in , , , ,

İhtiyaçtan doğan milyarlık girişim

Sefamerve.com, 8 yıl önce Oya Okur Erciyeş’in “aradığını bulamaması” sıkıntısından doğdu. “Kendi gibi” olanlar için kurduğu site 2019 yılında 1 milyar TL’yi geçti, çok sayıda ülkeye açıldı. Şimdi hedefinde global marka yaratmak var.

oya okur erciyes

YAZI: MEHTAP DEMİR

Kanada’da kendine bir hayat kuran Oya Okur Erciyeş, giyimde aradığını bulmakta zorluk çekiyordu. Tesettür giyim tarzına yönelik alışverişlerinden hep mutsuz dönüyor, bir türlü tam istediğini bulamıyordu. “İnovasyonlar ihtiyaçtan doğar” düşüncesiyle, kendi ihtiyacını karşılamak için yola çıkmaya karar verdi. Hedefine kendisi gibi, “aradığını bulamayanlar” grubunu koydu. Ancak çok fazla iş deneyimi olmadığı için bu girişim fikrine bir başkasını, ağabeyi Mehmet Okur’u da ikna etmesi gerekiyordu. Başarılı bir iş insanı olan Mehmet Okur, sonunda kız kardeşinin ısrarlarına “hayır” diyemedi ve 2012 yılında start verdiler.

Sefamerve, 8 yıl önce böyle yola çıktı. Bugün 1 milyar TL düzeyinde cirosu ile 80’den fazla ülkeye ihracat yapan; e-ticaret ve tekstil denildiğinde akla gelen ilk firmalardan olmayı başardı. “Sosyal medyayı satış yapılan alana dönüştürmek” stratejisini de benimseyen şirket, şimdi 2 milyar TL hedefine doğru ilerliyor. Oya Okur Erciyeş, bu yolculukta hiç yatırım almadı. Hedeflediği kitlenin ihtiyaçlarını doğru analiz ederek bir başarı hikayesi yazan, Sefamerve’nin kurucusu Oya Okur Erciyeş, girişimcilik yolculuğunu ve başarısının arkasında yatan faktörleri Fast Company için paylaştı…

FİKİR NASIL ORTAYA ÇIKTI?

Yenilikler, ihtiyaçtan doğuyor. Sefamerve fikri de benim aradığımı bulamadığım bir sektörde, ihtiyaç duyduğumu kendimin üretmesi gerektiğini anlamamla doğdu. Bunu fark ettikten sonra, tekstil pazarında böyle bir eksikliğin olduğu konusunda, başarılı bir iş insanı olan ağabeyim Mehmet Metin Okur’u ikna etmem gerekti. Onun desteğiyle bu işe girişmek istiyor, fikirlerine ve deneyimlerine çok güveniyordum. O dönem Kanada’da yaşıyordum, lakin Türkiye’ye dönmeyi ve çocuklarımı bu kültürün içinde, değerlerimizi koruyarak büyütmeyi de çok istiyordum. Ağabeyimle fikir üzerinde düşündük taşındık ve 2012 yılında yola çıktık… Maalesef pek çok marka, ihracat bakış açısıyla üretiyor, içerideki ihtiyaçların çok farkında değiller. Biz de var olanı giymek zorunda kalıyoruz. Haliyle stil anlayışımızı belirleyen pazardaki sınırlı ürünler oluyor… Bizim temel çıkış noktamız, pazardaki bu eksikliği gidermek ve kadınların hayatını kolaylaştırmaktı. Şunu bilsinler istedik: “Onları düşünen biri var”.

