En yenilikçi şirketlerden 10 trend

RENKLİ YAZILAN MARKALAR= İlk 50’deki Şirketler

GEZEGEN-DOSTU PROTEİNLER

Bitki bazlı et endüstrisi kırılganlığını gösterdikçe, hayvansal protein üreticileri öne çıktı.

Yakın zamana kadar bitki bazlı et alternatiflerinin satışları üç katına çıkmıştı ve yakın gelecek için beklentiler büyüme yönündeydi. Ardından, 2022’de enflasyon vurdu, tedarik zinciri sorunları derinleşti, Beyond Meat’in hisseleri yüzde 80’den fazla değer kaybetti ve ete alternatif ürün piyasasına giren endüstri devleri hızla bu piyasadan çekilmeye başladı. Gıda ve iklim değişikliği arasındaki ilişkinin ortaya konduğu Climavores isimli podcast’in de sunucularından biri olan gazeteci Michael Grunwald, “Bu, bitki bazlı etler için verimsiz bir yıldı” diyor.

Bu arada, hayvansal bazlı et üreticileri, ürünlerini daha sürdürülebilir ve insancıl hale getirmek için çabalarını artırıyordu. Perdue Farms’ın sahibi olduğu Niman Ranch, domuzların refahı için, Kaliforniya’daki domuz üreticilerinin, domuzları küçük kafeslerde tutmalarını yasaklayan bir yasa lehine Yüksek Mahkeme’ye bir görüş sunarak, kendisini yerel domuz üreticileriyle karşı karşıya getiren bir kampanya başlattı. Öte yandan, Do Good Foods, gıda artıklarını yeme dönüştürerek tamamıyla doğal bir şekilde yetiştirdiği gezen tavuklarını besliyor. Böylelikle şirket sahip olduğu her bir tavuk için yaklaşık 2 kilogramlık atık gıdanın çöp sahalarına girmesini önlüyor. Taze ve kurutulmuş geyik eti üreticisi Maui Nui Venison, dünyada benzeri olmayan bir uygulamayla, Axis geyik sürülerini izleyerek, doğal ortamında avladığı geyikleri yerinde kesip işliyor. Böylece Hawaii’ye özgü olmayan bu istilacı türün nüfusunu kontrol altında tutarak adadaki ekosistemin korunmasına da yardımcı oluyor.

Mandıracalık, iklim için asla iyi olmayabilir, ancak Neutral Foods, mümkün mertebe tüm emisyonu azaltmak için çabalıyor. Sütlerinin ve tereyağının karbon ayak izini, ineklerin çıkardığı gazdan, kullanılmış ambalajlara ne olacağına kadar her şeyi dikkate alan bir model kullanarak ölçüyor. Gıda endüstrisinin gerçekten çevreci olarak kabul edilebilmesi için daha gidecek çok yolu olsa da bu projeler sektörde bu yönde bir anlayış değişikliği olduğunu gösteriyor. Grunwald’ın dediği gibi, “Daha iyi, daha kötüden iyidir.” —Clint Rainey

TARIM

1. Regrow Ag
2. Neutral Foods
3. Do Good Foods
4. Trapview
5. ProducePay
6. Niman Ranch
7. Carbon Robotics
8. Gro Intelligence
9. Smallhold
10. Maui Nui Venison

 

GÜZELLİĞİN YENİ BİLİMSEL YÖNTEMLERİ

En inovatif güzellik markaları, saç ve cilt bakımını daha ileri götürmek için biyoteknolojiden yararlanıyor.

Güzellik şirketlerinin yaşlanma ve cilt kusurlarına yönelik çözümler için başvurdukları ilk kaynak genellikle doğa olmuştur. Şimdilerde ise yeni ve ilhamını ilaç endüstrisinden alan bir kaynak var: Biyoteknoloji.

Durham, Kuzey Carolina merkezli Clarkston Consulting’in tüketici sağlığı ve ilaç sektöründe uzmanlaşmış ortaklarından biri olan Sarah Broyd, “Laboratuvarda üretilen, bilim adamlarının doğada bulacaklarını geliştirmeyi vadeden bileşenlere olan yönelim, toplumun, hücre ve gen terapisi de dahil olmak üzere, kişiselleştirilmiş tıbbı giderek artan bir şekilde benimsemesiyle örtüşüyor” diyor ve ekliyor: “Bazı COVID aşılarında kullanılan mRNA teknolojisi bile, biyoteknolojinin nasıl çalıştığına dair daha genel bir anlayışa katkıda bulundu ve bu da diğer endüstriler için kapıyı araladı.”

