Fotoğraf: Pixabay
%50
GÜRCAN KARAKAŞ
TOGG CEO’su
“Benim için şu anda en kritik rakamı ‘elektrikli araç’ satış büyüme oranı oluşturuyor. Şu anda elektrikli araçların yaygınlaşması ve belli bir ölçeği yakalaması çok önemli. Bununla beraber pazarın büyümesinin üstünde bir oranı da yakalamak gerekiyor. Böyle bakınca, geçen yıla göre yüzde 50 büyüme ‘kritik’ bir oranı oluşturuyor. Bundan sonra da 3 yıl aralıksız ‘satış artış oranının’ yıllık bazda yüzde 50 artmasını önemli buluyorum. Çünkü, yeni ve gelişen bir pazardan söz ediyoruz.”
%35
MURAT BERKEL
Hyundai Assan Genel Müdürü
“Otomotiv sektöründe markaların satışlarını ve imajlarını önemli ölçüde etkileyen birinci kriter müşteri memnuniyetidir. Hyundai markası olarak, 1990 yılından bu yana Türkiye’de satış yapıyoruz. Birinci önceliğimiz her zaman müşteri memnuniyetinde bir numara olmaktır. Türkiye’de en çok satış yapan ilk 10 marka arasında yer alıyoruz. Şu andaki pazar payımız ise yüzde 5.2 düzeyinde. 2024 yılının ilk yarısında 29 binden fazla araç satışı da gerçekleştirerek bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7’lik bir artış elde ettik.Hem satış hem de satış sonrasında yılın ilk yarısında hedeflerimizin üzerinde performans gösterdik. Şu an ürün gamımızın yüzde 25’ini elektrikli modeller oluşturuyor ve bu oranı önümüzdeki yıl yüzde 35 seviyesine çıkarmayı hedefliyoruz.”
1 MİLYON
General Motors CEO’su Marry Barra, elektrikli ve otonom araçlara, “vizyoner yatırım” kapsamında, 35 milyar dolar yatırım yapacaklarını açıklamıştı. Bu strateji doğrultusunda ilk defa Kuzey Amerika’da 2025 yılında 1 milyon elektrikli araç üretecek. Şirketin hedefinde 2035 yılında bütün araçlarını elektrikli olarak üretmek de yer alıyor. Şirketin ABD’deki elektrikli araç piyasasındaki payı yüzde 7 idi, 2024’te yüzde 10 civarına yükseldi. GM, 1990 yılında, Tesla’dan da önce ilk batarya ile çalışan elektrikli aracı olan GM EV1’i piyasaya sürmüştü. Ancak, günün koşullarında talep düşüklüğünden başarısız olmuştu.
%25
CAN AĞYEL
Kia Türkiye Genel Müdürü
“Kia, 2030 yılında küresel ölçekte 4.3 milyon adet araç satmayı hedefliyor. Bu satışların 1.6 milyonunun EV kategorisinde olması planlanıyor. Bir anlamda satışların neredeyse yüzde 40’ının elektrikli araçlardan sağlanması bekleniyor. Biz de Kia Türkiye olarak bu hedeflere paralel olarak çalışıyor, her yıl elektrikli modellerimizin toplam satış içerisindeki payını artırmayı planlıyoruz. 2023 yılında toplam satışımızın yüzde 22’si, binek araç satışımızın ise yüzde 25’i elektrikli ya da elektrik destekli modellerden oluştu. Bu da bir önceki yıla göre elektrikli araç satışımızı yaklaşık 8 kat artırdığımız anlamına geliyor.”
%20
ŞÜKRÜ BEKDİKHAN
Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu Başkanı ve Otomobil Grubu Başkanı
“Premium segmentindeki liderliğimizi korumak ve otomotivde elektrikli dönüşüme öncülük etmek sürdürülebilir büyüme stratejimizin bir başka önemli odağı. Giderek ivmelenen elektrikli otomobil pazarında en zengin ürün gamlarından birini sunuyoruz, amacımız, müşterilerimize ve onların müşterilerine elektrikli araçta konforu ve lüksü yaşatmak. Geçtiğimiz yıl elektrikli araç satışlarımızın oranı, pazar ortalamasının üzerine çıkarak yaklaşık yüzde 15 oldu. 2024 yılında satışlarımızın yüzde 20’sini elektrikli modellerin oluşturmasını hedefliyoruz. Geçen sene hayata geçirdiğimiz fijital satış modelimizle de otomobil ve hizmet satın alma deneyiminde çıtayı daha da yukarı çekmek istiyoruz. 2024 hedefimiz her on araçtan en az birini dijital ortamda müşterilerimizle buluşturmak.”
