Rauf Ateş
Fast Company Türkiye Kurucusu
GAMZE CİZRELİ’NİN KİTABINDAN BİR DERS
Sevgili Gamze Cizreli, “Ateşle Oynayanlar” adıyla çok beğendiğim bir kitap yazdı. BigChefs markasını yaratmaya giden macerası ve bugüne kadar olan yolculuğunu çok iyi bir kurgu ile anlatmış. “Bazen bir kıvılcım yeter” sloganıyla formüle ettiği başarı öyküsünü, çekici anekdotlar ve örnek vakalarla renkli hale getirmiş. Aslında alıp okumadan bütününü anlatmak zor. Ben bir uçak yolculuğunda okudum, notlar aldım.
Altını çizdiğim bir konuyu, önem verdiğim için paylaşmak istiyorum. 30 yıldan fazladır gazetecilik işindeyim. Yüzde 90’ını ‘iş ve ekonomi’ yayıncılığında geçirdim. Önemli bölümünü bir şirkette geçirdim, ancak özellikle iş hayatının başlangıcında ‘değişik’ deneyimlerim oldu. Küçük ya da önemli demeden, bütün dergi, gazete ve ajanslarda çalışırken temel yaklaşımım, “Şu anda en iyi seçeneğin bu. Elinden gelenin en iyisini yap” oldu.
Sevgili Gamze’nin kitabını okurken, “Bir gün aklındaki işi buluncaya kadar, elindeki iyi iyi yap” ara başlığını gördüm. FNSS adlı şirketteki kariyerini, iyi olanaklarına rağmen, işin çok da ilgisini çekmediğini anlatırken, şöyle devam ediyor:
“İş ilgimi çok çekmiyordu ama o süreçte kendimle ilgili önemli bir farkındalık yakalamıştım. Bilmiyor ya da sevmiyor olmanın arkasına sığınmadım, işin gereği ne ise hakkını vererek yapmaya çalışıyordum.
Bu tutumun kariyerimde çok büyük fark yarattığına inanıyorum. İş hayatına dair ilk dersi almıştım: ‘Bir gün aklındaki işi buluncaya kadar, elindeki işi iyi yap.’
Bir çeşit sorumluluk duygusuydu içimdeki. Çalışma ahlakım bunu gerektiriyordu. Bu tutum bana esneklik ve farkındalıklara uyum gösterebilme becerisi de kazandırdı. Bunun ne kadar önemli olduğunu ileride anlayacaktım.”
Ben de Gamze gibi geriye dönüp baktığımda bunun çok yararını gördüm. ‘Duvar gazetesi de olsa en iyisini yapacağım’ diye bir yaklaşımla yol almaya çalıştım. Hiç de zararını görmedim!
DEZAVANTAJI, AVANTAJA DÖNÜŞTÜRMEK
Yıllar önce Ertuğrul Özkök’ün yazısında okumuştum. Ünlü aktör Clint Eastwood ve onun “adem elması” (gırtlaktaki çıkıntı) sorununa dikkat çekmişti. Yıllar sonra 2 Oscar ödülü alan Eastwood, kariyerinin ilk yıllarında “Bu adem elması ile senden aktör olmaz” sözüyle işinden olmuştu. Özkök, sonraki yıllarda fiziksel özelliğinin ona sinema hayatında büyük avantaj sağladığını, zaaf gibi görünen ‘adem elmasının’ yararını gördüğünü aktarmıştı.
Netflix’te ünlü futbolcu Peter Crouch’ın hayatını anlatan That Peter Crouch Film’i izleyince bu yazı aklıma geldi. Çocukluğunu, babasının da yönlendirmesi ve eğitmesiyle futbolcu olma hayaliyle geçeren Crouch’un en büyük engeli “uzun boyu” olmuş. 2 metreden uzun olan futbolcu, çocukluktan itibaren gittiği bütün seçmelerden, bu özelliği nedeniyle “çolumsuz” yanıtla dönmüş. Ancak, ilerleyen yıllarda uzun boylu olmasını avantaja dönüştürmeyi de bilmiş. Ceza sahasında bütün oyunculara “tepeden” bakması, hava topları başta olmak üzere çeşitli alanlarda büyük avantaj sağlamış. Seçmelerden ağlayarak ayrılan Peter Crouch, futbolu bir efsane olarak bıraktı. Geride etkileyici bir başarı öyküsüyle…Meraklılarına öneririm.
HİBRİT ÇALIŞMANIN GELECEĞİ
Benim izlediğim kadarıyla ‘uzaktan çalışma’, bütün dünyada çalışıyor. Dünyanın önde gelen banka ve şirketlerinin CEO’larından bazıları, verimsizliği gerekçe gösterip ‘ofise dön’ çağrısı yaptı.
Türkiye’de de benzer görüşte olanlar var. Ancak, ‘hibrit’ çalışmayı hararetle savunanlar olduğunu da biliyoruz. Bu konuyu Ayvalık Business Forum’da bir canlı anket ve devamında Forum halinde tartıştık. Canlı ankete katılanların yüzde 42.9’u ‘aynı şekilde devam ederiz’ yanıtını verdiler. Yüzde 35’i, ‘hibrit devam eder ama uzaktan çalışma gün sayısını azaltırız’ değerlendirmesini yaptı. Yüzde 11 ise ‘gün sayısını artırarak’ uzaktan çalışmaya devam edeceklerini paylaştılar.
Bu konuda görüşlerini açıklayanlar, ‘iletişim, kültür oluşturma ve sinerji’ yaratma gibi nedenlerle uzaktan çalışmaya karşı olduklarını paylaştılar. Örneğin, bir şirketin CEO’su, mevcut çalışanların yüzde 40’ının yeni işe alındığını ve hiç ofise gelmediğinin altını çizdi. Sadece yüzde 3.2 ise ‘hibritten’ döneceklerini paylaştılar. Bakalım, bir sonraki ankette ne gibi sonuçlar göreceğiz.