Özellikle küçük güzellik şirketleri, cilt ve saç bakımının neler başarabileceğini tekrar tasarlamak için yeni teknolojilerden yararlanıyor. Örneğin K18, saçların mat, kuru, yıpranmış görünmesine yol açan bozulmuş proteinleri onardığını iddia eden yeni bir molekül geliştirdi. Cilt bakımı startup’ı Ourself, ürünlerini minik damarlar gibi davranarak, ürünün büyük moleküllerini cildin üst tabakasının altına taşıyan ve iğnesiz dolgu etkisi sunan yağda çözünür mikrokapsüller şeklinde paketliyor. Nanomalzeme şirketi Nanophase Technologies’in bir yan kuruluşu olan Solésence, çinko oksidi, kalın beyaz bir macundan cilt tarafından kolayca emilen pürüzsüz, berrak bir kreme dönüştürdü.

Küçük çaplı girişimlerin böyle çözümler ortaya koyduğunu görmenin şaşırtıcı olmadığını söyleyen Broyd, “Biyoteknolojik güzellik, daha butik bir üretim yaklaşımı ve yeni yönetim modelleri gerektirecek. Bu, pek çok büyük şirket için kolayca girişilebilecek bir iş değil, bu yüzden temkinli bir şekilde ilerleyeceklerini göreceğimizi düşünüyorum” diye ekliyor.

Bütün bunlara rağmen, tüketiciler cilt bakım ürünlerinin etiketlerini okumaya giderek daha fazla alıştıkça, güzellik sektörünün biyoteknoloji alanındaki girişimler de yeni ürünlerinin ardında yatan bilimi açıklamak için pazarlama ve iletişime makul bir yatırım yapmak zorundalar. Ancak açıklayıcı TikTok videolarının popülaritesi ve diğer sosyal satış yöntemleri sayesinde sonuçları görüyorlar. Broyd, güzellik sektöründeki bu biyoteknoloji yaklaşımı için “En ön planda biz varız,” diyor. —Heidi Mitchell

GÜZELLİK

1. E.l.f.
2. Nanophase Technologies
3. K18
4. Oddity
5. Lush Cosmetics
6. The Nue Co.
7. Colgate- Palmolive
8. Peace Out
9. Ourself
10. 4.5.6 Skin

 

EKRANLARDA KAVİSİN ÖTESİNE GEÇİŞ

Teknoloji şirketleri, kâğıt inceliğindeki ekranlara varacak uzun yola koyulmaya başlıyor.

Bükülebilir ekranlar 1974 yılında, birçok öncü teknolojinin de doğduğu Palo Alto’daki Xerox PARC laboratuvarında icat edildiğinden beri hayalleri süslüyor. Ancak laboratuvarda başlayıp genel tüketiciye hitap edecek bir elektronik alete giden yol pek kolay olmadı. Samsung, esnek, katlanabilir ekran teknolojisine sahip bir elektronik cihazı tüketicilere satan ilk şirket oldu. Hafifçe kapatılmış bir el şeklindeki kavisiyle, 5,7 inçlik bir ekrana sahip bir telefon-tablet karışımı olan Samsung Galaxy Round, 2013 yılında tüketicilerle buluştu.

Samsung, geçen on yılda, teknolojiyi geliştirerek, nihayet böyle bir ekran konseptinin neye benzediğinin bir göstergesi olmaktan daha fazlasıymış gibi hissettiren Galaxy Z Flip4 ve Fold4 adlı akıllı telefon modellerini piyasaya sürdü. Özellikle Fold4, açıldığında küçük bir tablete dönüşen epey şaşırtıcı bir ekrana sahip. Ayrıca, daha kompakt bir bağlantı mekanizması, daha uzun bir pil ömrü ve önceki Fold telefonlardan daha iyi bir kamera sisteminin yanı sıra, birden fazla işlemi aynı anda yapabilmeyi de sağlayan, özelleştirilebilir bir uygulama ekranına da sahip.