5 MİLYAR TL
GÜVEN ÖZYURT
Ford Otosan Genel Müdürü
“Ford Otosan’da, otomotiv sektöründe rekabet gücümüzü ve sürdürülebilir büyümemizi sağlamak için bir dizi kritik oranı dikkatle takip etmekteyiz. Kaynaklarımızı nasıl etkili kullandığımızı gösteren ‘üretim verimliliği’ bunlardan biri olup, yüksek verimlilik rekabet gücümüzü artırır.
Örneğin, Ar-Ge ve inovasyon süreçlerimiz, maliyetleri optimize etme noktasında kritik bir rol oynuyor. İnovasyon ile edindiğimiz maliyet kazancımız 2023’te 17.6 milyon avro seviyesine ulaştı. 2023 genelinde ürün geliştirme projelerine ilişkin proje aktifleşme öncesi toplam 5 milyar TL, aktifleşme sonrası ise 3.9 milyar TL Ar-Ge harcaması gerçekleştirdik. Mevcut portföyümüze ek olarak 8’i yurt içi 18’i yurt dışı olmak üzere 26 patent tescili aldık. 20 bin 398 sürdürülebilir ürün; Ar-Ge, dijitalleşme ve teknoloji alanında 10 ödülle ekosistemde lider pozisyondayız. Yeni ürün geliştirme projelerinde hedef gerçekleşme oranı, inovasyon kabiliyetimizi ve pazara sunulan yeni ürünlerin başarısını ölçer. Bu metrik, yenilikçi çözümler sunarak pazar liderliğimizi sürdürmemizi sağlar.”
%92
DR. BERK ÇAĞDAŞ
Renault Mais CEO
“Otomotiv sektörü kendi içinde çok fazla sayıda parametre barındırıyor. Bu açıdan tek bir parametre ölçeğin ‘kritik oran’ tanımlaması kolay değil. Sattığımız ürünün hangi segmentte yer aldığından (premium segment mi, D segment mi yoksa Türkiye’nin ortalaması olan B-C segment mi) tutun da, fiyatı, araç başı kâr katma değeri, müşteri memnuniyeti gibi bir sürü etken sayılabilir. Renault ve Dacia özelinde bir değerlendirme yaparsam bizim kritik oranlarımızı, eşanlı çalışacak şekilde; araç başı kâr katma değeri, pazar payı ve müşteri memnuniyeti oranı (NPS satış ve satış sonrası oranları) olarak sayabilirim. NPS skorlarımızın yüzde 92’nin altına düşmemesi bizim için çok önemlidir. Pazar payımızın da toplamda yüzde 15’in altına düşmesini istemeyiz.”
%100
HAKAN TİFTİK
Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı
“Dijitalleşmenin etkisiyle otomotiv sektöründe müşteri alışkanlıkları ve beklentileri değişiyor. En iyi müşteri deneyimini sunmak amacıyla Borusan Otomotiv Grubu olarak dijital dönüşüm vizyonumuz çerçevesinde yeni iş modelleri geliştiriyoruz. Örneğin, müşterilerimiz showrooma gelmeden ‘Tasarla ve Rezerve Et’ hizmetimizle araçlarını online olarak konfigüre edip rezervasyon yapabiliyor.
Ayrıca, elektrikli otomobiller için şarj istasyonlarının anlık uygunluk durumlarını gösteren ve tüm mobil platformlardan erişilebilen ‘ChargeIQ’ uygulamamız var. BMW ve MINI markalarımızda hayata geçirdiğimiz ‘Retail Next’ konsepti ile hem fiziksel hem dijital deneyimi birleştirerek benzersiz bir müşteri deneyimi sunuyoruz.
Değişen tüketici alışkanlıkları ve beklentileri paralelinde; dijitalleşme, kişiselleştirme ve sürdürülebilirlik odağında ‘yüzde 100 müşteri deneyimi’ sektördeki rekabet gücünü korumak ve farklılaşmak adına kritik öneme sahiptir.”