Fast Company Türkiye
SELCEN ÇÖKDÜ
GSK Türkiye’nin hayata geçirdiği sosyal sorumluluk yaklaşımının ana hatlarını paylaşır mısınız?
GSK Türkiye olarak tüm çalışmalarımızın merkezinde “her anında iyilik sağlık” mottomuz yer alıyor. Tedavi alanlarımızda toplum sağlığına sağladığımız katma değerin yanında, topluma değer katacak projelerde yer almayı da son derece önemsiyoruz. Çalışma arkadaşlarımızın bu konuda gösterdikleri sorumlu yaklaşım ve şirket içindeki dinamik yapı sayesinde güçlü projelere imza atabiliyoruz. Hayata geçirdiğimiz tüm sosyal sorumluluk çalışmalarının mümkün olduğunca sürdürülebilir olmasına ve bugüne sağladığı fayda kadar geleceği de inşa eden projeler olmasına özen gösteriyoruz.
Sosyal sorumluluk projelerimizde en önem verdiğimiz konu, her birimizi derinden etkileyen toplumsal konulara yönelik, güvenilir partnerlerimiz ile en doğru desteği sağlayabilmek. Tek bir kalpte, tek bir bakışta bile gerçekten bir fark yaratabildiysek bu bizim için en önemli başarıdır anlayışı ile çalışan bir şirketiz. Birbirimizden aldığımız güçle, yaşadığımız toplum için, yarınlara umut katacak daha faydalı projeleri nasıl hayata geçirebiliriz diye düşünerek çalışmalarımızı yürütüyoruz.
Sosyal sorumluluk çalışmalarınızda sizi farklı kılan noktalar neler?
Sağlık, oldukça önemli ve özel bir sektör. Bu sektörün bir parçası olarak, toplum sağlığına fayda sunmak bir gurur kaynağı olduğu gibi büyük bir sorumluluğu da beraberinde getiriyor. GSK olarak, toplum sağlığı için çalışmanın yanında hayatın her alanına iyilik katmayı da önemsiyoruz.
Sosyal sorumluluk çalışmalarında bizi farklı kılan en önemli noktalardan biri kurumumuzdaki sorumluluk anlayışının içeriden doğan ve dışarı yayılan bir hareket olması. Çalışma arkadaşlarımızın fikir aşamasından dahil olduğu, kendilerinden bir şeyler katabildiği projelerin ise daha sürdürülebilir olduğuna ve başarıya ulaştığına inanıyoruz.
Yeni kuşağın iş seçim kriterlerinde sizce kurumsal sosyal sorumluluk projelerinin önemi nedir?
Yeni kuşağın sosyal sorumluluk nosyonu oldukça güçlü. Dolayısıyla günümüzde gençlerin iş seçim kriterlerinde şirketlerin sosyal sorumluluk anlayışı önemli bir role sahip. Katıldığımız birçok üniversite etkinliğinde görüyoruz ki gençler GSK Türkiye olarak hayata geçirdiğimiz sosyal sorumluluk projelerimizi oldukça yakından takip ediyor. Bu da bizlere, kurumsal sosyal sorumluluk anlamında ne kadar doğru adımlar attığımızı gösterdiği kadar, çalışmalarımızı aynı disiplinle sürdürmemiz için de motivasyon kaynağı oluyor.
GSK Türkiye’nin yakın dönemde hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projelerinden biraz bahseder misiniz?
GSK Türkiye olarak sosyal sorumluluk projelerimizle toplumumuzu desteklemenin, ihtiyaç sahiplerinin hayatına dokunmanın; gönüllülük çalışmalarımızla da ülkemizde fark yaratan bir şirket olmanın gururunu yaşıyoruz.
Sosyal sorumluluk çalışmalarımızda Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ile birçok değerli çalışmaya imza attık ve bu iş birliğini her yıl daha da güçlendirerek yeni projelere imza atmayı sürdürüyoruz. Gençleri sağlık okuryazarlığı temelinde güçlendirerek kişisel gelişim süreçlerini desteklemek amacıyla TOG iş birliğiyle 2013-2019 yılları arasında “Bağlanamam – Sağlıklı Gençlik Hareketi” projesini hayata geçirdik. Proje kapsamında gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmalar sonucu 5 milyon 500 binden fazla gence ulaşmayı başardık.