Bükülebilir ekranlar masaüstü bilgisayarlarda görünmeye ve duvarlara da monte edilmeye başladı. Göze çarpan bir başka ürün ise LG’nin, bir düğmeye basılmasıyla, düzden kavisliye giden 42 inçlik hibrit bir TV monitörü olan, OLED Flex’i. Duvara monte edilebilen Vestaboard ise Samsung ve LG ile aynı LED teknolojisine dayanmıyor. Ancak, bir mobil uygulama aracılığıyla uzaktan programlanabilen ve kişiselleştirilebilen bir ekran olan Vestabord, dönerek değişebilen dörtgenlerden oluşan 132 karakterlik mesaj panosuyla, kullanıcılara diledikleri yerden istedikleri kısa mesajı yazabilme olanağı veriyor.

Vestaboard’un, tren garlarından aşina olduğumuz sefer panolarının mekanik bir şekilde çevrilen harf ve rakamlarını çağrıştıran ve yüksek teknoloji içeren sihirbazlıkla harmanladığı bu eski usul romantizmi havalı olmasının yanı sıra katlanabilir ekranların karşılaştığı daha büyük sorunu da özetliyor. Imperial College London’da, bükülebilir elektronik ürünler alanında çalışan araştırmacılardan Stuart Higgins “Üreticiler belki de henüz mükemmel biçim faktörünü veya mükemmel ürünü bulamadılar” diyor. “Her yeni teknoloji, önceki teknolojinin benzer bir formatında ortaya çıkıyor ve şu anda bu durum hâlâ çözülmesi gereken meselelerden biri.”

Higgins, bu esnek elektroniklerin, en nihayetinde, bir diyabet hastasının cildine çıkartma gibi yapıştırılabilecek ince bir kan şekeri izleme cihazı gibi, daha faydalı işlevlere hizmet edebileceğini öngörüyor. O zamana kadar, bu teknoloji, Samsung’un ocak ayında Tüketici Elektroniği Fuarı’nda tanıttığı, cebe sığabilecek boyutundan 12,4 inçlik bir ekran boyutlarına büyüyebilen bir modelin de aralarında olduğu modüler ekranların gösterdiği gibi, geleceğin cezbedici bir örneği gibi hissettirmeye devam edecek. —Lana Tleimat

TÜKETİCİ ELEKTRONİĞİ

1. Valve
2. T-Mobile
3. Jabra
4. Samsung
5. Apple
6. Phonecheck
7. NuCurrent
8. Eero
9. LG
10. Vestaboard

 

MODA ENDÜSTRİSİ İĞNEYİ KENDİNE BATIRIYOR

Döngüsel moda nihayet öne çıkıyor.

Moda endüstrisi, dünya çapında en fazla çevre kirliliği yaratan ve karbon yoğun endüstriler arasında olsa da son zamanlara kadar petrol veya otomotiv sektörü gibi benzerlerinin karşılaştığı detaylı denetimlere tabi tutulmuyordu. Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yürürlüğe giren bir dizi yeni düzenlemeyle bu dengesizlik giderilmeye çalışılıyor. Bu yasaların çoğunun amacı, döngüsel bir sistem oluşturarak, kullanılmış giysilerin yeni giysilere dönüştürülmeden önce mümkün olduğunca uzun süre kullanıldığı bir moda endüstrisi yaratmak.

Döngüselliği geliştirmek için çalışan Ellen MacArthur Vakfı’nın moda inisiyatifi lideri Laura Balmond “Biz hâlâ mevcut lineer ekonomiyi, döngüsel bir ekonominin nitelikleriyle güçlendirmeye çalışıyoruz,” diyor. “Bu karmaşık bir dönüşüm, ancak şu anda startup cephesinde bu yönde çok fazla gelişme ve çaba var.”

Döngüsel moda bir zamanlar yalnızca bir arzuyken artık şirketler bunu gerçekleştirebilmek için çabalıyorlar. Örneğin, Rothy’s sadece birkaç malzemeden yapılmış bir ayakkabı tasarladı ve müşterilerinin eski ayakkabılarını firmaya ulaştırabilmesine ve bu ayakkabıların malzemelerine ayrıştırılarak, her malzemenin eritilmek ve ipliğe dönüştürülmek üzere geri dönüşüm merkezlerine gönderilmesine olanak veren bir tedarik zinciri oluşturdu. Bu şekilde iki kere dönüştürülmüş bu malzemeler, Rothy’s’in 2023 koleksiyonunda kullanıldı.