8 YILDA ALINAN YOL

4 milyonun üzerinde üyemiz var. İlk gün böyle bir büyüklüğe bu kadar kısa bir sürede gelebileceğimizi öngörmemiştik, ancak 1’inci yılın sonunda her yıl yüzde 120’yi geçen büyüme rakamlarını yakaladık. Bu büyüme ile birlikte, ilk yıllar müşterilerimiz arasına yeni ülkeler eklerken, sonraki yıllarda bölgeler ekler olduk. Sitede 5 farklı dilde hizmet vermeye başladık ve farklı ülkelerden aramıza katılmış global ekibimiz her yıl büyümeye devam etti. Sefamerve 5 dil konuşabilen, en güncel teknolojilerle 80’den fazla ülkeye ihracat yapabilen ve bunu öz sermayesiyle gerçekleştiren tek platform haline geldi. Şu anda Türkiye ve Hollanda’da ofisimiz var. Başka pazarlara açılma ve farklı yerlerde ofis açma planlarımız var. Bu planları pandemi sebebiyle askıya alsak da en kısa sürede gerçekleştireceğiz…

HIZLI BÜYÜME MODELİ

Başlangıçtaki fikir, benim tasarımlarımı sitemiz üzerinden satışa sunmak üzerineydi. Bunlar piyasada bulunmayan, özgün tasarımlardı. Örneğin, tesettürlü bir kadın için “uzun tunik” ve “tesettür eşofman” önemlidir, lakin böyle ürünler yoktu. Var olan şirketler, dışarıdan aldıkları ürünleri sitelerinden satan, sadece ticaret amaçlı markalardı. Oysa kapalı bir kadın için 7 cm düğme aralığı ile 9 cm düğme aralığı arasında çok büyük bir fark vardır. Bunu benim gibi yaşayan bilir…

İş modelimiz, sosyal medyayı, satış yaptığımız bir pazar yerine dönüştürmekti. Bu fikirle bir ödül de aldık. İş modelimiz hâlâ aynı, değişmedi, ancak ilk zamanlarda Facebook üzerinden satışlar yoğunken, şimdi Instagram satışları daha önde. Sosyal medyadaki değişen dinamikler düşünüldüğünde bu zaten son derece doğal…

İnovatif, piyasada bulunmayan ürünler üretmemiz ve farklı iş modelimiz pazarda hızla büyümemizi sağladı.

BAŞARI İÇİN KRİTİK FAKTÖRLER

Başarımızın arkasında birkaç önemli faktör vardı:
1. Her şeyden önce şeffaf olmak çok önemli… Şeffaf bir platform üzerinden müşterilerimizle iletişime geçtik, iyi ya da kötü hiçbir yorumu silmedik. Müşterilerimiz ürünlerimizle ilgili görüşlerini rahatlıkla paylaştılar. Biz de bu yorumları gelişmemiz için bir fırsat olarak gördük.

2. Müşterilerimizin sesini bu kadar duymamız, onlardan gelen geribildirimlere verdiğimiz kıymet, kendilerini Sefamerve ailesinin birer ferdi gibi hissetmelerini sağladı. Bir düğme detayı, bir yaka yahut eteğin 1 cm uzun olması pek çok insanın fark etmeyeceği detaylar gibi görülebilir. Fakat bunlar, bu ürünleri kullanan insanlar için büyük farklar yaratıyor.

3. Kendileriyle aynı ihtiyaçlara sahip birinin şirketi kurmuş olması da aramızdaki güven bağının kurulmasını kolaylaştırdı. Samimiyetimize inandılar.

8 YILIN EN BÜYÜK ZORLUKLARI

Bu işe başladığımızda, yaşadığımız ilk büyük meydan okuma, üreticiyi ikna etmek konusunda oldu. Pazardaki ürünleri görmek için Osmanbey’e gitmiş ve mağazaları dolaşmıştık. Gördük ki tesettürlü bir kadının giyebileceği abiyeler yok. Bunu biz yapmak istedik. Lakin bu noktada bir engelle karşılaştık. Üretici, parasını peşin dahi verseniz, daha evvel üretmediği, yeni bir ürün üstünde çalışmak istemiyordu. “Bunu satamazsınız” diyorlardı, boşuna çaba gibi görüyorlardı. Örneğin, üretimini yaptırdığımız ilk eteklerde, bundan kaynaklı büyük bir sorun yaşadık. Ücretin tamamını peşinen ödeyip üretimini talep ettiğimiz yaklaşık 5 bin etek bize geldiğinde, hepsinin yanlış dikildiğini gördük. Boşa giden 5 bin etekten bahsediyorum… O gece üzüntüden sabaha kadar uyumamıştım. O noktada ağabeyimin şöyle bir söylemi oldu: “Üzülmeyi bırak. Sıradaki adıma bakalım…”

Aynı zorluğu abiyelerde de yaşadık. Üreticinin alışageldiği bir sistem var ve yeni bir ürün yapma fikrine çok kapalı. Sizi dinlemiyor bile. Var olan üretim bandında, alıştığı işi yapmaya devam etmek istiyor. Onları ikna etme süreci çok zorlayıcı ve yıpratıcı bir süreçti. Ancak biz inandığımız yoldan ayrılmadık, ısrarla devam ettik.

