Fotoğraf: Pixabay
Dünya tarihi aynı zamanda teknolojinin tarihidir. Teknoloji geliştikçe insanlık gelişmiş, gelişen teknoloji modern dünyayı inşa etmenin yanında, kitlesel yıkımlara ve büyük acılara da yol açmıştır. Ülkelerin güvenlik ihtiyacından ortaya çıkan savunma sektörü, bugün teknolojik gelişmelerin de odağında yer alıyor. Stockholm Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsü’ne göre, 2022’de dünya askeri harcamaları tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 2,1 trilyon dolara ulaştı. Savunma sanayi sektörünün büyüklüğünün ise 2024’te 600 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor (The Business Research Company).
ABD’nin Kaliforniya eyaletinde bulunan Silikon Vadisi’nin oluşumu, savunma sanayinin teknoloji ve inovasyonun taşıyıcı gücü olmasına en güzel örnektir. Silikon Vadisi’nin kuruluşu 1930’larda Stanford Üniversitesi’nde yapılan teknolojik araştırmalarla başlıyor. 2. Dünya Savaşı sonrasında, bölgedeki askeri tesislerin teknolojik faaliyetleri, üniversitenin çalışmaları ile birleşiyor ve bölge ileri teknoloji merkezi haline geliyor. 1969’da MIT ve ABD Savunma Bakanlığı liderliğindeki bir grup, bilgisayar ağı olan ARPANET’i geliştiriyor ve bugün kullandığımız internetin ilk adımı atılıyor. Bugün binlerce startup’la birlikte dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinin merkezi Silikon Vadisi’nde yer alıyor. Girişimcilik ekosisteminin, bilim ve inovasyonun merkezi olan bölge, ABD’deki risk sermayesi yatırımlarının üçte birine de sahip bulunuyor.
SAVUNMA SANAYİ FARKI
Türkiye’de de savunma sanayi, son yıllarda önemli bir gelişme gösterdi. Üniversite, kamu kuruluşu, özel sektör iş birliği ile kendi teknolojisini geliştiren ülkemiz, yerli savunma sistemini geliştirmeyi başardı. İnsansız Hava Araçları (İHA), İnsansız Deniz Araçları (İDA), savunma elektroniği ve haberleşme sistemlerinde yerli üretim ve geliştirme yapıldı.
Savunma sanayi ihracat potansiyelimiz arttı ve Türkiye savunma sanayinde küresel bir oyuncu haline geldi. 2022’de cirosunu 12,2 milyar dolara, ihracatını 4,4 milyar dolara, alınan siparişleri 8,4 milyar dolara, Ar-Ge harcamalarını 2,1 milyar dolara çıkardı. 2015-2022 arasında yalnızca ürün ve teknoloji geliştirme çalışmalarına 11,4 milyar dolar harcandı. 2028’de cironun 26 milyar dolara çıkacağı, beş yıl içinde savunma sanayinin toplam ihracat içinde yüzde 5 paya ulaşacağı tahmin ediliyor.
Ulusal güvenliği sağlamada kritik bir rolü olan savunma sanayi, teknolojik ilerlemelere ve inovasyona da öncülük eden bir sektör olma özelliğini taşıyor. Güçlü savunma sanayi, ülkelerin küresel anlamda teknoloji üstünlüğüne sahip olmasını sağlıyor.
Ar-Ge çalışmaları ile yapay zeka, siber güvenlik, malzeme bilimi, robotik ve elektronik alanlarında başka sektörlerin de önünü açacak yeni teknolojiler geliştirilebiliyor. Örneğin savunma sanayi için geliştirilen lazer, GPS, internet ve gece görüş teknolojisi bugün yaygın teknolojiler olarak sivil hayatta kullanılıyor. Yine birçok savunma sanayi teknolojisi, eğitim, sağlık, ulaşım, tarım, otomotiv, tekstil, gıda, ormancılık gibi alanlarda görülüyor. Türkiye’den bir örnek olarak, Bayraktar firmasının, orman yangınlarının erken tespiti ve söndürme çalışmalarının verimli yönetilmesinde önemli bir rol oynayan İHA’larını verebiliriz. Savunma harcamaları nedeniyle, büyük ölçekli şirketler, KOBİ’ler için istihdam yaratıyor, girişimcilere yeni iş alanları açıyor. Teknolojik gelişim ve inovasyon konusundaki tetikleyici gücü ile ekonomiye, kalkınmaya, refahın artmasına katkı sağlıyor.
İNSAN KAYNAĞI ÖNEMLİ
Savunma sanayi, ülkelerin nitelikli insan kaynağı havuzu için de son derece önemli. Mühendislik, bilim ve teknoloji alanında yetişmiş insan gücü, karmaşık sorunlara yaratıcı ve yenilikçi çözümler üretebiliyor, ülkenin inovasyon gücünü artırıyor. Sektör; yapısı gereği askeri eğitim ve disiplin temeline oturuyor. Bu da insan gücü havuzunun yüksek sorumluluk bilincine, liderlik yetkinliklerine, takım çalışması ve kriz yönetimi yetkinliklerine sahip olmasını sağlıyor. Türkiye’de savunma sanayinde çalışan 81 bini aşkın personelin yüzde 29’unu mühendisler oluşturuyor.
Savunma sanayi Türkiye’nin katma değerli ihracatında ihracat değeri ile Türk sanayinin en değerli ihracatçısı konusunda. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin raporuna göre, 2035 yılında ihracat artışının en yüksek yaşanacağı sektör yüzde 425’le savunma sanayi ve havacılık olacak. Sektörün ihracat sıralaması ise 2025’te 17. ve 2035’te 11. sıraya yükselecek. Dünyanın önde gelen savunma şirketlerinin yer aldığı Defense News Top 100’de 2008’de Türkiye’den yalnızca bir firma (ASELSAN) yer alırken, 2020’de listede yedi firma yer aldı.
Savunma sanayi, bugün dünyadaki teknolojik gelişmeler ve inovasyonun –askeri bir tabirle- amiral gemisi olarak insanlığa hizmet ediyor. Küresel barışın tesisi için her ülkenin savunma sanayini geliştirmek zorunda olması ise bir paradoks olarak önümüzde duruyor.
Sorularınız için: [email protected]