YAZI: BESTE GÖKSEL
Türkiye’nin ilk “ikinci el” (second hand) moda girişimlerinden Dolap, Hande İzmirlioğlu tarafından 2016 yılında kuruldu. 2017 yılı sonunda 20 milyon TL civarında ciroya ulaştı. Aynı tarihte 200 kategoride 25 milyon ürünü bulunduruyordu.
Dolap, 5’inci yılının sonunda 1.5 milyar TL toplam satışla, 1.4 milyon aktif bireysel satıcı rakamını yakaladı. 2022 hedefi ise platform üzerinden 7 milyar TL’lik satış yapmak olarak açıklandı.
Dolap’ın bu başarısını dünyanın çeşitli ülkelerinde sergileyen başka girişimler de var. Örneğin Louis Vuitton, Supreme ve Gucci gibi lüks markaların ürünlerinin yeniden satışına odaklanan The RealReal, Temmuz 2019’daki halka arzında 300 milyon dolar elde etti.
Halka arzın başarısı ve şirketin yaklaşık 1,5 milyar dolarlık tahmini değerlemesi, ikinci el ürünlere yönelik pazar talebini gösteriyor. Çünkü, giyim ve moda alanında müthiş bir “ikinci el rüzgarı” esiyor.
DİKKAT ÇEKEN BÜYÜME
ThredUp’ın araştırmasına göre, “sürdürülebilirlik” ve “Z kuşağının” da etkisiyle bu pazarın büyüklüğü 30 milyar dolara ulaştı. ThredUp, bu sektörün 2019 yılında, giyim sektöründen 21 kat daha fazla büyüdüğünü ortaya koyuyor. Aynı araştırmaya göre, sektör yıllık yüzde 18 büyüme temposuyla 2024’e kadar performansını koruyacak.
Gardrops’un kurucusu Ertuğrul Özpolat, 2020’de Türkiye’de bu alanın büyüklüğünü 100 milyon dolar olarak tahmin etmişti. Kendi büyümelerinin ise son 2018-2020 arasında, yıllık yüzde 200 olduğuna dikkat çekmişti. Sektörle ilgili kesin veriler yok. Ancak, giyim ve moda alanına yönelik ilgi, bu pazarın gelecek potansiyelini de gösteriyor.
Fark Labs Başkanı ve yatırımcı Ahu Büyükkuşoğlu Serter, bu alanı, “geri dönüşümcü ekonomi” olarak nitelendiriyor ve “Geri dönüşümü destekleyen her alanda yatırım yapmaya açığım” mesajı veriyor:
“Arya ve Galata Business Angels olarak Tutumluanne’ye 3 tur yatırım yaptık. Şimdi 1 milyon trafiğimiz var. Bu alan çok hızlı büyüyor ve Trendyol’un Dolap’ı da satın alması bunun göstergesi… Bunun yanı sıra Arya olarak yatırım yaptığımız Original Seconds, Modacruz, Bebecruz ve Gardrops gibi dikkate değer oyuncular var.”
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ETKİSİ
İkinci el kıyafete artan ilginin nedenlerinden biri, daha sürdürülebilir bir yaşam tarzı. İkinci el pazarının hızlı büyümesinin, sürdürülebilirlik odağı ve özellikle Z kuşağının ekonomiye katılımıyla ilişkisini, letgo CMO’su Selin Süzer’in sözleri de destekliyor:
“İkinci el pazarı, sürdürülebilir ekonomi eğiliminin ve kaynakların doğru kullanımına verilen önemin artması, çevre duyarlılığının yaygınlaşması ve özellikle son yıllarda Z kuşağının ekonomiye daha fazla dahil olmasıyla hız kazandı.”
Tüketicilere ikinci el alışveriş alışkanlığı kazandırma amacıyla hareket eden letgo’nun milyon düzeyinde seyreden aktif kullanıcı sayıları gibi bazı veriler, bu alışkanlığın oluştuğunun kanıtı:
“Bugün Türkiye’de akıllı telefonu olan her 4 kişinin 3’ü letgo’yu en az bir kere denemiş. Genel kullanıma baktığımızda, letgo, pazara girdiği ilk günden beri en çok indirilen ve kullanılan uygulamalar arasında.”
