Şirketin kurucusu İbrahim Özsu, yolculuğunu, Koç ile ortaklığını ve yeni hedeflerini paylaştı…
İş hayatına 1980’lerin sonunda Gaziantep’te kamyon alım satımı yaparak başladı. 1990 yılında İstanbul’a göç etti ve aynı işi burada yapmaya koyuldu. Aldığı kamyon bayiliğinde büyük başarı sağladı ve ikinci yılın sonunda, 1992 yılında Türkiye’de “en çok satış rakamına ulaşan bayi” ünvanını kazandı.
Kamyon işindeki başarısı ve ilişkileri, ona yeni iş fırsatlarının kapılarını açtı. 1999 yılında bu kez akaryakıt istasyonu işine girdi. Bunu, biraz da tesadüflerin katkısıyla sağlık alanındaki ilk girişimi izledi. Radyolog olan bir arkadaşının tavsiyesiyle 2007 yılında Ankara Göğüs Hastalıkları ve Cerrahi Hastanesi’nin radyoloji bölümü işletim ihalesini kazandı. Böylece yeni bir alanın da kapısını aralamış oldu.
Bu işi sırasında ‘radyoloji ünitesi kurum ve işletim hizmetini’ üstlenen ve kanser tanısında kullanılan nükleer tıp ilacını tek bir şirketin üretmesi dikkatini çekti. Çünkü, bu şirketin ilaç vermeyi kesmesi durumunda milyonlarca dolarlık yatırım atıl kalacağı gibi, hastalar da sorun yaşayacaktı.
Gaziantep’ten yola çıkan girişimci İbrahim Özsu, bu soruya yanıt bulmayı kafasına koymuştu. Bu arayış sürerken İzmir’deki özel bir hastanede Ahmet Şencan isimli doktorun sadece kendi hastanesi için üretim yaptığı haberini aldı. Hemen Dr. Şencan’a ulaşıp, işbirliği/ortaklık önerdi. Böylece, kanser teşhisinde kullanılan ‘nükleer tıp ilacı’ üretimini hedefleyen Moltek şirketi de kurulmuş oldu.
Bu, İbrahim Özsu’nun ilk sağlık girişimi idi. Moltek’te olduğu gibi gördüğü fırsat ve boşluklar, 2020 yılında StemBio adlı şirketin kuruluşuna götürdü. Gen, kök hücre ve ileri teknolojilerle sağlık ürünleri/hizmetleri geliştiren StemBio’yu öne çıkaran ise geçen yılın sonuna doğru Koç Holding’in ortak olmasıydı. Koç Holding’in yüzde 65’ini satın alıp, yeni bir vizyon kazandırdığı şirketin kurucusu İbrahim Özsu, ilk röportajında, şirketini, Koç ile ortaklığını ve yeni hedeflerini paylaştı:
ŞAŞIRTAN BAŞARI ÖYKÜSÜ
İlkokul mezunuyum, ancak asıl eğitimim, çocukluğumdan bu yana yaşamın içinden, hayatın bana kattığı deneyimlerden geldi. Hayatın sunduğu her fırsatı öğrenmek ve gelişmek için bir ders olarak gördüm. Bu süreç, bana akademik eğitimin ötesinde, pratik ve derin bir bakış açısı kazandırdı.
StemBio bizim ilk işimiz değil. Sağlık sektöründe 3 farklı şirketimiz daha bulunuyor. Bunlardan ilki, nükleer tıp sektöründe radyofarmasötik ilaç üretimi yapan ve alanında öncü bir firma olan Moltek Sağlık Hizmetleri adlı şirketimizdir.
Bir diğer şirketimiz ise, obezite cerrahisi öncesi ve sonrasında hastaların ihtiyaç duyduğu beslenme ürünlerini üreten Barifit Sağlık’tır. StemBio’yu da sağlık sektöründeki tecrübemiz ve yenilikçi vizyonumuzla, biyoteknolojik çözümler sunmak amacıyla hayata geçirdik.
BİLİMDE YARATTIĞI FARK
StemBio, öncelikli olarak rejeneratif tıp uygulamalarında kullanılan hücresel ürünlerin üretimini gerçekleştiren bir şirkettir. Aynı zamanda insan kaynaklı doku ve kordon kanı bankası olarak da hizmet sunuyoruz.
Rejeneratif tedavi ürünlerinin yanı sıra, StemBio kanser tedavilerinde kullanılan hücresel tedavi ajanlarının üretimiyle de fark yaratıyor.