DL1961, çöp toplama merkezlerinden elde edilen kullanılmış pamuk atıklarını ayırıp, Tencel gibi doğada biyolojik olarak çözünebilen malzemelerle birleştirerek ürettiği yeni ipliklerle kaliteli denim parçalar üretiyor. Aynı zamanda, dikkat çeken spor giyim markalarından Pangaia, ısırgan otundan denim ve bakterileri aktive ederek oluşturulan boyalar da dahil olmak üzere kır çiçekleri gibi, gezegene karşı daha nazik olan alışılmışın dışındaki malzemelerin üretimine yönelik bir laboratuvar haline geldi. Şimdi, ürettiği 120 malzemenin her birinin lisans haklarını diğer tekstil üreticilerine de veriyor. Döngüsellik yeni alanlara da taşınıyor: Mücevher markası Kinn Studio, müşterilerini mevcut altın mücevherlerini eritilmek ve yeni özel parçalara dönüştürülmek üzere kendilerine göndermeye davet ediyor.

Çevresel meselelerle ilgili krizlerle anlamlı bir şekilde mücadele edilebilmesi için, bu gibi çabaların tüm sektör geneline ve hızlı bir şekilde yayılması gerekiyor. Yine de Balmond iyimser. “Şirketlerin açıklığı ve şeffaflığı bizi bunu gerçekleştirmeye daha da yaklaştırıyor.” —Elizabeth Segran

MODA VE HAZIR GİYİM

1. Tiffany & Co.
2. Hoka
3. Otrium
4. Coperni
5. Vibrant Body Company
6. Rothy’s
7. Pangaia
8. Kinn Studio
9. DL1961
10. Autumn Adeigbo

 

O SON KİLOMETREYİ AŞMAK

Startup’lar ve onlar gibi gözüpekler, dağıtım noktasından kapınıza kadar olan mesafedeki engellerin üstesinden geliyorlar.

Başlangıçta perakendecilikte fiziksel satış vardı. Sonra Bezos, “Prime olsun” dedi ve teslimatlar iki gün içinde yapılmaya başlandı. Ve bir baktık ki bu çok iyi oldu. Neredeyse 20 yıl önceki o gelişmeden bu yana, müşterilerin siparişlerini hızlı, doğru ve nokta atışı bilgilere dayalı bir takip ile almaya yönelik beklentileri yalnızca arttı. Ve bu beklentileri karşılayabilmenin önündeki en büyük engel, siparişlerin son dağıtım merkezinden müşteriye teslimatının yapılacağı son kilometreler olmaya devam ediyor. Bu aşama ürünün yolculuğunun en pahalı, en meşakkatli, aynı zamanda da en heyecan verici kimi lojistik çalışmalarının da yapıldığı yer. En dikkate alınmayan engellerden biri yetersiz haritalamalar.

Toplu konutlar, siteler ve üniversite yerleşkeleri gibi daha önce haritalandırılmamış milyonlarca mikro bölge bulunuyor. 2021 sonbaharında resmen hizmete giren Beans.ai, bu dolaşılması zor alanlar için haritalar geliştiriyor. Zaten, ABD’de yer alan ve haritada bulunması zor tüm toplu konut adreslerinin yüzde 70’inden fazlasına tekabül eden yaklaşık 12 milyon konum şimdiye kadar haritalandırılmış durumda ve teslimat devleri FedEx, UberEats ve Instacart tarafından teslimat personellerinin işini kolaylaştırmak için kullanılıyor. Havadan, özellikle drone’la, teslimat; geleneksel araçlardan daha hızlı olduğu için ürünlerin müşterilere ulaştırılmasında giderek daha fazla tercih edilir hale geliyor.

Ruanda’da drone aracılığıyla kan dağıtımına başlayan Zipline, şimdi ABD’deki sağlık hizmeti sunan şirketlerle, hastalara ilaçların havadan tesliminin sağlanması için çalışıyor. Ve epeydir tedarik zincirinde yaptığı yeniliklerle bilinen Walmart, DroneUp, Flytrex ve Zipline ile iş birliği yaparak altı eyalette drone teslimatını başlattı. Yük yönetimi yazılımı girişimi Project44’ün baş sektör sorumlusu ve Gartner’da araştırma bölümünün başkan yardımcısı olan Bart De Muynck, teslimatın son kilometresinin geleceğinin “bir minibüsün mahallede dolaştığı ve o minibüsün içinde bir kapıdan diğerine giden eleman yerine, o araçta dört veya beş drone olabilir” diyor. Ve yedinci drone’da belki de dinlenebilirler. —Lana Tleimat

LOJİSTİK

1. Walmart
2. Beans.ai
3. UPS
4. Zipline
5. Sourcemap
6. Command Alkon
7. MediGO
8. Altana Technologies
9. Moov Technologies
10. Compass Datacenters

 

NEŞEYE ÖVGÜ

Oyun sektörü basit zevkleri tekrar keşfediyor.