Sahibinden.com Genel Müdür Yardımcısı Nazım Erdoğan da, ikinci el ürünlere olan talebin temelinde sürdürülebilirlik kaygılarının yattığına dikkat çekiyor. “Tüm dünyada doğal kaynakların azalması, bilinçli tüketimin bir ihtiyaç haline gelmesine neden oluyor. Bu gelişme sayesinde ikinci el ürünlerin tekrar kullanıma kazandırılması için bir talep oluşuyor” diyen Erdoğan, eşyaların ömrünü uzatarak, dünyanın ömrünün uzatılmasına aracılık yaptıklarını ifade ediyor.
“İKİNCİ EL DOĞAYI KORUYOR”
Sahibinden.com platformunda 2020’de yayınlanan ilanlar üzerinden yapılan çalışma sonucunda görüldü ki sıfır ürün üretiminin önüne geçilerek 1 yılda 1,9 milyon ton karbondioksit üretiminden tasarruf sağlandı.
Nazım Erdoğan’a göre bu rakam, 160 yolcu kapasiteli bir uçağın İstanbul – New York arasında gerçekleştireceği 200 bin uçuşun yol açacağı emisyona ve her biri yılda 13 bin 776 km yol yapan 550 bin arabanın sebep olduğu emisyona eşit.
Fark Labs Başkanı Ahu Büyükkuşoğlu Serter de, sürdürebilirlik kavramının önem kazanması ile beraber, ikinci el konseptinin bütün dünyada son yıllarda tekrar gündeme geldiğine dikkat çekiyor. Serter, “Giyim, mobilya ve elektronik sektörlerinde ikinci el alışveriş, girişimler öncülüğünde, iş modellerinin tüketici beklentilerine göre güncellenmesi ve teknolojik unsurların uyarlanması ile, tüketici tarafından daha fazla kabul görür oldu” diye konuşuyor.
BCG’nin “The Consumers Behind Fashion’s Growing Secondhand Market” raporu da bu eğilimi destekliyor. Rapora göre, ikinci el kıyafetler, 2020 yılında bir kişinin dolabının yüzde 21’ini kaplarken bu rakamın 2023 yılına kadar yüzde 27’ye ulaşması bekleniyor.
GİYİMDEKİ BÜYÜK FIRSAT
Kiğılı, sürdürülebilirlik ile şekillenen ikinci el giyim trendini gören ve gündemine alan perakendecilerden. Şirketin CEO’su Hilal Suerdem, ikinci el giyimin popülerliğinin gittikçe artacağını, insanların daha bilinçli davranacağını düşünüyor:
“Artık birçok tüketici için, ikinci el kıyafetler ile yeni kıyafetler eş değerde. Her ne kadar atık yönetimi konusunda iyi bir sistem oturtmuş olsak da modanın çevreye verdiği zararlar, üretim sırasında ortaya çıkan sorunlarla bitmiyor. Uzun vadeli kalıcı bir çözüm arıyorsak modayı yavaşlatarak bunu bir kültür haline getirmek durumundayız.”
İklim krizi ve çevre kirliliğine karşı bu konuyu gündemlerine aldıklarını belirten Suerdem, bu değişimin pandemiyle hızlandığının ve sürdürülebilir kumaşlı ürünler yapmaktan çok daha öteye gideceğinin altını çiziyor.
Mudo Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Taviloğlu da ikinci el giyimde sürdürülebilirliğin önemli bir etmen olduğunu ifade ediyor: “İkinci el giyim trendini öne çıkaran, bir bakıma sürdürülebilirlik vurgusu. Her üretimin bir iz bıraktığını düşünürsek, dolaylı da olsa bu açıdan da model benimseniyor diyebiliriz.” Bunun yanı sıra hasarlı ürünleri birleştirmek suretiyle ürün üretip satma fikrini “İnanılmaz olur” diyerek yorumlayan Taviloğlu, yakın gelecekteki planlarını şöyle anlatıyor: “Bu trendin belirleyicisi olan mevcut internet sitelerimize kolay entegre olabilir dış hizmet sağlayıcılarından destek alarak bizler de bu hizmeti müşterilerimize sağlıyor olacağız.”
