Fast Company Türkiye
YAZI DIANA VIENNE
4 DAKİKALIK OKUMA
COVID-19 şirketlerin çalışanlarıyla, müşterileri ve tedarikçileriyle iletişimlerini yeniden şekillendiriyor. Şimdi tüm şirketler, krizin ilk şokunu atlattı ve geçici bir yeni normal dönemine girdi.
Peki yeni normalin iş dünyasında uzun dönem etkileri neler olacak?
Bu dönemin kazananları dijitalleşmeyi içselleştiren ve bu konuda uzmanlaşan işletmeler, topluluklar ve işbirlikleri olacak gibi görünüyor. Ancak bunu başarmak için de şirketlerin özellikle 5 kritik konuda değişimi gerçekleştirmesi gerekiyor:
1-SANAL İŞGÜCÜ DESTEKLİ TAM DİJİTAL DÖNÜŞÜM
Şirketler tüm bu süreçte oldukça hızlı şekilde uzaktan, müşterilerine ve iş ortaklarına nasıl hizmet vereceklerini öğrendi. Bu, tüm kuruluşlar için kalıcı bir kazanım. Öte yandan hastanelerden devlet okullarına, aslında her sektör kendi dijital dönüşümünü hızlandırdı. Sonuç olarak uzaktan çalışabilen yüksek vasıflı çalışanlara talep artmaya devam edecek. Piyasada bu alanda rekabet artarken şirketler bu kilit kişileri hızlı şekilde istihdam etmeye ve işe entegre etmeye çalışmalı. Böylelikle hem en iyi yeteneğe erişimde hem maliyet tasarrufunda atağa geçmiş olurlar.
2- ÇIKTILARA ODAKLANIN
Ofise ilk gelen ya da ofisi son terk eden olmak artık bir iş yerine bağlılığın ya da performansın kriteri olmayacak. COVID-19 sonrasında çalışanlar ortaya koydukları iş ve o işin yarattığı fark ile değerlendirilecek. Liderler de bu nedenle sonuç odaklı beklentilerini ortaya koymak konusunda net olmalı.
3-İŞ-YAŞAM KARIŞIMINA SAYGI DUYUN
Şirketler dokuz-altı çalışma sisteminin modern işgücünün taleplerini karşılama konusunda ne kadar yetersiz olduğunu hiç olmadığı kadar fark etti. Liderler çalışanların işlerini en iyi şekilde yapabilmeleri için onlara aynı zamanda kişisel ihtiyaçlarını da karşılayabilecekleri bir esneklik tanımalı. Çalışanlarını egzersiz, yemek ve aile zamanı da dahil olmak üzere kişisel ihtiyaçları konusunda desteklemeli.
4-DAHA GÜÇLÜ İLETİŞİM
Bugün şirketler tüm iletişimlerini sanal ortama taşıdı. Çalışanlar da bir ağ üzerinde daha verimli ve sık iletişim kurar hale geldi. Bu noktada liderlerin görevi, iletişimi daha da kolaylaştırmak. Engelleri ortadan kaldırabilir, her düzeyden çalışana karar alma sorumluluğu verecek bir yönetişim yapısı oluşturabilir, çalışanlarını inisiyatif alma konusunda motive edecek ve iletişimde güçlendirecek araç ve eğitimlerle donatabilirler.
5-GÜVENİ, ŞEFFAFLIĞI VE EMPATİYİ ARTIRIN
Liderlikte bir devrime tanıklık ediyoruz. Fortune500 yöneticileri ve girişimcileriyle yapılan yeni bir liderlik araştırmasına göre büyük değişim liderlerinin en önemli özelliklerinden biri mütevazı oluşları ve dinleme becerileri. Şimdi liderler ve çalışanlar hiç olmadığı kadar birbirini anlamak ve desteklemek zorunda. İnsanlar iş arkadaşlarıyla kişisel meselelerini daha fazla paylaşıyor ve sonuç olarak iş ortamında kendilerine daha insancıl yaklaşılmasını bekliyor, dinlenildiklerini, desteklendiklerini bilmek istiyorlar. Liderler de işte bu konularda daha duyarlı olmalı, çalışanlarıyla daha güvenilir ve sadık bir ilişki kurmalılar. Bugün bu düşünce yapısını kavrayan liderler, dış ortamlardan bağımsız olarak uzun vadede çalışanlarla etkileşim kurma konusunda daha iyi bir noktada olacak.
