YAZI: HARRY MCCRACKEN
San Francisco merkezli siber güvenlik şirketi HackerOne yazılı iletişimine önem vermeye karar verdiğinde, endişeleri sinir bozucu dilbilgisi hatalarının çok ötesine taşındı. Örneğin, verdiği mesajların çoğu “hacker”ları –çevrim içi suçluları değil de “hacker” tabirinin kötü adamları ifade etmek için kullanılmasına karşı çıkan, etik değerleri olan bilgisayar kurtlarını hedef alıyordu. Maksadını aşan ifadeler ya da talihsiz kelime seçimleriyle, ezkaza, bu hassas kitlenin damarına basmadığından emin olmak isteyen şirket, 50’den fazla çalışanına şahsi yazma koçu tahsis etti: Grammarly.
Her daim karşımıza çıkan YouTube reklamlarıyla iyi – ya da belki kötü- bilinen Grammarly, ismiyle müsemma maksadının ötesine geçti. CEO Brad Hoover, Yapay Zeka temelli bu hizmetin, şirketlere, çalışanlarının nasıl yazacağına dair “şirketlerin biçim tercihleri, markaları için tercih ettikleri üslup, kullandıkları kelime dağarcığı” gibi en ince ayrıntıları, gitgide artan bir şekilde düzenleyebilme imkânı verdiğini söylüyor.
13 yıl önce kurulan Grammarly, öncelikli hedef kitlesinin kurumsal çalışanlardan ziyade öğrenciler olmasını bekleyen Sentenceworks ismiyle bilinen Kiev merkezli bir yeni yetmeydi. Kurucu ortaklardan Max Lytvyn, Alex Shevchenko ve Dmytro Lider, 2010 yılında – hâlihazırda Grammarly fanı ve şans eseri bir de girişim sermayedarı olan- Hoover’la tanıştıktan kısa bir süre sonra, Hoover’ın CEO olması gerektiği ve onların da ürün, teknoloji ve gelire odaklanmaları gerektiği sonucuna vardılar.
Bu gelişmeler neticesinde, 2012 yılında girişimin ana merkezi San Francisco’ya taşındı. (Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin hemen ardından, orada hâlâ “pek çok” çalışanının olduğunu belirten Grammarly, Ukrayna halkı için 5 milyon dolar değerinde yardımda bulundu.)
Geçen on yılda, 30 milyondan fazla insan ve 30 binden fazla ekip Grammarly’nin ücretsiz ve paralı sürümlerini kullanırken, geçen Kasım ayındaki, 200 milyon dolarlık yatırım turuyla birlikte, şirketin değeri 13 milyar dolara yükseldi. CB Insights, Grammarly’yi Amerika’nın en değerli 10. startup’ı olarak belirlerken; Pitchbook, Grammarly için “Dünyada ‘doğal dil işleme’ alanındaki en değerli AI şirketi haline geldi, nokta” demekte.
Grammarly’nin artan serveti, iş yaşamında yazı dilinin rolüne giderek artan ilgiyi yansıtıyor. Çalışanlarının yeni fikirleri 6 sayfalık dokümanlar halinde sunması gereken Amazon ve Stripe gibi şirketler, önce yazmayı gerektiren kültürleriyle uzun zamandır takdir ediliyor. Ancak COVID-19 pandemisinin, birlikte çalışmanın çok büyük bir kısmını ofis sohbetlerinden, yazılı mecralara çevirmesiyle, daha fazla şirket, çalışanlarının klavyede kendilerini nasıl ifade ettiğine ayrı bir gözle bakar oldu. “Özellikle bilgi işçileri için iletişimin önemi barizdir” diyor Hoover (ve ekliyor) “Geçmişten bugüne muallak olansa, bunun önemine dikkat çekmek için bir ölçüde yapılabilecek bir şeyler olduğudur.” Yapay zeka temelli dil bilimi analizlerindeki ani gelişmeler Grammarly’nin bu eksikliği gidermesini sağladı.
Haziran 2021’de şirket, Grammarly Business ile sunduğu olanaklara, daha iyi yazmanın kurumda yaygınlaştırılması için tasarlanan; müşteri desteği ve sosyal medya dâhil farklı bağlamlarda kullanılmak üzere, 50 kadar biçim kılavuzu oluşturma imkânı gibi özellikler ekledi. Bu sistem hâlihazırda metni, resmî ya da gayriresmî olup olmadığı gibi hususlarda değerlendiren bir üslup belirleyicisini içeriyor; artık müşteriler kendi üsluplarını tanımlayabilir ve bu hizmet, belirlenen üslubu gerçekleştirebilmeleri için şirket çalışanlarını yönlendirebilir. Ayrıca, programcıların bu hizmeti kendi ürünlerine uyarlamalarına imkân veren Grammarly for Developers [Geliştiriciler için Grammarly] isimli yeni bir oluşum da bulunuyor. Örneğin, Samsung’ la yapılan bir anlaşma sayesinde, Grammarly’nin önerileri artık Galaxy akıllı telefonların klavyelerinde yer alıyor.
Grammarly’nin güçlenip yaygınlaşmasıyla, ortaya çıkan endişelerden biri, zarar verici bir şekilde, şahsilik unsurunu yazıdan uzaklaştırıp uzaklaştırmayacağı. Bugün bile, Grammarly’nin yapay zekası, insanların yazdığı uygunsuz cümleleri toptan düzeltmekte korkunç başarılı; haliyle yol göstericilikten çok hayalet yazar olana kadar, iş birliğinde daha fazla sorumluluk üstleneceğini öngörmek zor değil. Jasper gibi –reklam metinleri üretmek için yapay zeka kullanan- startup’lar, kullanıcı tarafından yazılarak bilgisayar tarafından gözden geçirilen metinlerdense, bilgisayar tarafından oluşturularak kullanıcı tarafından gözden geçirilen metinlerle, çoktan bu yönde ilerliyor.
Mevcut haliyle Grammarly’nin, özenli ve gerekçelerini açıkça ortaya koyarak öneride bulunması profesyonel yazarların bile neden onu bir dayatma gibi algılamadığını açıklamayı kolaylaştırıyor. Everybody Writes (Herkes Yazabilir) isimli kitabın yazarı ve dijital pazarlamacı olan Ann Handley, “Bir yazar olarak Grammarly’nin önerilerini kaale almamak benim için son derece tatmin edici,” diyor “‘Hayır, böyle yapmak istemiyorum çünkü bu benim sesim/tarzım ve ben böyle iletişim kuruyorum’ diyebilmek için.”
Grammarly, insani unsurları dilden çıkarıp atmak istemediğini vurguluyor. Şirketin global ürün müdürü Rahul Roy-Chowdhury: “İletişim kurma şeklimiz, kim olduğumuzun bir parçası,” diyor “biz bu zenginliği memnuniyetle kabul ediyoruz ve kullanıcıların yaptığımız işin merkezinde olduğundan emin olunmasını istiyoruz.”
Şimdilik, şirket, AI’ın onun için doğurabileceği olası sonuçların tümüne göğüs germek zorunda değil. Milyonlarca iş profesyonelini daha özenli yazılar yazmaya teşvik ederek yeni ve önemli bir şey başarıyor. HackerOne CMO’su Tim Matthews’un da belirttiği gibi, “Pek çok kişi, zahmetsiz olduğu sürece daha iyi yazmaktan kaçınmaz.”
“Bir yazar olarak onun önerilerini dikkate almamanın tatmin eden bir tarafı var”
İllüstrasyonlar Simoul Alva