mineraller-enerjinin-gelecegi-Fatih-Birol

Kritik mineraller enerjinin geleceği