Yenilikçi yaklaşımımız ve yüksek kalite standartlarımızla, hem bireylerin hem de sağlık profesyonellerinin ihtiyaçlarına yönelik etkili ve güvenilir çözümler sunmayı amaçlıyoruz. StemBio, alanında hem ulusal hem de uluslararası düzeyde fark yaratan bir vizyona sahiptir.
HÜCRESEL TEDAVİYE KATKI
2020 yılında bir startup olarak kurulan şirketimiz, bugün yaklaşık 100 kişilik bir ekiple hücresel tedavi ürünleri üreten laboratuvarlar arasında lider konuma geldi. Ürettiğimiz hücresel ürünler, başta ortopedi, erkek ve kadın sağlığı, tüp bebek tedavileri, estetik ve kozmetik uygulamalar, nörolojik hastalıklar ve kanser immünoterapi ürünleri gibi pek çok alanda sağlık hizmetine katkı sağlıyor.
Ayrıca, doku bankası olarak ülkemizin doku ithalatını önemli ölçüde azaltacak bir girişimle, doku nakli bekleyen hastaların tedaviye hızla ulaşmalarını destekliyoruz. Öncelikli olarak Türkiye’deki hastalara hizmet verirken, hücresel ürünlerimizi yakın coğrafyadaki komşu ülkelere de ulaştırıyoruz.
Bunların yanı sıra hayvan sağlığı alanında da çalışmalarımız var. Özellikle kedi, köpek ve atlar için rejeneratif uygulamalarda kullanılmak üzere kök hücre üretimi gerçekleştiriyoruz. Bu ürünlerin Türkiye dışında Avrupa ve Amerika’ya da ihraç edilmesi için gerekli izin süreçlerini başlatmış durumdayız. Yenilikçi ve çözüm odaklı yaklaşımımızla, sağlık alanında hem ulusal hem de uluslararası düzeyde değer yaratmaya devam ediyoruz.
KÖK HÜCREDE DEVRİM
Kök hücre gibi ileri tedavi ürünleri ve moleküler teknolojiler, tıpta ve yeni çağın tedavilerinde devrim yaratan alanlar arasında yer alıyor. Dünya genelinde bu alandaki yenilikler, özellikle rejeneratif tıp, hücresel tedaviler, gen terapileri ve organ mühendisliği gibi konularda büyük bir hızla ilerliyor.
Artık konvensiyonel ilaç üretimlerinin yanı sıra, startup’lar, kök hücre tedavilerinin erişilebilir ve kişiselleştirilmiş hale gelmesi için kritik çözümler sunarak yatırımcıların ilgisini çekiyor. Örneğin, yapay organ üretimi, nörodejeneratif hastalıkların tedavisi ve bağışıklık sistemini güçlendiren tedaviler gibi projeler, milyarlarca dolarlık yatırımlar alıyor. Bunun en güzel örneğini geçtiğimiz yıllarda COVID aşısını üreten Biontech şirketi ortaya koydu.
Biz bu alanda, özellikle Türkiye’nin ve bölgenin lider oyuncularından biri olarak konumlanıyoruz. Avrupa’nın en büyük hibrit GMP merkezi olmakla kalmayıp, Ar-Ge çalışmalarımızda kök hücre teknolojisinin sınırlarını genişleten inovasyonlara odaklanıyor, yenilikçi ürünler geliştiriyoruz. Klinik uygulamalardan, kozmetik ve sağlık destek ürünlerine kadar geniş bir yelpazede etkin ve güvenilir çözümler üretiyoruz. Amacımız, hem bilimsel hem de ticari başarılarla uluslararası alanda söz sahibi olmak ve global sağlık çözümlerine katkıda bulunmak.
Dünyanın geldiği noktayı yakından takip etmekle kalmıyoruz, aynı zamanda bazı alanlarda öncü bir rol oynuyoruz. Bu kapsamda dünyanın geldiği noktayı yakından takip ederek, yüksek teknolojili üretim tesisimizde GMP standartlarında ürün geliştiriyor ve yerel pazarda edindiğimiz deneyimleri global fırsatlarla birleştiriyoruz.
UZUN VE İYİ YAŞAM
Uzun ve iyi yaşam konusundaki çalışmalar, sadece son yıllarda değil, insanlığın doğumundan beri insanın temel amacı olmuştur. Kozmetik ve tıp alanlarının doğuşu bunun üzerine şekillenmektedir. İnsan hayatının uzaması da bu sayede gerçekleşti. Sözünü ettiğimiz konu, hem bireylerin hem de toplumların büyük ilgisini çekiyor.
