in , ,

Bu 3 faktör aklınızda olsun: “Tevazu, insanlık ve mizah”

Lovemarks’ın yaratıcısı Kevin Roberts, sorularınızı yanıtlıyor.

kevin-roberts
Kevin Roberts

Apple’ın tüm dünyanın “aşk markası” olmasının ardındaki en büyük sebep nedir? Tasarım mı, yoksa tasarımın ötesinde başka unsurlar var mı?

Apple’ın küresel bir aşk markası olmasının sebebi, üç sırrı çok iyi anlamış olmasıdır: “Gizem yaratmak, duygusallık ve yakınlık.”

Örneğin “Gizem” faktörünü ele alalım. Apple’ın hikayeleri, başından sonuna kadar gizemle dolu. 1984 yılını, “Here’s to the Crazy Ones” sloganını düşünün. Bu reklamlarda hayal gücünüzü yakalayan ve işin içine katan zekice ve duygusal bir hikaye anlatımı vardı.

O tasarımı (iMac’i hatırlayın), o logoyu, o dokunuşu ve o hissiyatı düşününün. İşte bu, duygulara hitap etme; yani duygusallık faktörüdür. iPad ilk çıktığında ekranı yalayanlar bile oldu, zira neredeyse “yenebilecek” kadar güzel görünüyordu.

Yakınlığı getirense “Ben” vurgusunun, (İngilizce karşılığıyla I’ın) gücüdür. Apple ürünlerinde her şey benimle, yani tüketiciyle ilgilidir: iMac, iPad, iTunes; hepsi özel ve kişisel. Tam anlamıyla “Mükemmel”.

Bir “aşk markası” olmak isteyen markaların cinsiyet eşitliği gibi hassas meseleleri gündemlerinde tutmaları önemli mi?

Aşk markaları, dünyayı daha iyi bir yer haline getirecek şeyleri gerçekten önemser. Bu markalar gerçek dünyanın bir parçası, dolayısıyla hem bizim hem markanın kendisinin hem de tüketicilerinin içinde yaşadığı dünyayla ilgili olmalılar. Değerleri ve inançlarıyla uyumlu hareket etmeli, tüketicilerinin değer ve inançlarına karşı empati beslemeliler.

“Eğer hiçbir şeye karşı ayakta durmazsan her şey seni düşürebilir.” Markaların ilk işi tüketicilerine, vadettiklerini sunmaları ve bu odaklarından şaşmamaları. Tüketicilerinin hayatlarını, umutlarını ve hayallerini paylaşmalı ve bunu yaparken pozitif, iyimser ve ilgili olmalılar. Üç şeyi unutmamalılar: Tevazu, insanlık ve mizah.

Liderler, bir markanın “aşk markası” olmasında nasıl bir rol oynuyor? Başarılı aşk markalarının liderleri nasıl bir profil çiziyor ve ne gibi özelliklere sahip olmalılar, örnekler vererek açıklayabilir misiniz?

Aşk markalarının liderleri tüketicilerini, markalarını ve işlerini sevmeli. İlgili ve talepkar olmalılar. Hem liderler hem de markaları aynı ölçüde amaç odaklı olmalı ve bir şeyleri hayata geçirmeye odaklanmalılar. Liderlerin görevi dokundukları, temas ettikleri herkese, içlerindeki cevheri açığa çıkararak en iyi halleri olmaları ve markalarını aşk markaları haline getirmeleri için ilham vermektir.

Günümüzde bu anlamda öne çıkan bazı liderler arasında, dünyanın en başarılı içerik üretimi şirketlerinden Fremantle’ı yöneten Jen Mullin ve dünyanın bir numaralı sigorta şirketi AIA’in Avustralya/Yeni Zelanda CEO’su Damien Mu öne çıkıyor. Liderliğe dair daha fazla iç görü için “64 Shots: Leadership in a Crazy World” adlı kitabımı okuyabilirsiniz.

Yeni teknolojileri kullanan şirketler, yeni jenerasyonu da oldukça etkiliyor. Peki teknoloji, “aşk markası” olma yolculuğunda nasıl bir role sahip? Teknolojinin gücünden yararlanan “aşk markalarına” birkaç örnek verebilir misiniz?

Teknoloji, tüketicilere kişisellik ve yakınlık sunmada kritiktir. Fast Company’nin 6 Ocak’ta gerçekleştirdiği yayında Migros’un, Kına Demirel’den detaylarını dinlediğimiz yaklaşımı oldukça ilgimi çekti. Görünen o ki, Migros’un internet aracılığıyla kurduğu kendi medya kanalı, içerikleri ve tüketicileriyle ilişkisi oldukça ileri görüşlü ve heyecan verici. O hikayeden çıkarılacak birkaç ders olduğunu düşünüyorum.

İNSANLAR DA ‘AŞK MARKASI’ OLABİLİR Mİ?

“Elon Musk” ismi neredeyse bir aşk markası haline gelmiş durumda. Bir markanın yaratıcısının, markanın kendisinden daha tanınır hale gelmesi iyi bir şey mi? İnsanlar da bir “aşk markası” olabilir mi?

Evet, insanlar da birer aşk markası olabilir. Onlar için de aynı kriterler geçerlidir. Marilyn Monroe, Taylor Swift, Ed Sheeran, Christiano Ronaldo, John Kennedy ve Winston Churchill gibi ünlü isimleri düşünün. Ve iş dünyasından Richard Branson, Elon Musk, Steve Jobs, Estée Lauder, Coco Chanel ve Walt Disney’i gözünüzün önüne getirin… Tüm bu kişileri, tıpkı aşk markalarını sevdiğimiz gibi seviyoruz. Bu insanların tamamı çekici ve güçlüler… Mantığın ötesinde bir sadakat yaratıyorlar.

Sorularınızı iletmek için: [email protected]

YAZARIN DİĞER YAZILARI:

Yazar: Fast Company Türkiye

©Fast Company Dergisi, Türkiye’de Fast Dergi Yayıncılık A.Ş. tarafından Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun şekilde yayınlanmaktadır. Fast Company’nin isim hakkı ABD’de Mansueto Ventures’a, Türkiye’de Fast Dergi Yayıncılık A.Ş.’ye aittir. Dergide yayınlanan yazı, tablo, fotoğraf ve görsellerin her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Mehmet-Celikol

Mehmet Çelikol: “3 yılda milyar dolarlık autotech girişimi olmayı hedefliyoruz”

yosun-uzerinde-kaymak

Yosun Üzerinde Kaymak