Sizin şirketlerde deprem anına yönelik yazılı kurallar, bir strateji belgesi var mı? Bu konuyu nasıl yönetiyorsunuz?
Bu konuda yapılanları ilk ağızdan öğrenmek için Yıldız Holding CEO’su Mehmet Tütüncü Bey’e sordum ve aşağıdaki cevapları aldım: Tüm şehirlerimize dağılmış çalışanlarımız, üretim tesislerimiz ve mağazalarımız için her türlü afet karşısında yapılacaklar ile ilgili her şirketin kendi dokümanları mevcut. Bu dokümanların yukarı doğru konsolidasyonu sonucu ayrıca Deprem, Yangın ve Doğal Afetler dahil olmak üzere Yıldız Holding’in uygulama kılavuzları ve iletişim zincirimiz var. Bu zincir afet olan bölge veya fabrikadan en üst seviyeye kadar haberleşmenin alternatif kaynaklar ile sürdürülebilmesini sağlar. Zaman zaman bu zincir tatbikatla test edilir.
Bir taraftan da yazılı olanları içselleştirmiş, öğrenilmiş refleks haline getirmiş yönetici ve çalışanlar ile süreci yürütüyoruz, kimse afet anında “dokümanda ne yazıyordu” diye dönüp bakamıyor. Bu kasların önceden kuvvetlendirilmiş olması önemli. Bunun yanında, şirketin faaliyetlerini etkileyebilecek deprem riskleriyle ilgili ayrıntılı bir analiz içeren deprem strateji çalışmalarımız var. Bu analiz, işletmenin faaliyet gösterdiği bölgenin deprem riski, yapının sağlamlığı, çalışanların güvenliği gibi faktörleri dikkate alıyor. Deprem anında nasıl hareket edileceği, acil durum ekipleri, iletişim protokolleri, yangın söndürme sistemleri ve diğer acil durum ekipmanları gibi detayları da içeriyor. ISO 22301 Standardı, iş sürekliliği yönetimi için bir çerçeve sağlar. Şirketlerimizde bu belgeleri de almaya başladık. (BTSM perakende sektöründe bu belgeyi alan ilk şirket).
Son dönemde herkes “veriye dayalı” karar almadan söz ediyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Uyguladığınız bir yaklaşım mıdır?
Yeni ürünlerimizi araştırmalardan elde ettiğimiz verilere bakarak piyasaya süreriz. Düzenli olarak tüketicimizi dinleriz. Tüketiciye Yakın Ol (TÜYO) araştırma tekniğiyle, tüketicimizi rakamlardan öte değerlendirir ve gerçekten ne demek istediğini anlamaya çalışırız. Her ay 21 milyon haneyi temsil eden 15 bin hanenin analizi yapılır. Yapay zeka satış tahminlerinde kullanılır. Dağıtım noktalarından elde edilen verilerle en uygun rotaları belirleriz. Velhasıl, veri, kararlarımızın hep merkezindedir.
Yetki onay matrisleri, KPI ve OKR sistemlerini uygulayarak hızlı, çevik ve veriye dayalı, etkili karar vermek konusunda hızlıyızdır. Sezgi mi önemli yoksa veri mi derseniz, yönetimde verilere bakmak tabii ki önemli ama sezginin gücünü de küçümsemek mümkün değildir.
Herkes, deprem sonrasında “normalleşmeye” dönmenin zorluğundan söz ediyor. Siz çalışanlarınız için nasıl bir normalleşme düşünüyorsunuz? Okuyucular için önerileriniz ne olurdu?
Bu sorunun cevabı da yine Mehmet Tütüncü Bey’den geldi: Çalışanlar afetlerde hem belirsizlik ortamından etkilenir hem de şirketin kamuoyuna yönelik en yakın temsilcileridir. Bu sebeple, “Ben ne yapıyorum, şirketim ne yapıyor?” konularında kendini tatmin edici somut işaretler görmelidir. Şirketlerimizin deprem ve felaket konularında yapılanları çalışanları ile şeffaf bir şekilde paylaşması ve çalışanlara da kendi şahsi destekleri için bir alan açması “Şirketim ne yapıyor, ben ne yapıyorum?” sorusuna net bir cevap oluşturmaktadır.
Tüm çalışanlarımız, liderlerimizden sahada son noktada çalışan kişiye kadar, deprem ve bu tür olağanüstü durumlarda ekonomik faaliyetlerin devam etmesinin ve devam ettirmek için katkıda bulunmanın öncelikli bir vatandaşlık görevi olduğunun bilincindedir. Ayrıca deprem sonrasında çalışanlar, yaşadıkları stres ve kayıplar nedeniyle duygusal olarak zorlanabilirler, psikolojik destek sunulması da önemlidir. Biz de online psikolog desteği sunduk. Ayrıca, çalışanların motivasyonunu artırmak için, esenlik programımız için hazırlık yapıyorduk, bunu da hemen devreye aldık. Bunlar, çalışanların işlerine devam etmelerine ve normalleşme sürecine uyum sağlamalarına yardımcı oluyor.