Kendi alanlarında gerçeklikle fantezinin sınırlarını zorlamak isteyen sektör devlerinin yüzlerce milyon dolarlık yatırımları düşünüldüğünde oyun sektörünün ciddi bir iş olduğunu söyleyebiliriz. Yine de en ilgi çeken oyunlardan bazıları en başa dönüyor. 2022 yılında, gamer’lar Panic’in, güneş sarısı eski usul taşınabilir oyun konsolu Playdate’i ellerine aldı. Üç inçlik bir ekranı bulunan bu cihazın kenarında oyunun türüne göre, çekildiğinde, kuş gözlemcisinin kamerasını zumlayabilmesine, dalgın bir robotu ileri geri oynatmasına ya da havada akrobatik hareketler yapabilmesine olanak veren sürpriz bir kolu da var.

Gamer’lar ayrıca, oynayanların, bilgisayar faresini kullanarak klasik hit şarkılara beceriksizce eşlik etmelerini sağlayan bir Guitar Hero parodisi olan Holy Wow’un Trombone Champ isimli oyununun ton netliğine de vuruldular. Blue-Twelve Studio’nun Stray’i gibi daha büyük bütçeli bir oyun bile basitlikten yana. Oyunda, oyunculardan bir kedi olmaları ve bulmacaları sadece bir kedinin yapacağı şekilde çözmeleri bekleniyor: boya kutularını devirip, kutularda ve kovalarda kıvrılarak ve tabii ki bir şeyleri tırmalayarak.

Video oyunları için reklam tasarlayan dijital bir kreatif ajans olan Wildlife’ın kurucu ortağı ve kreatif direktörü Scott Friedman, “Son birkaç yıldır evlere kapanıp yalnız kaldığımız için olsa gerek komik ve ilgi çeken içerikleri paylaşarak da olsa bağlantı kurma arzusu var” diyor.

Mesaj gruplarında ve TikTok’ta gamer’lar, dudak uçuklatan bir oyunun en son fragmanı kadar komik ve tuhaf fikirlerini de birbirleriyle paylaşıyorlar. Sonuçta, bütün mesele eğlenmek. —Burt Helm

OYUN DÜNYASI

1. FromSoftware
2. Sorare
3. EA Sports
4. Wizards of the Coast
5. Skillz
6. BlueTwelve Studio
7. Gamefam
8. Gankster
9. Panic
10. Holy Wow Studios

 

ŞOVUN İÇİNE GİRMEK SEKTÖRÜN YENİ İSTEK PARÇASI

Dijital teknolojiler hayranları görsel bir şölenle sarmalıyor.

Nasıl olur da 70’li yaşlarındaki İsveçli dört pop star, kendileri için yapılmış bir stadyumda binlerce kişinin önünde göz kamaştıran bir enerjiyle konser verebilir? Cevap çok kolay: Bu işi hologramlarına bırakırlar. Görsel efekt şirketi Industrial Light & Magic (ILM) tarafından ortaya konan sanat ve teknolojinin muhteşem birlikteliği, ABBA Voyage, eleştirel ve finansal bir başarı oldu. ABBA’nın bu performansı, canlı müzik deneyimini benzersiz kılan özelliklere sadık kalınarak, hayranların performansın içine derinlemesine çekilmesini sağlayan dijital unsurların yerleştirildiği teknolojiyle sektörün nasıl da dönüşüm geçirdiğinin bir sembolü oldu.

Konserlerin giderek daha da görsel birer şölen haline gelmesiyle, sanatçılar yaratıcı dürtülerini keşfetmek için yeni yöntemler deneyebiliyorlar. ILM, ‘yaş almamış’ avatarlarını oluşturabilmek için ABBA’yla çok yakından çalıştı. Dörtlü, görsel efektlerden sorumlu ana grupla tam 5 hafta geçirdi. Bu süreçte 160 kameranın performanslarını kaydettiği, hareketi yakalayan odalarda 22 şarkıyı seslendirdiler.