MOBİLYA YÜZDE 80 BÜYÜYECEK
Bu alanın en büyük kategorilerinden birini de “mobilya” oluşturuyor. Research Nester’ın araştırmasına göre toplam pazar büyüklüğü 2017 yılında 29.3 milyar dolardı. Tahminler pazarın büyüklüğünün 50 milyar dolara ulaşacağı yönünde. 2017 yılında e-ticaretin payı yüzde 10 düzeyindeydi, 2025 yılında yüzde 20’yi geçeceği tahmin ediliyor. Bu alanın öncüsü olan ABD’de ikinci el mobilya sektörü 2018 yılına göre yüzde 80 oranında büyüyecek ve 16.6 milyar dolara ulaşacak.
Dekopasaj’ın kurucusu Emir Tümen, pazarın potansiyelini 2016 yılında görerek bu alana girmiş. Türkiye’deki ikinci el önyargısını ortadan kaldırarak tüketicileri, akıllı alışverişe yönlendirmek ve mobilyaların her anlamda daha sürdürülebilir olduğunu göstermek istediklerini paylaşıyor. Aradan geçen 5 yılda 100 binin üzerinde mobilyanın el değiştirmesine aracılık ettiklerini, sırada yeni projeleri olduğunu söyleyen Tümen, “Bu projeler ile birlikte Dekopasaj’daki ilan sayımızı daha çok artırmayı ve bu yıl da yüzde 300’lük büyümeyi hedefliyoruz” diye konuşuyor.
Türkiye’de 2018 yılında 3 milyar TL olan ikinci el mobilya pazarının 2020 sonunda 10 milyar TL’ye yaklaştığı tahmin ediliyor. Bu büyümede “sürdürülebilirlik, kullanılmış mobilyaya yönelik önyargıların kırılmaya başlaması ve pandeminin” etkili olduğuna dikkat çekiliyor.
Furniture Industry Research Association’ın (FIRA) araştırması, sürdürülebilirlik kaygıları konusunda önemli bir mesaj içeriyor. FIRA’ya göre, her mobilya parçası 90 kilogram karbon emisyonu yayıyor, bu da bir Boeing uçağının saatlik uçuşunun karbon yayımına denk geliyor. Bir başka veri ise atılan mobilyalarla ilgili. ABD’de aileler 1960 yılında 2 milyon parça mobilya çöpe atıyordu, bu rakam 2019’da 12 milyona ulaştı.
İsveçli mobilya perakendecisi IKEA da sürdürülebilirliği odağına alan şirketlerden. Kısa süre önce müşterilerine, eski mobilyalarını geri aldığı teklifini sunmanın yanı sıra pilot ikinci el pop-up mağazasını hayata geçirdi.
OTOMOTİVİN GELECEK HESABI
İkinci el deyince akla ilk gelen alanlardan biri de otomotiv. Fortune Business Insights’a göre, global kullanılmış otomobil pazarı 2020’de 1.7 milyar dolar değerindeydi. Pazar büyüklüğünün, 2020’den 2027’ye kadar olan dönemde, yıllık yüzde 1,64’lük bir oranda büyüyeceği ve 2027 yılına kadar 1.9 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Türkiye’de de pazar büyüyor. Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Genel Başkanı Aydın Erkoç’a göre, ikinci el araç piyasası tüm olumsuzluklara rağmen 2020’de büyümeye devam etti. 2019’da 8,7 milyon motorlu taşıt alınıp satılırken bu sayı, geçen yıl 9,2 milyona yükseldi. Ancak pandeminin yarattığı sosyal ve ekonomik belirsizlik, ikinci el araç satışlarını da etkiledi.