Bu ilk üretim deneyiminden çıkardığımız dersleri bir sonraki adımlarda tekrarlamamak için neler yapabiliriz diye düşündük. Buradan çıkardığımız ders, üretici gerçekten bizim istediğimizi yapmadan, ücretin tamamını peşinen ödememek gerektiği oldu. Bunlar çoğu insanın halihazırda bildiği, temel dersler olabilir. Lakin biz sıfırdan girdiğimiz bir işte, tüm bunları yaşayarak öğrendik.

YENİ DÖNEM HEDEFİMİZ

Aslında yolun başındayız, İslam coğrafyası olarak baktığımızda marka deneyimi oluşturan bir firma henüz ortaya çıkmadı. Bizim hedefimiz global ölçekte, inovatif ürünlerle kadınların hayatlarını kolaylaştıracak, onlara çözüm sunacak bir marka olmak. Bu hedefe ulaşabilecek çevre ülkeler arasında en büyük potansiyel şüphesiz bizim ülkemizde. Bizim bu topraklardan bir global marka çıkarma hayalimiz var. Ülkemizin üretim ve ihracat hedeflerine katkıda bulunmak ve bir değer oluşturmak için elimizden geleni yapıyoruz.

150 MARKA
“Şu anda neredeyse her gün 100-150 adet sosyal medya üzerinden satış yapan yeni marka çıkıyor. Fakat her gün pek çok marka da kapanıyor. Çok giren olduğu gibi çok da çıkmak zorunda kalan oluyor.“

GİRİŞİMCİLERE 3 KRİTİK ÖNERİ

1- Her girişimci bir hayalle yola çıkıyor. Hayal ettiğiniz işin gerçeklikten uzak olmadığından emin olun.

2- Girmeden önce mutlaka araştırma yapın, verileri toplayın, gözlemleyin, düşünün…

3- Yola çıktığınızda pek çok engelle karşılaşacaksınız. Bu engeller, sizi hayalinizden vazgeçirmemeli. Girişimcilik, mücadeleci olmayı gerektirir.

“ÇOK TEKLİF GELİYOR SATMAYI DÜŞÜNMÜYORUZ”

– Şirketi satın almak isteyen çok fazla firmadan teklif geliyor. Ancak, biz yerli ve milli bir firma olduğumuz için, bu fikre çok sıcak bakmıyorum.

– Ağabeyim bana göre bu tekliflere daha açık. Finans tarafı daha güçlü bir iş insanı olduğu için makul teklifleri benden daha iyi değerlendirebiliyor. Ben ise duygusal düşünüyorum. Bebeğim gibi gördüğüm bir işi kendim büyütmek istiyorum. Daha korumacıyım…

– Elbette ileride bu konudaki görüşlerim değişebilir… Her ikimizin de içine çok sinen bir teklif gelirse bu kararı yeniden masaya yatırabiliriz.

OYA OKUR ERCİYEŞ

İLK GİRİŞİMİ
Sefamerve
İLK ÜRÜNLER
Sadece şal ve eşarp
MÜŞTERİYE MESAJ
“Kendimiz gibi bir girişimciden alıyoruz”
EN BÜYÜK ZORLUK
Üreticileri, alışagelmişin dışında bir yaklaşıma ikna etmek. Şimdi 500’ün üzerinde üreticiyle çalışıyor.

Yazar: Mehtap Demir

Fast Company Türkiye Yazı İşleri Müdürü

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Öğrenme Kişiselleşiyor

“Muhteşem şirketler yaratmalı”