Bu alandaki teknolojiler, yalnızca yaşam süresini uzatmakla kalmıyor, aynı zamanda yaşam kalitesini artırmayı da hedefliyor. Biz de bu alanda yenilikçi yaklaşımlar geliştiren bir ekibiz ve özellikle kök hücre ve biyoteknoloji temelli uygulamalara odaklanıyoruz. Yaşlanmanın hücre yaşlanmasıyla doğru orantılı olduğunu biliyoruz ve biz de bu yaşlanmayı yavaşlatmak veya tersine çevirmek için kök hücre teknolojilerini kullanıyoruz.
KOÇ ORTAKLIĞI NE GETİRECEK?
Bu iş birliğinin temelinde, alanımızdaki yenilikçi çalışmalarımız ve bilimsel yaklaşımımız yer alıyor. Koç Holding’in, stratejik iş birlikleri kurarken, sadece finansal sonuçlara değil, aynı zamanda uzun vadeli vizyon ve sürdürülebilir değer yaratma potansiyeline odaklandığını biliyoruz.
Keşfedilmemiz, çalışmalarımızın ulusal ve uluslararası alandaki etkisi sayesinde oldu. Kök hücre ve moleküler teknolojiler alanında geliştirdiğimiz projeler, bilime ve insan sağlığına katkı sağlama vizyonumuz, dikkat çekici bulundu. Bu noktada, karşılıklı görüşmeler sonucu bu ortaklık fikri şekillendi. Önerinin ilk adımı onlardan gelse de, iki tarafın da ortak vizyon ve hedeflerde buluşması bu iş birliğinin temellerini oluşturdu.
Koç Holding’in güçlü kurumsal yapısı ve global vizyonuyla, bizim uzmanlık ve inovasyon odaklı yaklaşımımız bir araya geldiğinde, birlikte çok daha büyük hedeflere ulaşabileceğimize inanıyoruz. Bu ortaklık, sadece şirketlerimiz için değil, aynı zamanda ülkemizin sağlık teknolojilerindeki konumunu güçlendirmek adına önemli bir adım oldu.
STEMBIO’NUN YENİ VİZYONU
StemBio olarak, vizyonumuz sadece finansal başarıyı değil, aynı zamanda bilim ve teknoloji alanında sürdürülebilir bir etki yaratmayı hedefliyor. Elbette, milyar dolarlık unicorn ya da 10 milyar dolarlık decacorn olmak, sektördeki başarının önemli göstergelerinden biri olarak kabul ediliyor. Ancak bizim öncelikli hedefimiz, insan sağlığına ve bilime somut ve kalıcı katkılar sunmak.
Bu doğrultuda, global arenada yenilikçi çözümler geliştiren, sağlık teknolojilerinde referans noktası olarak kabul edilen bir şirket olmayı hedefliyoruz. Özellikle kök hücre tedavileri, gen terapisi ve doku mühendisliği gibi alanlarda yaptığımız çalışmalar, bu vizyona ulaşmamız için güçlü bir temel oluşturuyor. Ayrıca, global ortaklıklar ve yatırımcılarla kurduğumuz iş birlikleri, büyümemizi hızlandıran önemli faktörlerden biri.
Unicorn veya decacorn statüsüne ulaşmak, doğru stratejilerle mümkün. Ancak bizim için bu yolculukta en önemli ölçüt, ürettiğimiz çözümlerle hayatlara dokunmak, sağlık alanında paradigmaları değiştirmek ve bilimsel yeniliklerin önünü açmak. Eğer bu başarıları sağlayabilirsek, finansal büyüme de doğal bir sonuç olacaktır.
DOKU BANKACILIĞI VE GEN TEDAVİSİ NE GETİRECEK?
- DEVRİM Bu iki alan, tıbbın geleceğini şekillendirme ve insan sağlığında devrim yaratma potansiyeline sahip. Yalnızca mevcut hastalıkların tedavisini iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda erken teşhis, hastalıkların önlenmesi ve kişiselleştirilmiş tıp yaklaşımlarında yeni kapılar açıyor.
- GENETİK Gen tedavisi, genetik bozukluklardan kaynaklanan hastalıkların kök nedenine müdahale etme şansı sunarak, bu alanda umut verici bir ilerleme sağlıyor.
- TEDAVİ Kanser gibi kompleks hastalıklarla mücadelede de bu teknolojiler çok önemli bir yere sahip. Kanserin tamamen önüne geçilmesi veya ortadan kaldırılması gibi hedeflere ulaşmak zaman alabilir. Ancak, iki teknoloji, bu süreci hızlandıracak.