“Sanatçının vizyonunu sahnede hayata geçiriyor,” diyor uzun süredir sektör danışmanı ve canlı yayın yapan gamer’lar için yapay zekâ temelli müzikler üreten Infinite Album’ün kurucu ortağı ve CEO’su olan Karen Allen. “Şovu daha eğlenceli ve daha şaşaalı bir hale getirmek için seyircileri şova dahil etmenin daha iyi bir yolunu arıyorduk.” Bir sanatçı tam holograma girmeye hazır olmasa bile, sanal gerçeklik deneyimleri ve diğer dijital geliştirmeler, benzersiz gösteriler yapmalarına yardımcı oluyor.

Örneğin Lizzo, şarkıcının ikinci stüdyo albümü için pazarlama kampanyasının bir parçası olarak “görsel-işitsel bir planetaryum gösterisi”, namıdiğer Lizzoverse yaratmak için kreatif deneyim şirketi Superfly ve American Express ile iş birliği yaptı. Megan Thee Stallion ise “Enter Thee Hottieverse” adlı bir sanal gerçeklik konseri için AmazeVR ile çalıştı. Allen, artist-verse ya da değil, bu tür projelerin nihayetinde bir canlı müzik performansı izlerken duyulan içgüdüsel heyecanı değiştirmek yerine geliştirmek için tasarlandığını vurguluyor.

“Sanatçıların deneyimleyebilmesi için bu tamamıyla farklı içerik kategorisinin kapısını açtık” diyor. “Burası gerçekten sihrin olduğu yer. Bu, sanatçı açısından nasıl bir üst düzey yaratıcı ifade biçimi olacak? Ve bu onların, hayranlarının deneyimi için nasıl bir katkı sağlayacak? —Grace Carroll

CANLI ETKİNLİKLER

1. Eventbrite
2. L-Acoustics
3. Industrial Light & Magic
4. Superfly
5. Culturespaces
6. Lyte
7. Lincoln Center
8. Moment Factory
9. AmazeVR
10. Slush Management

 

İÇERİK, MAÇI YENDİĞİNDE

Spor takımları ve ligler taraftarın dikkatini çekmek için daha yaratıcı hale geliyor.

Savannah Bananas beyzbol takımının, bekleme listesi şimdilerde yarım milyon kişiye ulaşan 4.000 kişilik stadyumu Grayson’daki bir maçına bilet bulabilecek kadar şanslıysanız, oyunculardan birinin 3 metrelik tahta bacaklarla beşgen plakaya adım attığını veya alevli bir beyzbol sopasını salladığını görebilirsiniz. Ve şapkasından tutun da ayakkabılarına kadar baştan aşağı muz sarısına bürünmüş “Mad Hatter” kılığında biri, yedek kulübesinin tepesinde dans mı ediyor? İşte o, takımın sahiplerinden biri olan Jesse Cole.

TikTok’ta 30 milyondan fazla takipçisi olan takım, bir aralar Coastal Plain League’de yarışıyorduysa da geçen yıl, şov amaçlı maçlar aracılığıyla spor temelli eğlence anlayışını devam ettirebilmek için bu ligden çekildi. Savannah Bananas eğlence direktörü Zack Frongillo “Biz tam göbeğinde topla oynanan bir oyunun patlak verdiği bir sirkiz,” diyor. “Pazarlamaya beş kuruş harcamıyoruz. Sosyal medyamız, markamızın tanınırlığını artırarak, bilet ve ürün satışlarımıza yön veriyor.” Her takım rekabet pahasına içeriğe o kadar odaklanmıyor, ancak her fırsatta taraftarların ilgisini çekme arayışı, spor organizasyonlarında yeniliği körüklüyor. Athletes Unlimited, profesyonel sporların kurallarını baştan yazıyor. Softbol, voleybol, lakros ve basketbolda takımların sahiplerinin olmadığı kadın ligleri düzenliyor. Böylelikle, takımlar her hafta karıştırılarak üst düzey rekabete sanki sokakta oyun oynanıyormuşçasına, rastgele bir araya gelme spontanlığı ekleniyor. Her sezonun sonunda, her lig, sezon boyu genel istatistiklere dayanarak bireysel şampiyonları belirliyor ve sporcular kârı paylaşıyor.