Gıda sektöründe dünyada “yapay et”, “yapay süt” gibi ürünler piyasa çıkıyor, büyük hacimlere de ulaşıyorlar. Siz bu konuya nasıl bakıyorsunuz? Yıldız Holding’in planında var mı bu tip yeni nesil gıda?
Gıdada mevzuat bu kadar sıkı iken, cins ve besleyicilik açısından süt ile hiç alakası olmayan bu ürünlere süt denilmesini anlamlandıramıyorum. Laboratuvarda üretilen et ve deniz ürünlerinin sipariş üzerine terzi usulü 3B baskı ile geleceğin yiyecekleri olacağı bile söyleniyor. Ama hâlâ icadı tamamlanmamış bir teknoloji ve belirlenmemiş hammaddelerden söz ediyoruz. Ayrıca blogumda da yazdım ABD’de bitki bazlı et öncülerinden Beyond Meat’in, 2019’daki halka arzı 1.5 milyar dolarla ve üç aydan kısa bir süre sonra 14 milyar dolarla değerlendi, sonra 2022’nin son aylarında hisse çakıldı. Veganlar “kendini et diye tanımlayan” bir ürünü almak istemiyorlardı. Bu ürünlerin isimlerini ben de içime sindiremiyorum. Bu konuda metabolizmacı bilim insanları konuşmak zorunda ama nedense konuşmuyorlar. Tüm işletmeler çevresel etkilerini azaltmaya ve operasyonlarını daha sürdürülebilir hale getirmeye çalışmalıdır, bu doğru ama ineklerin çıkardığı gazın iklim değişikliğine neden olduğuna hâlâ inanmakta oldukça zorlanıyorum. Şu anda “yeni nesil” gıdalar incelememiz altında ama bunlarla ilgili bir projemiz yok.
BU YAZIDAN ÇIKAN 3 DERS
- DEPREM HAZIRLIK Şirketin faaliyetlerini etkileyebilecek deprem riskleriyle ilgili ayrıntılı bir analiz içeren deprem strateji çalışmalarımız var.
- VERİ Sezgi mi önemli yoksa veri mi derseniz, yönetimde verilere bakmak tabii ki önemli ama sezginin gücünü de küçümsemek mümkün değildir.
- YAPAY GIDA Gıdada mevzuat bu kadar sıkı iken, cins ve besleyicilik açısından süt ile hiç alakası olmayan bu ürünlere süt denilmesini anlamlandıramıyorum.
VİCDANLI LİDERİN ÖZELLİĞİ
Bir liderin bence en önemli kötü özelliği zulüm yapmasıdır.
- Liderin öne çıkan iyi tarafı ise adil olmasıdır.
- Zaten vicdan insanın kalbinde olan bir histir ve bu hisle insan kötülükten kaçar, iyilikte huzur bulur.
- Vicdanlı lider, aynı zamanda huzurlu yöneticidir.
DEPREM ZAMANINDA LİDERLİK
- HIZLI KARAR AL, GÖRÜNÜR OL Liderlere bu zamanda ihtiyaç yoksa ne zaman olacak zaten. Bu zor zamanlar liderlerin hızlı karar alma ve görünür olma zamanlarıdır. Hazırlıklar tamamsa, herkes afet senaryolarını doğru yazmış ve herhangi bir şaşkınlığa mahal bırakmayacak şekilde olacaklara hazırlıklıysa, ki öyle olmalıdır, yapılacak olan ekip liderlerini hazırlık çalışmalarında olduğu gibi harekete geçirmek, takip etmek, ulaşılır olmak acil sorunlarını çözmek ve motivasyonlarını yüksek tutmaktır. Bu, liderin esas görevidir.
- KOORDİNASYON Özellikle afetin olduğu yerde, bölgede harekete geçmesi gereken afet liderlik takımlarının işleyişleri, onların başka bölgelerden yardım almaları için koordinasyonun sağlanması çok önemlidir. Bu sürecin gözetimi ve akışın sağlanması yine liderin önemli görevidir.
- DUYGUSAL YÖNETİM Lider özellikle küçük ya da büyük afet farketmez, duyguların ön plana çıktığını unutmamalı, durumları mantık içeren kararlarla dengelemeyi ama bunu yaparken duygulara saygılı olmayı ihmal etmemelidir.
- AFET YÖNETİMİ Eğer afet, önceden yazılan senaryolara uymayan büyüklükte ya da türde bir afetse lider bu kez afetin zararlarını azaltmak ve bir an önce işleri, fabrikaları, satışları normale döndürmek için elindeki tüm kaynakları; çok hızlı bir şekilde “ne yapacağını bilemez haldeki çalışanları” yeni duruma göre planlayıp, örgütleyip, uygulatıp, denetleyip kusursuzca işleyen bir afet yönetimine ulaşmalıdır.
- SAKİN LİDERLİK Bu durumda en önemli liderlik özelliği sakin kalabilmek ve ekibini de sakin kalarak hızlı kararlarla işleri doğru değil doğru işleri yapmaya yönlendirmektir.
YAZARIN DİĞER YAZILARI: