Melda Akın
Dimension14 Kurucusu
Yüksek lisans yapıyordu. Bir türlü istediği dersi seçemiyor, zamanlama konusunda sorun yaşıyordu. Bu durum, aklına “optimizasyon” fikrini getirdi. Ardından fikrini Dimension14 (D14.AI) şirketini kurarak hayata geçirdi. Şimdi daha büyük hedefleri var.
Hatırladığı kadarıyla “Büyüyünce ne olacaksın?” diye sorduklarında, hep “Kendi şirketimi kuracağım” yanıtını vermişti. Global şirketlerde üst düzey yöneticilik yaptığı yıllarda da bu hedefinden hiç vazgeçmedi, hep aklının bir kenarında tuttu. 30 yaşına gelince “start vermek” üzere deneyim kazanmaya çalıştı ve sonrasında kendi işini kurdu. Bu şirketiyle çeşitli dijital dönüşüm projelerini üstlendi, bir yandan da yeni fırsatları ve coğrafyaları inceledi:
“Araştırmalarım sonucunda, benim için Orta Doğu’da daha fazla fırsat olduğuna karar verdim, bu bölgeye yoğunlaştım. Bana göre iyi bir stratejiyle, bir süre Dubai’ye gidip geldim. İki ülkede dijital dönüşüm projeleri geliştirdim. Ardından Dubai Airports’un yapay zeka projesini yönetmeye başladım.”
Bu dönemde deneyim kazandı ve güçlü bir network oluşturdu. Kendini hazır hissettiğinde ise Dimension14 adlı şirketini hayata geçirdi. Girişimci Melda Akın’ın hedefi, lojistikten hastanelere, spor salonlarından stüdyolara kadar çeşitli sektörlerden şirketlere “planlama ve optimizasyon” hizmeti vermekti. Tek başına çıktığı bu yolda şimdi 8 haneli ciroya ulaştığını söylüyor ve daha fazlası için çalışmaya devam ettiğine dikkat çekiyor:
Son dönemde öne çıkan startuplardan birisiniz. Bize önce iş dünyasına getirdiğiniz 3 farkı anlatır mısınız?
Biz ileri planlama ve optimizasyon şirketiyiz. Aslında hayatımızın her alanında, belki de bilmeden optimizasyonu mutlaka kullanırız. Örneğin, gideceğimiz aktivite, o aktiviteye giderken izleyeceğimiz yol, gün seçimi ve benzeri durumların hepsinde bir parça optimizasyon var.
Biz de bu optimizasyon modellerini, operasyon yönetim yazılımlarının içerisine gömerek, girilen verilerin karakteristiğini çıkarıp, bir sonraki veri modelinin profilini tahmin ediyoruz. Örneğin, sağlık alanında geliştirdiğimiz yazılım, uçtan uca bir klinik yönetim olanağı sağlarken, hasta ve doktor tarafından girilen bilgileri anlayıp, yorumlayarak otomatik analizler yapıyor.
İkinci olarak doktorun hasta ile geçireceği zamanı artırıyoruz ve her doktorun kendi zamanını dilediği şekilde yönetmesini, istediği şekilde çalışmasını sağlıyoruz. Bildiğimiz kadarıyla şu an dünyada böyle bir örneği yok. Bu sayede kliniklerde yüzde 27 düzeyinde gelir artışı sağlıyor.
Bunların yanı sıra lojistik ve fitness alanlarında da optimizasyon yazılımları kullanıyoruz. Bu yılın başında, bir dünya devi şirkete -ki kendi optimizasyon takımları olmasına rağmen- bizim ürünümüzün mevcut sistemden 15 kat daha hızlı ve daha iyi bir sonuç verdiğini ispatladık.
Bu girişim fikri nasıl doğdu, bir “evreka” anı var mı?
Her zaman araştırmayı ve problem çözmeyi seven bir insan oldum. Rutin bir şey yaşadığımı hatırlamıyorum. Girişimcilik çok küçük yaşlarda aklıma koyduğum bir şeydi. Aynı şekilde bilgisayar mühendisliği okumaya da çok küçük yaşlarda karar vermiştim.
Yapay zeka alanında yüksek lisans yaparken, istediğim dersi seçememem ve istenen derslerin enteresan bir zamanda olması, optimizasyon konusuna yönelmemi sağladı. Ve bu yolun beni çok heyecanlandırdığını anlayarak, girişimimi planlamaya başladım.
Başladığınızdan bu yana aldığınız yolu, rakamları da ilave ederek paylaşır mısınız? Nereden nereye geldiniz?
3 yıl önce Dubai’ye sadece bir bavul ile geldim. Ne güvenli bir iş ne de destek alabileceğim bir kişi vardı. Yani tam anlamıyla “0’dan 1’e” hikayesini yaşadık. Başlarken şirketimin tek çalışanı bendim, şu an 17 kişilik bir ekibiz. 8 basamaklı gelire sahibiz.
Zorluklar karşınıza çıktığında kendinizi nasıl motive ediyorsunuz?
Bu durumlarda herkesin farklı davranışları oluyor. Bense, “Bu kadar yoruldum, bu kadar risk aldım, bu iş olacak” diye kendimi motive ediyordum. Sanırım, vazgeçmeden yola devam etmek benim için anahtar bir seçim oldu.
Hangi hedef ile yola çıktınız? Nereye ulaşmayı düşünüyorsunuz?
İnovasyon yaparak, Türk mühendislerle uluslararası düzeyde optimizasyon problemleri çözme hedefiyle yola çıktım. Kendime ve takımıma da güveniyorum. Şu an yeni bir ürüne başlıyoruz. Heyecanlıyız ve insanların hayatına yeni bir boyut katacağımızdan eminiz.
Girişimcilik yolunda 5 kritik zorluk
- Girişimcilik kolay olan bir yol değil. Öncelikle pek çok şeyden feragat etmeniz, risk almanız ve çok ama çok çalışmanız gerekiyor.
- Çok çalışmanıza rağmen yine de başarı garanti değil. Araştırmalara göre startup’ların yüzde 95’ten fazlası başarısızlıkla karşı karşıya kalıyor.
- Ben girişimcilik yolumda, kendimi yalnız hissettiğimi söyleyebilirim. Dolayısıyla, yalnızlık, belirsizlik, maddi sıkışıklık kolay değil.
- Bu dönemlerde ya maaş almıyorsunuz ya da piyasanın çok çok altında bir gelir elde edebiliyorsunuz. Bu da çok yıpratıcı bir etki yapabiliyor.
- Yakın olan arkadaşlarım, vazgeçmemi, çok fazla risk aldığımı ve kendimi çok yorduğumu dile getiriyorlardı.
Bana rehberlik eden söz
“Banksy’nin ünlü bir sözü vardır. Bu sözü hep kulağımda rehber olarak tuttum. Şöyle der: ‘Eğer yorulursan, terk etmek yerine, dinlenmeyi öğren.’ Ben de böyle yapıyorum.”