Togethxr, elit kadın sporcuların hikayelerini paylaşarak onların itibarını yükselten başka bir kurum. Diğer sporcuların yanı sıra Alex Morgan ve Sue Bird tarafından kurulan iki yıllık medya platformu, geçtiğimiz günlerde WNBA oyuncusu AD Durr’un uzun COVID’le mücadele ettikten sonra lige dönüşü hakkında bir belgesel hazırladı. Kısa filmlerinden bir diğeri, olimpiyatlarda altın madalya almış olan yüzücü (ve Togethxr kurucu ortağı) Simone Manuel’in aşırı antrenman sendromu (OTS) teşhisi hakkında samimi bir bakış açısı sunuyor.

Famous Group, hayran deneyimini canlandırmak için yayın sırasında gerçek hayattaki bir stadyumdan görsel öğeleri kapsayabilen gerçek zamanlı bir video oyunu motoru kullanıyor. Teknoloji, Atlanta’nın Mercedes-Benz Stadyumu’nu, otomobil üreticisinin EV serisini tanıtmak için bir yarış pistine dönüştürdü ve Carolina Panthers’in Bank of America Stadyumu’na sinsice dolaşan panterler yerleştirdi. 2022 Stanley Cup Finalleri için, bir Zamboni’yi dev bir Chipotle böreğine dönüştürüp daha sonra hokey eldivenli dev bir elin onu kapmak için buzu parçalamasını sağlayarak stadyumdaki dev ekran izleyicilerini şaşırttı. Tüm bu şirketler, Frongillo’nun Savannah Bananas’ı yönlendirdiğini söylediği aynı tür bir soru tarafından yönlendiriliyor gibi görünüyor: “Hayranlarımızın daha önce hiç görmediği ne var?” —Jay Woodruff

SPOR

1. The Famous Group
2. Game-Changer
3. Savannah Bananas
4. Athletes Unlimited
5. Mojo Sports
6. Togethxr
7. Xonic Golf
8. Versus
9. Tappp
10. Manchester City

 

EKİPTEN AYRI GİBİ MİSİNİZ? DONUT İYİ GELİR!

İş yerlerine yönelik teknoloji, çok uzaklardaki çalışanların bağlantıda kalmasına yardımcı oluyor.

Yazar ve iş yeri geliştirme uzmanı Julie Winkle Giulioni, “Çalışan memnuniyetini ve ekip içi bağlılığı geliştirmeye yönelim yeni değil; alanında çok başarılı işletmeler uzun zamandır çalışanların aidiyet hissetmesine öncelik veriyor” diyor.

Ancak iş gücü piyasasındaki darboğazın ve pandemi sürecinin sonuçlarının yarattığı harman, söz konusu çalışanların kayıtsızlığı ve tatminsizliği olduğunda “sağlam bir fırtına” yarattı.

Bu yüzden geçen yıl hepimiz “sessiz istifa” ve “Büyük İstifa” akımı hakkında, panik içeren milyonlarca alıntı okuduk. Liderler, hibrit, uzaktan veya tamamen yüz yüze ekiplerin farklı zorluklarıyla boğuşurken, dahası, en değerli kaynaklarına yeniden odaklanarak âna ayak uydurmaları gerektiğini fark ediyor. Giulioni, “Çalışan bağlılığı olmadığında, daha az inisiyatif alır, üretkenlikle ve etikle ilgili sorunlar yaşarsınız,” diyor.

“Sadece, yaptığı işle bağ hissetmeyen ve diğerlerinin neler yaptığı hakkında heyecan duymayan birkaç insan yeterli… Viral etkiye sahip bu durum hızla yayılır.”

Tedavi çeşitli biçimlerde olabilir ve genellikle uzaktan çalışma teknolojisini şaşırtıcı şekillerde kullanmayı içerir. Örneğin Owl Labs, uzaktan çalışanlarla ve ofistekiler arasında kopukluğu gidermek için, hibrit toplantılar esnasında 360 derecelik kamera, mikrofon ve hoparlör kullanarak bir köprü kurmayı amaçlıyor ve her çalışanın kolayca görülebilir, duyulabilir olmasını sağlıyor. Arka planda, Culture Amp, İK ekiplerinin ayrıntılı çalışan geri bildirimi toplamasına, girişimlerin nasıl çalıştığını izlemesine ve kişiselleştirilmiş büyüme planları geliştirmesine olanak tanırken, teknoloji devi Microsoft’un iki yıllık çalışan bağlılığı platformu Viva, çalışanların hedefler belirlemelerine, kariyerlerini geliştirmelerine, geri bildirim sunmalarına ve bağlantılar kurmalarına yardımcı oluyor.