TOG ile imza attığımız bir diğer proje ise çocukların başta bedensel söz hakkı olmak üzere haklarının tümü konusunda farkındalıklarının artmasını, kendisinin ve bir başkasının sınırları olduğu konusunda bilinçlenmelerini amaçlayarak yola çıktığımız “Kırmızıda Dur De”! projesi. Proje kapsamında gerçekleştirdiğimiz sınıf içi yüz yüze etkinliklerle 2020’nin mart ayına kadar 330 TOG ve 50 GSK Türkiye gönüllüsü tarafından 11 ilde yaklaşık 10 bin çocuğa eğitimler verildi. Pandeminin etkisiyle proje çalışmalarının dijital platformlarda yürütüldüğü 2020-2021 eğitim yılı boyunca gerçekleştirilen online aktivitelerde çocuklara yönelik özel etkinliklerin yanı sıra; öğretmen eğitimleri ve gençlerden gençlere akran eğitimleri de yer aldı. Proje kapsamında, çocuk hakları konusunda birçok uzman ve konuyla ilgili toplumda etki yaratabilecek isimle gerçekleştirilen Instagram canlı yayınları gibi birçok farklı çalışma kapsamında bugüne kadar 20 bine yakın çocuğa, 145 öğretmene ve 1.335 gence doğrudan ulaştık. Ayrıca yetişkinlere yönelik bilgilendirici dijital içerik, video ve sosyal medya faaliyetleri ile bugüne kadar toplamda 4 milyonu aşkın kişiye eriştik. 2022 yılında da binlerce çocuğa ve gence ulaşarak projemizin toplumsal etkisini güçlendirmeyi hedefliyoruz.
Bunun yanında, geçtiğimiz yıl Elazığ’da ve İzmir’de gerçekleşen depremlerden etkilenen öğrenciler için TOG’un yürüttüğü Eğitim Destek Fonu’na toplam 600 bin TL şartlı bağışta bulunduk.
Son olarak, son dönemde hepimizi derinden etkileyen orman yangınlarına yönelik TOG ile önemli bir projeye imza attık. Projemiz kapsamında; yangından zarar gören bölgelerde TOG aracılığıyla hayvancılıkla uğraşan yöre halkı için hayvan alımları gerçekleştirdik ve gerekli ihtiyaçların karşılanması konusunda toplamda 900 bin TL tutarında maddi destekte bulunduk.
GSK Türkiye olarak toplumsal faydaya yönelik gerçekleştirdiğiniz projeler ile ilgili nasıl geri dönüşler alıyorsunuz?
Topluma değer katan, sürdürülebilir sosyal sorumluluk projelerimiz karşılığında manevi olarak duyduğumuz tatmin bizim için en önemli ödül niteliğinde olmakla birlikte, bu projeler sayesinde layık görüldüğümüz ödüller de bir o kadar kıymetli.
Yakın zamanda, kazananların tüketici oylarıyla belirlendiği The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri’nde ilaç sektörünün en itibarlı şirketi seçilmek bizleri oldukça heyecanlandırdı. Toplum için yarattığımız değerin toplum tarafından fark edildiğini görmek apayrı bir mutluluk kaynağı bizim için.
Bununla birlikte geçtiğimiz yıl Kırmızıda Dur De! Projesi kapsamında hayata geçirilen “Söz Küçüğün” kampanyası ile de 2 Altın, 1 Gümüş, 1 Bronz ödüle layık görüldük. “Sus değil, söz küçüğün” diyerek yola çıktığımız bu kampanyamızla kazandığımız ödüller de bizim toplumda farkındalık yaratmayı işimizin bir parçası olarak gördüğümüzün güzel bir ifadesi.
GSK Türkiye Kıdemli Tanıtım Sorumlusu
“GÖNÜLLÜ OLMAKTAN GURUR DUYUYORUM”
“Hayatın her anında iyilik yaratmaya odaklanan bir kurumun parçası olmak bizler için en büyük gurur ve motivasyon kaynağı. KDD projesi boyunca gönüllü olarak gerçekleştirdiğimiz çalışmaların benim için en güçlü yanı insan hayatını olumlu yönde değiştirebilmenin verdiği mutluluk.
Bir çocuğun gözlerindeki parıltıyla, müthiş bir ilgi ile anlattıklarınızı takip ediyor olması ve sonucunda kendilerine olan özgüvenlerinin nasıl arttığını görmek gerçekten inanılmaz bir duygu. Böylesine değerli bir projenin gönüllüsü olmaktan dolayı çok gurur duyuyorum”
ADVERTORIAL