- KANSERE SAVAŞ Gen düzenleme sayesinde kansere yol açan mutasyonlar hedeflenebilir veya bağışıklık sistemi güçlendirilerek kanser hücrelerine karşı daha etkili bir savunma sağlanabilir.
- YAŞAM KALİTESİ Uzun vadede, yaşam süresinin uzaması, yaşam kalitesinin artması ve tedaviye ulaşılabilirliğin genişlemesi gibi sosyal ve ekonomik dönüşümleri de beraberinde getirecektir.
STEMBIO NE ÜRETİYOR?
- KÖK HÜCRE TABANLI GENÇLEŞTİRME
Yaşlanma sürecinde vücudumuzda azalan yenilenme kapasitesini artırmayı hedefleyen çalışmalara öncelik veriyoruz. Kendi hücrelerinizi kullanarak cilt yenilenmesi, doku tamiri ve organ fonksiyonlarını iyileştirme gibi bireyselleştirilmiş çözümler sunuyoruz. Özellikle yaşlanmayı geciktiren tedaviler ve dokuları gençleştiren uygulamalar geliştirmek, çalışmalarımızın merkezinde yer alıyor. - İNOVATİF SAĞLIK ÜRÜNLERİ
Kök hücre eksozomları gibi ileri biyoteknoloji ürünleri üzerinde çalışıyoruz. Bu ürünler, cilt yenilenmesi ve genel hücresel sağlık için yeni nesil çözümler sunuyor. Hem estetik hem de sağlık alanında kullanılabilecek bu ürünlerle insanların yaşam kalitesini artırmayı hedefliyoruz.
GELECEK NASIL ŞEKİLLENECEK?
- BİREYSEL SAĞLIK Gelecekte herkesin genetik özelliklerine ve yaşam tarzına uygun tedaviler mümkün olacak. İlaçlar, terapiler ve bakım, kişinin bireysel ihtiyaçlarına göre özelleştirilecek.
- GEN TEDAVİLERİ Kök hücre, gen düzenleme ve eksosome teknolojileri gibi yenilikler, yalnızca yaşlanmayı değil, aynı zamanda birçok kronik hastalığı ve sağlık sorununu çözmek için kullanılacak.
- PROAKTİF SAĞLIK YAKLAŞIMI Sağlık sektörü, hastalık tedavisinden önleyici tıbbın yaygınlaşmasına doğru evriliyor. İnsanlar, sağlıklarını koruma ve yaşlanmayı geciktirme konusunda daha fazla farkındalıkla hareket edecekler.
- İNOVASYON ÇAĞI Uzun ve iyi yaşam sadece bir trend değil, tıp ve biyoteknolojideki en heyecan verici gelişmelerden biri. Bu alandaki çalışmalarımızla, bireylerin yaşam süresini uzatmayı ve bu süreyi daha sağlıklı, mutlu geçirmelerini sağlamayı hedefliyoruz. Gelecek, sağlıkta kişiselleştirme ve inovasyonun şekillendirdiği bir dünya olacak.
KÖK HÜCRE TEKNOLOJİSİ NEDEN ÖNEMLİ?
- HÜCRESEL TEDAVİ POTANSİYEL
Kök hücreler, birçok farklı hücre tipine dönüşebilme yetenekleri sayesinde hastalıkların tedavisinde büyük bir potansiyel taşır. Özellikle kanser, organ yetmezliği, nörolojik hastalıklar ve doku yenilenmesi gibi alanlarda yeni umutlar sunar. Bu teknoloji, mevcut tedavi yöntemlerini desteklemekle kalmaz, günümüzde tedavisi mümkün olmayan birçok hastalığa da çözüm olanağı da sağlar. - YAŞLANMAYI GECİKTİRME
Kök hücre teknolojisi, yaşlanma sürecinde kaybolan dokuların yenilenmesini sağlar. Cilt yenileme, doku tamiri ve organ fonksiyonlarının iyileştirilmesi gibi uygulamalar, estetik ve sağlık açısından devrim yarattı. - KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ TIP
Kök hücreler, kişiselleştirilmiş tedaviler için mükemmel bir araçtır. Hastadan alınan hücrelerle laboratuvar ortamında hastalığın modelleri oluşturulabilir ve bireye özel tedaviler geliştirilebilir. - İLAÇ GELİŞTİRME
İlaç testlerinde kullanılan kök hücre tabanlı modeller, daha etkili ve güvenilir ilaçların geliştirilmesine katkı sağlar. Kök teknolojisi, yalnızca tedavi yöntemlerini değiştirmekle kalmaz, aynı zamanda sağlık sistemine sürdürülebilir çözümler sunar ve geleceğin tıbbını şekillendirir.