Bunların yanı sıra uzaktan çalışırken ekip ruhu oluşturmanın güçlüklerini ortadan kaldırabilmek için, Slack’in, üzeri çikolata kaplı bir düzinesinden daha etkili olabilecek Donut isimli uygulaması var ki dört bir yana yayılmış iş arkadaşlarını rastgele eşleştirerek, aralarındaki buzları eritip bağ kurabilmelerine yönelik bir sürü saçma öneri sunuyor. —Julia Herbst

İŞ YERİ

1. Airtable
2. Carrot Fertility
3. Microsoft
4. ClickUp
5. Owl Labs
6. Culture Amp
7. Modern Health
8. OpenComp
9. Donut
10. Wellthy

 

YENİ FİKİRLERİ İKONİK AMBALAJLARDA SATMAK

Köklü markalar piyasadaki bilinirliklerini farklı alanlarda yenilik yapmak için kullanıyor.

Bir Amerikan markasının gücünü asla küçümsemeyin. Marka stratejisi üzerine bir düzineden fazla kitabın yazarı ve UC Berkeley bünyesindeki Haas Business School’un emekli profesörlerinden olan David Aaker, “Marka en olmazsa olmaz şeydir. Markayı çıkarırsanız bir işiniz kalmaz,” diyor.

NASDAQ, Radio Flyer ve Ralph Lauren gibi Amerikan şirketleri, hikayesi olan bir markanın bu gücü sadece işlerini komşu pazarlara genişletmek için değil, aynı zamanda gelişmekte olan pazarlara yayılmak ve hem mevcut hem de yeni müşterileri kendileriyle birlikte bu pazarlara götürmek için nasıl kullanabileceğini gösteriyor.

106 yıldır vagon şeklinde çocuk arabaları ve oyuncakları üreten Radio Flyer, tarihinde ilk kez yetişkinlere yönelik e-bisikletlere büyük bir yatırım yaptı. İki bin dolar değerindeki Flyer L885 kargo e-bisikleti ve onun devamında Flyer Katlanır Kargo Elektrikli Bisikleti, tasarımlarıyla şirketin aile dostu imajını devam ettiriyor.

Aaker, Radio Flyer’ın yeni e-bisiklet serisini tanıtırken, markayla özdeşleşen bilinirlik, sevilebilirlik ve nostaljik olma özelliklerinden yararlandığını söylüyor. Şirketin aile dostu elektrikli bisikletlere öncülük etmesini sağlayan bu eylem onu özenilesi bir konuma getiriyor.

Benzer şekilde, elektronik borsa NASDAQ, 2021 yılında karbon giderme platformu Puro.earth’ün çoğunluk hisselerini satın aldığında, Puro’nun CO2 Giderme Sertifikalarını halka açık, doğrulanabilir bir ürüne dönüştürdü. Artık herkes, bir şirketin kredi satın alıp almadığını görmek için Puro Registry aracılığıyla arama yapabiliyor. Buna ek olarak, NASDAQ, karbon giderme fiyatını izlemeye odaklanan ilk dizin grubunu yarattı. Bu finansal özellikler daha büyük, daha şeffaf bir piyasa yaratıyor. NASDAQ’ın markası ayrıca 20 ülkede 45 yeni karbon giderme tedarikçisinin Puro’nun platformuna geçmesini sağladı.

Öte yandan Ralph Lauren’in kreasyonları her daim zamansız bir estetiğe sahip olduğundan, bu durum markanın şimdilerde, klasikleşmiş modellerini tarzından ödün vermeden, çevresel bir bakışla yeniden yorumlamasına olanak sağlıyor. Ralph Lauren, kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Cradle to Cradle’dan yardım alarak, şirketin güvenli malzemeler kullanma, adil iş gücü uygulamaları ve giysilerin geri dönüştürülmesini sağlama gibi standartları içeren C2C sertifikasını almasını sağlamak için, markayla özdeşleşen kaşmir kazaklarını yeniden tasarladı.

UC Berkeley’den Aaker, “Köklü bir markaya sahip olmanın getirdiği itibar, yeni alanları tecrübe edebilmeyi mümkün kılıyor” diyor. —Grace Carroll

KUZEY AMERİKA

1. Ramp
2. GHGSat
3. Benchling
4. Nasdaq
5. Flagship Pioneering
6. Ralph Lauren
7. Oxford Properties
8. Footprint
9. Roku
10. Radio Flyer