DOD Satış Müdürü Erol Gündoğan, ikinci el araç pazarının, pandemi gibi öngörülmez dönemler haricinde yükselme eğilimi gösterdiğini belirtiyor. TÜİK verilerine göre, 2020’de ikinci el araç alım satımı, bir yıl öncesine göre yüzde 4 oranında yükseldi. Ancak 2021, ikinci el araç alım satımı için pek de iyi başlamadı ve ilk 5 ayda yüzde 25 daraldı.
Garaj Sepeti CEO’su Mehmet Çelikol, geçici dalgalanmalara rağmen, Türkiye’nin dünyanın en önemli ikinci el araç ticareti ülkelerinden birisi olduğuna dikkat çekiyor: “2020 yıl sonuna göre 8.5 milyon ikinci el araç ticareti işlemiyle, Çin, Amerika ve Brezilya’dan sonra 4’üncü olmuştuk.”
Garenta ve ikinciyeni.com Genel Müdürü Emre Ayyıldız, 2021’in ikinci el araç piyasası için çok iyi başlamadığına, özellikle mayıs ayında uygulanan tam kapanma sürecinin satışları olumsuz etkilediğine ancak kısıtlamalarda baskılanan talebin, kısıtlamaların esnemesiyle birlikte kendini göstermeye başladığına dikkat çekiyor: “Haziran ayında, ikinciyeni.com üzerinden mayıs ayının iki katı kadar satış gerçekleşti. Site trafiğimiz haziran ayında mayısa göre yüzde 30 artış gösterdi Hayatın normale dönmesiyle ikinci el otomobile talebin yeniden canlanacağını söyleyebiliriz.” diye konuşuyor.
TÜKETİCİYİ İKİNCİ ELE İTEN 4 FAKTÖR
- TÜKETİMİ AZALTMAK Aşırı tüketimi azaltmak ve sahip olduklarına daha çok özen göstermek için daha az sayıda, daha iyi kıyafete sahip olmak…
- LÜKS ETKİSİ İkinci el alıcıların yüzde 85’i, hızlı moda ürünlerinin yerine daha az sayıda, daha kaliteli, daha uzun ömürlü ürünler alarak aşırı tüketimi azaltır.
- DAYANIKLILIK ARTIŞI Moda tüketicilerinin yüzde 70’ine göre, ikinci el pazarının varlığı onları, sahip oldukları ürünlere daha iyi bakmaya teşvik ediyor.
- DÖNGÜSEL YAŞAM DÖNGÜSÜ Satıcıların yüzde 60’ı, ikinci el piyasası olmasaydı, kıyafetlerine ikinci bir şans vermezdi.
Kaynak: Boston Consulting Group
TÜKETİCİNİN YENİ SESİ
En son araştırmalar tüketici davranışındaki değişimi gözler önüne seriyor.
33 MİLYON TÜKETİCİ
2020’de 33 milyon tüketici ilk defa ikinci el ürün satın aldı. Yüzde 76’sı ise 5 yıl içinde bunu artıracağını söylüyor.
77 MİLYAR DOLAR
İkinci el pazarının önümüzdeki 5 yıl içinde 2 kat büyümesi ve 77 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
(Kaynak: 2021 Resale Report, thredUp)
Boston Consulting Group’un araştırmasına göre, ankete katılanların yüzde 70’i, daha sürdürülebilir yaşamak için ikinci el ürün satın aldıklarını söylüyor.
2.6 MİLYAR DOLAR
Market Research Report, ABD’de yaptığı araştırmada, online ikinci el kitap sektörünün, son 5 yılda yıllık yüzde 1.7 büyüyerek 2.6 milyar dolara ulaştığını paylaşıyor.
GlobalData’nın 2020 sonunda yaptığı araştırmaya göre, Y kuşağının yüzde 30’u ikinci el ürün satın alırken, Z kuşağında bu oran yüzde 40’a çıkıyor. Her iki kuşak da, bir önceki kuşağın önüne geçiyor.